İçişleri Bakanı Soylu: Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonları yapıldı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Uyuşturucuya doğrudan bağlı ölümlerin 2017'de 941 iken 2018'de 657'ye, 2019'da 342'ye düştü. Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonları ve en büyük eroin yakalamaları yapıldı." ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Polis Akademisi'nde düzenlenen "Polis Okulu Müdürleri Eğitim ve Koordinasyon Toplantısı"nda konuştu.

Gelecek hafta 15 Temmuz'un senesi devriyesi olduğunu, bugün şehitlerin rahmetle, gazilerin ise şükranla anılacağını belirten Soylu, o gece ve eski darbelerde yaşanılanların, gelecekte tekrar yaşanmaması için, hep birlikte bir bilinç oluşturmaya gayret edeceklerini söyledi.

Soylu, 27 Mayıs'ın Türkiye'de zorla 20 yıl "hürriyet ve anayasa bayramı" olarak kutlandığını hatırlatarak, şöyle konuştu:

"İşte biz, 15 Temmuz'da o kirli zihniyetin, bu milletin aklıyla, iradesiyle alay eden o kirli zihniyetin tüm izlerini silmeye çalışacağız. O geceyle ilgili özellikle şunu ifade etmek isterim ki 15 Temmuz gecesinde Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bu milletin ortaya koyduğu kıyam hali, sadece o geceye ait değildir. Yılların birikiminin ürünüdür. Başlangıcı çok öncedir. Ve o gece de bitmiş değildir. O kıyam hali, ülkemiz, milletimiz için hala devam etmektedir. Biz, hala o kıyam hali içerisindeyiz ve mücadele ediyoruz."

Bu mücadeleden sadece "kamuda hala FETÖ'cüler var" kısmının anlaşılmamasını isteyen Soylu, "O kısım, işin teknik boyutudur. Asıl mücadelemiz, o ihanet çetesinin içimize zerk ettiği fitneyi, bozmaya çalıştığı kurumsal ahlakı, iş ahlakını, bu milletin birbirine oluşturduğu güvenin tahribatını düzeltmektir. Biz asıl bununla uğraşıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Soylu, 2400 yıl önce Platon tarafından yazılmış Devlet isimli meşhur kitapta, ideal devlette bekçiler veya bir diğer ifadeyle koruyucular tarif edilirken "Doğrunun, dürüstün bekçiliğini etmek, bunların iyiyle olan ilgisini bilmedikçe, boştur. Bu bilgiyi edinmeyen bekçi, doğrunun, dürüstün de ne olduğunu bilmez." ifadelerinin kullanıldığını aktararak, iyi ile kötüyü ayırt etme kabiliyeti olmayan insanın, devleti de milleti de koruyamayacağının altını çizdi.

15 Temmuz gecesi o ihanetin içinde olan insanların robotlaşması, milletin üstüne tank sürmesi, bomba atmasının da bu şekilde olduğunu dile getiren Soylu, bir meczubun aklının çok ötesinde küresel bir akılla kurgulanmış FETÖ'nün kuklalarına önce akıllarını, muhakemelerini ve devlet anlayışlarını sıfırlattığına dikkati çekti.

"FETÖ akıl ve iletişim hocalığı yapıyor"

Bakan Soylu, iyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı ayırma yetilerini kaybedenlerin 15 Temmuz gecesinde milletin ve vicdanlarının değil, efendilerinin dediğini yaptığına değinerek, "Teşbihte hata olmaz, FETÖ bir rutubet gibiydi. Binanın temeline sızan, onu çürüten, kötü kokan, rutubet gibi bir yapı. Çünkü bu örgüt, sadece belli yönetim pozisyonlarını ele geçirmekle kalmadı, kurumların ahlakına ve karakterine de saldırdı. Önemli bir şey daha yaptı kurumların içini boşaltmaya çalıştı." diye konuştu.

FETÖ'nün münaferet oluşturup, tezviratlarla, dedikodularla Türkiye'nin en önemli gücü olan kurumlarını bir rutubet çürütmeye çalıştığını vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:

"İşte bugün hala mücadele ettiğimiz nokta budur. Zihinlere sokulmuş fitneyle, siyasi kılıfa bürünmüş doğru-yanlış tarifiyle mücadele ediyoruz. Bugün birtakım insanlar, devlet aklı olarak ortaya koyduğumuz her adımla, her gelişmeyle mücadele halindeler. Hatta inançlarımızla, değerlerimizle, ahlakımızla mücadele halindeler. Mesela Türkiye'de bugün, LGBT kavramına tahkim ve kabul görme zemini oluşturmaya çalışıyorlar. Bunu savunan ve zemin bulmaya çalışanlarla bizi hiç yanıltmıyor, FETÖ yan yana... Bugün PKK ve onun argümanlarını savunanlarla FETÖ yan yana. Yerli sanayi hamlesine kalkıyorsunuz, mesafe alıyorsunuz, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar, FETÖ onlarla yan yana. Virüs salgınıyla mücadele ediyorsunuz, başarılısınız, başarısız göstermek istiyorlar, FETÖ yine onlarla yan yana. Hatta, akıl ve iletişim hocalığı yapıyor."

