Arslan: İİT’den çıkan Kudüs kararını çok önemsiyorum

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, “Bugün İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) ülkemizin başkalığında toplanmış olmasını ve bu toplantı sonucunda da güçlü bir iradeyle bir bildiri yayımlamış olmasını çok önemsiyorum” dedi.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, 1915 Çanakkale Köprüsü Kule Rüzgar Tüneli Testi’ne katılmak üzere gittiği Danimarka’nın Kopenhag kentinde basın mensuplarının sorularını cevapladı. Konuşmasında İstanbul’da toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İTT) Kudüs ve Filistin üzerine aldığı kararları değerlendiren Arslan, “Bugün İslam İşbirliği Teşkilatı’nın ülkemizin başkalığında toplanmış olmasını ve bu toplantı sonucunda da güçlü bir iradeyle bir bildiri yayımlamış olmasını çok önemsiyorum. Bunun sebebi ‘İslam coğrafyası dağınıktır, bir arada hareket edemez’ düşüncesi vardı ama bugün hep birlikte şahit olduk ki İslam İşbirliği Teşkilatı’nı oluşturan bütün ülkeler en üst seviyede İstanbul’dalardı. ABD Başkanı Trump’ın aldığı kararın kınanması çok çok önemli ikincisi bunun yok hükmünde sayılması önemli. Elbette en önemlisi de Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olduğu ve bunun da aynı zamanda işgal altında olduğunun bugünkü kararla net bir şekilde vurgulanmış olması” şeklinde konuştu.

Kanal İstanbul projesi kapsamında gelinen yere ilişkin bilgilendirmede bulunan Bakan Arslan, “Biz bu sene içinde Kanal İstanbul’un etüt projelerinin tamamlanması için bir ihale yaptık. Ve bu ihale çerçevesinde de yeni ilave sondajların yapılması daha önce üzerinde çalışılan 5 ayrı güzergahla ilgili ekolojik denge, tatlı su, kentsel dönüşümle ilgili insanları mağdur etmeme ve yine yapılacak çalışmaya uygun zeminler de dahil bu 5 kapı üzerinde çalışmak için bu etüt proje ihalesini yaptık. Yazdan beridir bu konu üzerinde çalışılıyor. Sondajlar devam ettiriliyor ve güzergahla da ilgili inşallah bütün artıları eksileri ortaya koyup günün sonunda ‘evet doğru güzergah budur’ deriz ya da ‘bu 5 güzergahtan biriyle ilgili en doğru olan budur ama bunun da şöyle değiştirilmesi daha doğru olur’ gibi bir karar çıkacak. Biz de bununla ilgili kararı uygulayacağız” ifadelerini kullandı.

“Kanal İstanbul projesinde kazılan verimli toprakları değerlendireceğiz”
Proje kapsamında elde edilecek verimli tarım topraklarının da kullanılacağını dile getiren Arslan, “Şunu biliniz ki tarımda kullanmaya elverişli toprak birçok yerde ciddi para ediyor. Bu güzergah üzerinde yaklaşık 1.7 milyar metreküp bir kazı yapmış olacağız. Buradan çıkan malzemenin bir kısmını tarım arazilerinde kulanmış olacağız ancak özellikle bu toprağı bertaraf ederken bir taraftan da değerlendirmek istiyoruz” dedi.
Havayolu şirketlerinin, önümüzdeki yıl açılışı gerçekleştirilecek olan üçüncü havalimanına taşınması hakkında açıklamalarda bulunan Arslan, şunları söyledi:
“29 Ekim 2018’de inşallah üçüncü havalimanını uçuşlara açmış olacağız. Bunun öncesinde de şuan birinci pist bitti. İkinci pistle ilgili çalımalar son aşamaya geldi. Bakanlık olarak bunların testlerini de yapıyoruz. Biz önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde şubat ayında ilk uçağı indirmiş olacağız. Ancak işletmeye açılması bütün havayolu şirketlerimizin taşınarak hizmet vermesi 29 Ekim 2018’dir. Bunun yanı sıra Atatürk Havalimanı gibi yılda 60 milyona hizmet veren bir havalimanındaki işi ve yaklaşık günde bin 500 uçağın indiği havalimanında bir günde kapatıp yeni havalimanına aktarmak zaten başlı başına bir iş. Zira 24 saatlik periyotta bu işleri yerine getirmiş olacağız. İstanbul Valiliği bu işin içinde özellikle Valiliğin yapacağı işler AFAD koordinasyonunda yürütülüyor ancak diğer kurum kuruluşların işleri bizim bakanlığımızın koordinasyonunda yürütülüyor. 29 Ekim’den önce bu süreç başlayacak, o tarih itibariyle de tamamlanmış olacak. Havayolu şirketleri taşınma için çalışmalarına başlamış durumdalar.”
Atatürk Havalimanı’nda yolcu ve yük taşımacılığı yapılmayacağını söyleyen Arslan, buranın tamamen kapatılmayacağını, VIP uçuşlar, eğitim uçuşları ve özel uçuşlarda kullanılacağını söyledi.

Ankara’da banliyö tren hattı üzerinde yapımı devam eden Ankaray Projesi’nde çalışmaların son aşamaya geldiğini aktaran Arslan, “Başkentray’ın Ankaralılar için önemi var, daha modern banliyö taşımacılığı hizmeti vermesi adına. Aynı zamanda Ankara-Konya, Ankara-Eskişehir, Ankara-İstanbul yüksek hızlı trenleri de Sincan’a kadar biraz yavaş gidiyor. Onun da hızlanabilmesi adına çalışmalar son aşamaya geldi. Ocak veya şubat ayında tamamen bitirip hizmete vermiş olacağız” dedi.
Arslan, İstanbul’da Anadolu ve Avrupa yakasındaki banliyö hatlarının Marmaray’a entegre edilmesi için mevcut hatların kapatılarak vatandaşların geçici olarak mağdur edildiğini ancak İstanbullunun bunun acısını fazlasıyla çıkaracağını söyledi.

Arslan, şu açıklamalarda bulundu:

“İstanbul’da Marmaray projesi, denizin altından 15 kilometrelik modern metro taşımacılığı hizmetini yaklaşık 4 yıldır veriyoruz. Ancak Mamaray projesi hem Anadolu yakasındaki hem Avrupa yakasındaki banliyö hatlarının da metro standardında getirilmesi Marmaray’la entegre edilmesi ve Gebze’den Halkalı’ya 77 kilometrelik taşımacılığın metro standardında kesintisiz verilmesini öngörüyordu. Nitekim banliyö hatlarını kapattık. İnsanların banliyöleri kullanma şanslarını da ellerinden aldık ama bunun acısını İstanbullular çıkaracak. 2018 itibariyle biz her iki tarafı da metro standardına getireceğiz. Marmaray’la entegre edeceğiz. Gebze’den binen bir insan, aktarma yapmadan Halkalı’ya kadar gidebilecek.”