Atatürk’ün son 100 günü
Ben kendisini teselli için tekrar ettim: 'Evet, muhakkak nohutlu yemek dokunmuştur. Madem ki çıkardınız, inşallah rahat edersiniz.'
Karyolanın yanındaki sandalyeyi göstererek 'Şuraya otur' dedi. Oturdum. Atatürk tekrar söze başladı:
'Şimdi yine rüya görüyordum. Bana bir çift kundura getirmişler. Beğenemedim. Binbir'i çağırdım. Böyle "Binbir!" diye çağırırken odaya Rıdvan girdi. Bunun üzerine uyandım. Rüya gördüğümü anladım.'
Sonra başını sallayarak sözüne devam etti:
'Çok dermansızım Salih, büsbütün başka bir adam oldum. Su ellerimin haline bak.'
Bana uzattığı o güzel eller şimdi deri ile kemikten ibaretti. Parmakları o kadar titriyordu ki, sigarayı tutamayarak yorganın üzerine düşürdü. Hemen alıp attım. O hâlâ kesik kesik tekrar ediyordu:
'Ben büsbütün başka bir adam oldum. Hiç hafızam kalmadı. Değiştim Salih... Artık o eski adam değilim.'