"Amacımız trafik kazalarında ölümleri sıfırlamak"

Eskiden devletin bir gelişmesi veya başarısı olarak görülen her sahanın, bugün devlet düşmanlığı üzerinden, aslında hükümet karşıtlığı makyajıyla pazarlanmaya çalışıldığına işaret eden Süleyman Soylu, bu aklın, içindeki devlet düşmanlığını, bir süredir sistemli bir şekilde polis düşmanlığına dönüştürdüğüne, bunu siyasi kılıfa büründürüp, bu sayede, insanları devletiyle karşı saflarda bırakmaya çalıştığına dikkati çekti.

Bunların, emniyet teşkilatın fedakarlıklarını konuşmak, nereden geçtiğini ve nasıl bir başarı elde ettiğini görmek istemediğini aktaran Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"FETÖ tahribatını gidermek ve hizmette aksaklığa meydan vermemek için öyle büyük bir gayret ortaya koyduk ki, bu dönemde mevcut emniyet teşkilatının üçte birinden fazlası, 93 bin 259 yeni polis memuru alındı. Bu önemli bir rakamdır. Bu çok büyük bir değişimdir ve kolay bir iş değildir. Çünkü bu değişimi, güvenlik sorunları sıradan bir ülkede, mesela bir Avrupa ülkesinde yapmıyoruz. Asayişin üstüne terörle, düzensiz göçle, uyuşturucuyla, siber suçlarla küresel ölçekte mücadele eden bir ülkede hep birlikte yapmaya çalışıyoruz. Buradaki arkadaşlarımın eğittiği teşkilatla, keza jandarmamızla biz, 2015'te 7 bin 530 insanımızı kaybettiğimiz trafik kazalarında, 2019 sonu itibarıyla kayıplarımızı 5 bin 473'e çektik. İlk 6 ay bitti, trafik kazalarındaki ölümler geçen yıla oranla yüzde 15 azaldı. Bu şu demektir, eğer aynı gayret, milletimiz aynı dikkatle, bizler aynı denetimle, disiplinle bunları takip edersek, trafik kazalarındaki ölüm sayısı 5 binin altına düşecek bu yıl onun için gayret gösteriyoruz. Bunu Avrupa'daki gelişmiş ülkelerin standartlarına ve AB ortalamasına çekmek için çaba sarf ediyoruz. Aramızda çok da büyük fark kalmış değil. Temel amacımız trafik kazalarındaki ölümleri sıfırlamak."

"Bu daha başlangıç, elimizde 50 dosya var"

Uyuşturucuya doğrudan bağlı ölümlerin 2017'de 941 iken 2018'de 657'ye, 2019'da 342'ye düştüğünü aktaran Süleyman Soylu, Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonları ve en büyük eroin yakalamalarının yapıldığının altını çizdi.

İçişleri Bakanı Soylu, uyuşturucuyla mücadelede Libya açıklarından Sırbistan'a, Yunanistan'dan Hollanda, Almanya'ya kadar birçok uluslararası operasyon gerçekleştirildiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Sokak satıcılarını sokaklardan kovaladık. Diğer yandan 'baron' diye tabir edilen elebaşlarına da gereğini yerine getirdik. İşte son günlerde takip ediyorsunuz, Bataklık Operasyonu ile uluslararası uyuşturucu tacirlerini yakaladık. Pek çok yabancı ülke teşkilatlarından bizlere destek ve tebrik mesajları geldi. İlk kez bu kadar kapsamlı suç gelirleriyle ilgili bir mücadelede adli makamlarla, MASAK'la ortaya koyduğumuz ilişkiler ve birçok yabancı ülkeyle bilgi, belge alışverişi içerisinde gerçekleştirdiğimiz operasyonla önemli bir sonuca ulaştık. Şunu da ifade edeyim, bu daha başlangıç. Sadece şu kadarını söyleyeyim, elimizde terörün finansmanı ve suç gelirleriyle ilgili 50 dosya var. Milletimiz rahat etsin, hepsini sonucuna ulaştıracağız. Kim terörü finanse ediyorsa, kim legal ve meşru görünüp el altından terör örgütüne finansal kaynak sağlıyorsa burnundan fitil fitil getireceğiz. Allah'a şükürler olsun bu kabiliyetimiz var."

Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın direktifleri, bu konuda ortaya koyduğu ve tüm teşkilatlara büyük bir güç veren iradesi sayesinde yola devam ettiklerini vurguladı.

"Kimse kusura bakmasın"

İçişleri Bakanı Soylu, geçen hafta jandarmanın tek seferde 14,7 milyon kök kenevir yakaladığını ifade ederek, "Ondan önceki hafta 7,5 milyon kök kenevir yakalanmıştı. Yine dün başlanan operasyonda 9,2 milyon kök kenevir yakalandı. Sadece bu üç operasyonda, 15 günde yaklaşık 32 milyon kök kenevir yakalandı. Diyarbakır Lice kırsalı, diğer operasyonları da sayarsak 15 günde 34 milyon kök kenevir yakalandı." dedi.

Sokakta da kırsalda da mücadeleyi sürdürdüklerinin altını çizen Soylu, yine bu operasyonlarda 3,7 ton esrar yakalandığını, bunun uyuşturucu gelirlerine yapılabilecek en önemli darbelerden biri olduğuna işaret etti.

Bakan Soylu, şunları söyledi:

"Kimse kusura bakmasın, bunları yakalayanlar, sosyal medyada polis aleyhine kampanyalar açanlar değil. Bizim evlatlarımızı bu uyuşturuculardan koruyanlar, WhatsApp gruplarında uydurma videoları yayanlar değil. Bekçilerle ilgili ortalığı yakıp kavuranlar, basında olsun, sosyal medyada olsun kampanya üstüne kampanya açarak, bekçileri itibarsızlaştırmaya ve etkisizleştirmeye çalışanlar, evlerimizi koruyor falan değiller. Bu ülkede 2017'deki evden hırsızlık günlük ortalaması 282'den bugün ilk 6 ay günlük ortalamasıyla 128 olmuşsa, bunu yapanlar, bu çarşı ve mahalle bekçilerimizi, asayiş birimlerimizi her gün sosyal medya paylaşımlarına meze yapanlar değildir. Sigara kaçakçılığında 2017'den 2019 sonuna yüzde 81 azalışın ne demek olduğunu bazıları bilmeyebilir veya önemsemiyor olabilir, ama bu ülkenin ekonomisini dert eden, terörle mücadele eden insanlar, bunun anlamını çok iyi bilir."

"Organize suç çeteleriyle mücadele ettik"

Bakan Soylu, 2014'te piyasada kaçak sigara oranı yüzde 22,3 iken bugün bu oranın yüzde 2 seviyesine çekildiğini aktararak, aynı şekilde organize suç çeteleri ile mücadelede 2016'da 15 Temmuz-31 Aralık arasında 30 operasyon yapan emniyet KOM birimlerinin, bu sayıyı her yıl arttırıp 2019'da 424 operasyona çıkardığını bildirdi.

Tutuklama sayısının aynı periyotta 196'dan 2 bine çıkarmasının, birileri için belki sadece rakam olduğunu ancak bunun nasıl bir emekle yapıldığını, masum insanlar, hukuk için neyi ifade ettiğini bilenler için çok farklı ve anlamlı olduğunu vurgulayan Soylu, 2019 yılında 7'si ulusal, 85'i bölgesel, 236'sı yerel olmak üzere toplam 328 organize suç örgütünü çökerttiklerini hatırlattı.

Sadece bu yıl ilk 5 ayda, üstelik koronavirüs salgını varken, 2 tanesi ulusal, 23 bölgesel, 85 yerel olmak üzere toplam 110 organize suç örgütünü çökerttiklerini belirten Soylu, İzmir'de gemilerine kaçak göçmenleri bindirip oradan nemalanmaya ve insanları meçhule götürmeye çalışanlara Sahil Güvenlik birimlerinin operasyon yaptığını anlattı.

