Erbaş’tan eleştirilere yanıt: Buna bile tahammül edemeyen kesimler var
Diyanet’in yaptığı kısa film hakkındaki eleştirilere yanıt veren Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “Buna bile tahammül edemeyen kesimler var. Meclise önerge veriyor" dedi
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Adıyaman'daki ziyaretleri kapsamında Türkiye Petrolleri Konferans Salonunda Mevlid-i Nebi Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Peygamberimiz ve Aile" konulu konferans verdi.
Mevlid-i Nebi Haftası'nın tüm İslam dünyasındaki önemine vurgu yapan Erbaş, "Bu hafta, kimi ülkelerde bir hafta, kimi ülkelerde bir ay devam eder. Müslümanlar bu hafta boyunca ne anlatıyor? Hakikatleri anlatıyor. Müslümanlar, Allah'ın Resulü efendimizin en büyük mucizesi olan Kur'an-ı Kerim ile insanlığa kazandırılan değerleri yeniden insanlar duysun, anlasın ve yaşasınlar diye gayret ediyor." diye konuştu.
Dürüstlükten ayrılmamak gerektiğini belirten Erbaş, şunları söyledi:
"Yalandan uzak duralım. Çünkü bizim peygamberimizin hayatında yalan söylediğine hiç kimse şahit olmamıştır. Müşrikler bile diyorlar ki Muhammed'in söyledikleri doğrudur. O dürüsttü, dürüst olacağız. O yalandan uzak duruyordu, biz de yalandan uzak duracağız. O konuştuğu zaman söz verip sözünde duruyordu, söz verdiğimiz zaman sözümüzde duracağız. Güzel ahlak sahibi böyle olunur."
Kamu spotu açıklaması
Başkanlık tarafından yakın zamanda bir kamu spotu hazırlandığını ve yayımlandığını hatırlatan Erbaş, bu filmde bir kadının eşine çay getirdiğini ve kocasının kendisiyle ilgilenmediğinden yakındığını ifade etti.
Erbaş, filmle farkındalık uyandırmayı amaçladıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Eşler birbirine daha sıcak davransınlar, daha yakın olsunlar, aile olsunlar, aile olduklarını göstersinler diye böyle bir kısa film yaptık. Bir dakika bile değil. Buna bile tahammül edemeyen kesimler var. Meclise önerge veriyor. 'Böyle bir şey olur mu' diye. Böyle bir şey niye olmasın. Bizim geleneğimiz ve medeniyetimizde gençler birbirine hizmet etmeyecek mi?
Kadın, kocasına bir çay getirmiş, bir kek getirmiş buna tahammül edemiyorlar, getirmeyecekmiş efendim. Böyle bir şey olur mu? Bizim medeniyetimizde kadın görevini yapacak, erkek görevini yapacak. Dolayısıyla aile bağları işte bu şekilde yok edilmeye çalışılıyor. Bizim bu anlayışımızın dışında olan kesimler sürekli bir şeyler pompalamaya çalışıyor, bağlarımızı zayıflatmaya çalışıyor, kötülükleri artırmaya çalışıyor. Bu açıdan ne olur çocuklarımıza sahip çıkalım."