Özgür Duran’ın annesi konuştu: Bilinçli bir cinayet
Konya’da bir parkta Kadir Şeker adlı öğrenciyle aralarında, bir kadının şiddete maruz kalmasından kaynaklı çıkan tartışma ve arbede neticesinde bıçaklanarak hayatını kaybeden Özgür Duran’ın annesi konuştu.
Üniversiteye hazırlandığı kütüphaneden dönen Kadir Şeker(20) bir parkta bir erkeğin, yanındaki kadına (sözlü veya fiziki) şiddet uyguladığını görmüş ve araya girmek istemişti. Dosyadaki şahitlerin ve Kadir Şeker’in ifadelerine göre Şeker kısa bir tartışmanın ardından çiftin yanından ayrılmış ancak Özgür Duran adlı erkek şahıs Kadir’in arkasından gelerek onu darp etmiş ve boğazını sıkmıştı. Bu sırada Kadir Şeker cebindeki bıçağı çıkardı. Bu aşamadan sonrası asıl kilit nokta...
Kadir’in ve şahitlerin ifadelerine göre arbede sırasında yere düştüler. Bıçak da bu sırada Özgür’ün kalbine saplandı. Olayın en yakın şahidi Özgür’ün tartışdığı Ayşe D. adlı kadın da ‘yere düştüler, bıçakladığını görmedim’ diyor. Bıçak Kadir tarafından mı saplandı yoksa düşerken mi saplandı bunu kriminal raporlara dayalı olarak mahkeme karar verecek. Kadir’in alacağı ceza da buna göre belirlenecek.
Anne ilk kez konuştu
Soruşturma sürecinde Kadir Şeker’in ailesi olaya ilişkin konuştular. Hayatını kaybeden Özgür Duran’ın annesi ise ilk kez konuştu.
Anne Mübeyyen Güner Dalkılıç şunları anlattı:
“Asla bu olayın peşini bırakmayacağım. Ne olursa olsun o benim oğlumdu. Gece 03.00’da beni aradılar. ‘Özgür Duran’ı kaybettik, kavga sonucu bıçaklandı’ dediler. İnanmadım. Şaka sandım. Üç oğlumdan en büyüğüydü. Ayşe, Antalya’da evliydi. Benim çocuğumla gittiler. Ben durumu onaylamadım. 5 aydır görüşmüyordum. Kızdım da. Hiç görüşmedik. Birkaç kere Ayşe arattırdı, hiç yapmadığı şeyi yaptı, bana hakaret etti. Ama ben onu uzaktan takip ediyordum.
“Ayşe'ye ifade baskısı yapmadık”
Ayşe’ye ifadesini değiştirsin diye baskı da yapmadık. Benim çocuğum kadına şiddet uygulamazdı. Kadına şiddete karşıydı. Çünkü babasını annesini onun gözleri önünde defalarca dövmüştü. Benim oğlum kadına şiddetin nasıl kötü bir şey olduğunu biliyordu. 19 değil 29 kaydı da olsa benim oğlumdu. Hesabını adalete verir, verdi de... Oğlum uyuşturucu satıcısı değildi; içmekten dolayı mahkemeye çıkmıştı. Özgür’ün nişanlısı vardı. Ondan ayrılmıştı. Bekârdı. Sonra bu kadınla gitti.
“Dövdüyse Ayşe neden çağırdı”
Ayşe cenazeye bile gelmedi. Geldiyse de ben görmedim. Gelmesin zaten, cenazede ne işi var. Avukat da tuttum. Ben bilinçli bir cinayet olduğunu düşünüyorum. Ayşe’yi savunmak ona mı düşmüştü. Madem Ayşe’yi dövdü de Ayşe’nin neden raporu yok? Madem oğlum Ayşe’yi evde dövmüş, Ayşe neden onu parka çağırmış gel konuşalım diye? Benim de konuşacağım zaman gelecek.”