Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı hesabını kim bozuyor?
Yazar Abdulkadir Selvi, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkında bir yazı kaleme aldı. Selvi, "Bir hesap daha var. O da Abdullah Gül’ün CHP ile dayanışmadan parti kurdurmaya kadar her şeyi yeniden cumhurbaşkanı olmak için planlıyor olması" dedi.
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile ilgili düşüncelerini köşesine taşıdı.
Selvi’nin yazısı şöyle:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’ye giderken uçaktan AK Parti Grup Başkanı Numan Kurtulmuş’u arıyor. Erdoğan ile Kurtulmuş arasında bir uçak yolculuğuna göre uzun bir görüşme yapılıyor. Ardından Numan Kurtulmuş, AK Parti Meclis Grup Başkanı Naci Bostancı ile irtibat kuruyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “milletvekilleriyle istişare toplantısı” yapılması yönündeki talimatını iletiyor.
Ciddi bir kriz yaşadığımız ABD’nin başkanı ile görüşmeye giderken Erdoğan’ın uçaktan telefon edip Numan Kurtulmuş’tan milletvekilleriyle toplantı yapmasını istemesi şaşırtıcı gelebilir. Ama bu Erdoğan’ın partiye ne kadar önem verdiğinin bir göstergesi. Erdoğan ABD yolunda olduğu için salı günleri yapılan grup toplantısı bu hafta yapılamadı. O nedenle Numan Kurtulmuş dün AK Parti milletvekilleriyle bir araya geldi.
Peki Erdoğan’ın bu hassasiyetinin altında ne yatıyor? Erdoğan bir önceki grup toplantısında uzun uzun AK Parti’nin verdiği mücadeleyi anlatmıştı. “Vesayet odakları AK Parti’nin hem bizatihi varlığını, hem de iktidarını uzun süre kabullenemediler” demişti. AK Parti hakkında açılan kapatma davasından 15 Temmuz’daki kanlı darbe girişimine kadar her aşamasından büyük mücadelelerle geçilen süreci hatırlatmıştı.
Erdoğan’ın dava vurgusu
O günkü notlarıma bakıyorum, defterime bir de “dava vurgusu” notu düşmüşüm. 5 Ekim’de Kızılcahamam’daki istişare toplantısında da “Biz sıradan bir parti değiliz. Bu hareket bir davadır ve bizler dava arkadaşları olarak buradayız. Partimize yönelik saldırıların sebebi, şahsımın veya tek tek şahıslarımızın değil, temsil ettiğimiz davanın en büyük tehdit olarak görülmesindendir. Şahıslar gelip geçer ama bu dava ilanihaye bakidir” diye konuşmuştu. AK Parti’yi sadece iktidar olmaktan ibaret görenler açısından önemli bir uyarıda bulunmuştu.
Hatırlarsanız, Erdoğan Kızılcahamam’daki konuşması sırasında, AK Parti yerine dil sürçmesiyle “Refah Partisi” demişti. Daha sonra tebessüm ederek bu yanlışı düzeltmişti. Erdoğan daha sonra dil sürçmesini “Bir gece önce Numan Bey’le Refah Partisi günlerini konuştuk. Oradan dilime takılmış” diye izah etmiş. Erdoğan ile Kurtulmuş, bir gece önceki sohbette Refah Partisi günlerine gitmiş, o günlerdeki samimiyeti ve davaya olan sadakati konuşmuşlar.
Numan Kurtulmuş’un mesajları!
Peki Numan Kurtulmuş dünkü toplantıda milletvekillerine ne dedi?
İllerinize gidin. Ankara’da, İstanbul’da vakit geçirmeyin.
İllerinize gidiyorsunuz ama resmi toplantılar yapıp dönenler oluyor. Formal değil, informal toplantılar yapın.
Kırgın, küskün ve kızgınların gönlünü alın.
Kanaat önderleri ve bölgede sözü geçen isimlerle bir arada olun.
Numan Kurtulmuş, bunlardan ayrı olarak iki önemli uyarıda bulunuyor:
1- Siyaseti zenginleşme aracı olarak görmeyin.
2- Cumhurbaşkanına yük olmayalım, onun yükünü alalım.
Milletvekilleri yeni partiyi soruyor
Toplantıda milletvekilleri kurulacak olan yeni partiler hakkında sorular soruyorlar. Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’ın kuracağı partileri kast ediyorlar. Numan Kurtulmuş, “Yeni partilerin ne yapacağı değil, bizim partimizin ne yapacağı önemli. Onlar ne yapıyor, biz bunu umursamıyoruz. Biz işimize bakacağız, biz ne yapıyoruz ona bakacağız” diye karşılık veriyor.
Ama belli ki milletvekilleri yeni partilerle ilgili gelişmeleri merak ediyorlar.
Bu vesile ile yeni partilerle ilgili kulisleri paylaşayım. Davutoğlu’nun kasım ayının son haftasında kurucular kurulu üyelerini açıklayacağı söyleniyor. Aralık ayında ise partinin kuruluşunu gerçekleştireceği ifade ediliyor. Davutoğlu daha hızlı yol alıyor ama Abdullah Gül-Ali Babacan partisi için daha derinden çalışıyor. Partinin kuruluşunun önümüzdeki yıla kaldığı konuşuluyor. 2020 yılının ilk çeyreği işaret ediliyor.
Her defasında vurguluyorum. Davutoğlu ve Babacan partilerinin ne kadar oy alacağından ziyade ne götüreceği önemli. Tüm hesaplar 2023’te yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine göre yapılıyor. Hesap, Erdoğan’ın seçilmesini önlemek.
Gül’ün planını bozan gelişme
Bir hesap daha var. O da Abdullah Gül’ün CHP ile dayanışmadan parti kurdurmaya kadar her şeyi yeniden cumhurbaşkanı olmak için planlıyor olması. Zaten başarabilse 24 Haziran seçimlerinde millet ittifakının cumhurbaşkanı adayı olacaktı. Ama o cephede ilginç bir gelişme yaşanıyor. Abdullah Gül, Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul büyükşehir belediye başkanı adayı olmasına destek vermişti. Tekrarlanan İstanbul seçimlerinde de oy kullandıktan sonra açıklama yapmış ve “Her şey çok güzel olacak” diye mesaj vermişti. Abdullah Gül hesap yapıyor ama Ekrem İmamoğlu hızla mesafe alıyor. Önemli bir kesimin cumhurbaşkanı adayı şimdiden Ekrem İmamoğlu. Yani Abdullah Gül değil. Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığında bir adım öne geçmesi Gül’ü tedirgin etse gerek. Çünkü tüm hesaplarını 2023’e göre yapmıştı. Abdullah Bey, “Ekrem İmamoğlu’nu kendi elimizle kendimize rakip yaptık” diye hayıflanıyor mu acaba?