Bekir Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun iddialarına yanıt verdi

Kılıçdaroğlu'nun medya özgürlüğüne ve ifade hürriyetine yönelik  tehditlerde bulunduğunu ifade eden Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu  lanetlediğini bildirdi.

Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun kimsenin boynuna ip geçiremeyeceğini  vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Kılıçdaroğlu, benim yularım bir başkasının elinde demek istiyor. Şu  anda Kılıçdaroğlu, bağımsız bir genel başkan gibi konuşmuyor. Türkiye'ye karşı yürütülen uluslararası komploların, Türkiye'ye ve Türk milletine diz çöktürmek isteyen çevrelerin gönüllü işbirlikçisi ve taşeronudur. Ben soruyorum, CHP'nin genel başkanının yuları kimin elinde?"

"Büyük bir yanlıştır"

Bozdağ, eski Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan  Atilla'nın yargılandığı davanın görülmeye başlandığı hafta, Kılıçdaroğlu'nun  büyük bir iftira kampanyası başlattığına işaret etti.

ABD'de tiyatro sahnelendiğini, bu tiyatronun Amerika'daki ayağında  Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının bulunduğunu, Türkiye'deki ayağında ise Kılıçdaroğlu'nun olduğunu ifade eden Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun terör örgütleriyle aynı hedefe koşmaktan imtina etmediğini söyledi.

Bozdağ, şunları kaydetti:

"Her gün medya özgürlüğünden, ifade hürriyetinden bahsediyorlar ama  kendileri gibi düşünmeyen, kendi iftiralarına inanmayan, başka düşünceleri  paylaşan medya organlarına gelince onları 'havuz medyası' olmakla suçluyorlar.  Bununla yetinmeyip, onları tehdit edip, susturmaya kadar varan bir gayri ahlaki  tavır ortaya koyuyorlar. Bu fevkalade büyük bir yanlıştır. Kılıçdaroğlu ve  avanesi ne A Haber'i ne ATV'yi ne diğer farklı görüşte olan basın yayın  organlarını susturabilir. Türkiye'de basın özgürdür, özgür olmaya devam  edecektir."

"Bir çirkefle karşı karşıyayız"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'de geçmiş  dönemde, soğuk savaş döneminde ve vesayet döneminde yaşananları özleyen, bu  tabloları Türkiye'nin önüne getirmek isteyen ve millete bu maliyeti yüklemek  isteyen bir aklın ufak bir parçası olduğunu bildirdi.

Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanına yönelik bugün ağır bir cümle  kullandığını belirten Soylu, "İşgalci' olarak niteledi Cumhurbaşkanımızı  bulunduğu noktada. Bu demokrasiye de hakarettir, millete de hakarettir,  Cumhurbaşkanımıza o seçimde oy veren veya vermeyene de hakarettir ve demokrasiye  karşı ciddi bir maalesef ifade etmem gerekir ki yaralama ve demokrasiye inanmama  sözlerinin başlangıcıdır." diye konuştu.

Bakan Soylu, şu görüşlere yer verdi:

"Kılıçdaroğlu, Sayın Cumhurbaşkanının yakınlarının veya kendisinin bir  adaya para naklettiğini veya o adada veya başka yerde, dünyanın başka noktasında hesaplarda parasının olduğunu iddia etti. Şimdi bir haftadır sürekli olarak bunu farklılaştıran, bu lafın odağından ayıran ve meseleyi başka bir noktaya taşımak isteyen, kah A Haber'e saldıran, kah Sarraf dosyası üzerinden Türkiye'yi yargılamaya çalışan, sonra da güya vicdanı varmış gibi de bir tablo ortaya koymaya çalışan bir çirkefle karşı karşıyayız, çok net söylüyoruz."

"Şimdi buradan Kılıçdaroğlu hiçbir yere kaçamaz, çok açık şekilde  altını çizerek söylüyorum." diyen Soylu, şöyle devam etti:

"O Man Adası'nda veya herhangi bir adada veya herhangi bir yurt  dışında Cumhurbaşkanının veya yakınlarının paralarının olduğunu ispat etmezse,  biz onun boğazına ne takacağız o görecek, hangi çıngırakları takacağız, öyle yok.  Hem iftira edeceksiniz, hem ondan sonra da birtakım hakaretlerde bulunacaksınız, ondan sonra da kenara çekileceksiniz. Bunu yapabilmek mümkün değildir, bunu çok  net söylüyorum."

Soylu, CHP'lilere seslenerek, şunları kaydetti:

"Başınızda bir düzenbaz var ve sadece kendi koltuğunu koruyabilmek,  sadece kendi koltuğunu devam ettirebilmek için Türkiye'nin başını herkesle  beraber belaya sokacak bir düzenbaz söz konusu. Man Adası'nda veya herhangi bir  adada Cumhurbaşkanımızın ve yakınlarının parasının olduğunu ispat etmezse şerefsizdir ve alçaktır. Zannediyor ki bunu söylerim, burada kalır. Bunu net  söylüyorum, hayatımızın sonuna kadar bunun takipçisi olacağız."

"Medyaya yönelik bir linçtir"

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş ise Twitter hesabından, "Kılıçdaroğlu'nun A Haber'i hedef alan söylemi, halkın haber alma hakkı, düşünce özgürlüğü ve demokrasinin teminatı olan medyaya yönelik bir linçtir. Şiddetle kınıyorum." paylaşımında bulundu.

Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED) tarafından yapılan  yazılı açıklamada da "Halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı için görev  yapan gazetecilerin pervasızca hedef alınması kabul edilemez. Kemal Kılıçdaroğlu herkesçe amasız, fakatsız ve ancaksız kınanmalıdır." ifadesi kullanıldı.

Kılıçdaroğlu'nun sözleri

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisince Ankara Spor  Salonu'nda düzenlenen "Eşitlik ve Adalet Kadın Buluşması"nda, şu sözleri  sarfetmişti:

"Havuz medyası, buradan onlara da seslenmek istiyorum. Bu Rıza  Sarraf'ı televizyona çıkardılar. Arkasına Türk bayrağını koydular. Yani Türk  bayrağını fon olarak kullandılar. Bir sahtekarın arkasına, Türk bayrağını fon  olarak kullanan havuz medyasını şiddetle kınıyorum. A Haber'i de kınıyorum A  televizyonunu da kınıyorum. Bu sahtekarı, şarlatanı hiç utanmadan televizyona  çıkaracaksınız, hiç utanmadan arkasına Türk bayrağı koyacaksınız. Hiç utanmadan  bir de tweet atıyorlar 'Rıza Sarraf'a şeref madalyası takmalıydık.' Buyur tak  bakalım. Şeref madalyasını nereye takacaksın? Ama ben senin boynuna neyi  takacağımı çok iyi biliyorum. Sen vatan hainisin. Bir sahtekara, kendini bilmeze,  şarlatana, rüşvetçiye Türk bayrağını fon olarak kullandırtamazsın. Kullandırtan  adam vatan hainidir. Açık ve net söylüyorum vatan hainidir."