"Birileri burun kıvırıyor"

Virüs salgını sırasında vatandaşın market alışverişini yapan emniyet güçlerinin aynı zamanda, asayişe, terörle, uyuşturucu satıcılarıyla, siber suçlarla mücadeleye, trafik denetlemeye devam ettiğini belirten Soylu, şu değerlendirmede bulundu:

"PKK mağaralarda bile barınamaz hale geldi diyoruz, birileri burun kıvırıyor. Hakkari'yi bilenler bilir, dünden beri izlediğimiz 2 kişilik terörist sabahleyin etkisiz hale getirildi. Bakın geçen gün, Başbağlar katliamının yıl dönümüydü. Polisimiz aleyhine kampanya yapanlar hatırlamaz bu işleri, ilgilenmezler, sesleri çıkmaz. PKK köy basmıştı, İnsanları köy meydanında kurşuna dizdi, 33 kişi hayatını kaybetti. Yerde dizilmiş çocuk cesetleri fotoğrafları hala aklımızdadır bizim. Pınarcık katliamı, Başyurt köyü efeler mezrası katliamı, yarın yıl dönümü olan Yuvalı Haraberk katliamı... 7'si çocuk 2'si kadın 9 kişiyi katlettiler. Cenabıhak hepsine gani gani rahmet eylesin. Bu ve daha pek çok köy katliamını yapan o PKK'dan 14 bin 582 telsiz kestirmesi alınıyordu 2016'da. Niçin 2016 rakamını veriyorum? 15 Temmuz'la, FETÖ ile bağdaştırdığım için. 2019'da 1122 kestirme alındı, yılbaşından bugüne kadar da ancak 200 telsiz kestirmesi oldu. Kendi yayın organlarından istedikleri gibi atıp tutsunlar. PKK bugün korkusundan telsizle bile konuşamıyor."

"İnşallah bugün yarın 14'üncü aileyi de evladıyla buluşturacağız"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, birilerinin, muhalefet kisvesi altında Diyarbakır'da evlat nöbeti tutan ailelerin eylemini karalamaya çalıştığını, ailelerin aklına başka fitnelerin sokulmaya çalışıldığını söyledi.

Ailelerin örgüte mahkum edilmeye çalışıldığını ifade eden Soylu, "143 aile 308 gündür evlat nöbeti tutuyor. Evlat derdi başka bir şeye benzemez. Allah kimseye evlat derdi vermesin. Bugüne kadar 13 aileyi evladıyla buluşturduk. Sabah Cumhurbaşkanımıza da arz ettim. İnşallah bugün yarın 14'üncü aileyi de evladıyla buluşturacağız. Fiili, fiziki ve psikolojik olarak örgütü çökertiyoruz." diye konuştu.

Yılbaşından bugüne kadar 94 kişinin ikna yoluyla güvenlik güçlerine teslim olduğunu anlatan Soylu, "Bir yılda 5 bin 550 kişi terör örgütüne katılırken, yılbaşından bugüne kadar terör örgütüne katılan sayısı, 3'ü yurt dışından olmak kaydıyla Fransa, Almanya ve Yunanistan toplam 21." bilgisini verdi.

Bakan Soylu, terör örgütünün içerisinden 270'in üzerindeki kişiyi getirip adalete teslim ettiklerini vurgulayarak, bunların devlet kapasitesi ve kabiliyetinin en önemli göstergesi olduğuna dikkati çekti.

"2016'dan bugüne kadar 2 milyon 521 bin 604 kursiyere hizmet için eğitim verdik"

Bugüne kadar 84 ülkeye eğitim düzenlendiğine dikkati çeken Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"2015 sonrasında, yıllık eğitim oranında uluslararası eğitimlerde yüzde 110 artış olmuştur. Kendi içimizde de önemli bir hizmet içi eğitim atağımız olmuştur. 2016'dan bugüne kadar 2 milyon 521 bin 604 kursiyere, 2 bin 766 konu başlığında hizmet içi eğitim verdik. Hizmet içi eğitimde bu yıl planladığımız hedefimiz, 418 bin 953 kursiyere, 543 konu başlığında eğitim vermektir."

Çevre, Doğa, Hayvan Koruma Şube Müdürlüğü kurulduğunu ve eğitimlere yarın başlanılacağı belirten Soylu, arabalarının ve büroların hazır olduğunu bu konuda da bir de uygulama hazırlandığını kaydetti.

Hangi araçlar ÖTV ve KDV muafiyeti kapsamına giriyor? Cinayet sırasında evde üç çocuğun olduğu ortaya çıktı Ferdi Tayfur'un 17 yaşındaki oğlu Taha yıllar sonra ortaya çıktı Böreğin içinden kanatlı eti ve sakatat çıktı Teknik direktör silahlı saldırıda hayatını kaybetti Tarihe not düşmek için geldim