Başkan Lütfü Savaş: Depremin tek müsebbibi ben değilim
Lütfü Savaş, depremle ilgili tek sorumlu kişinin kendi olmadığını söyledi. Seçimleri kazanacaklarını söyleyen Savaş, "Genel başkanımız 4 anket yaptırmış, bizi tercih etti. Herkese teşekkür ediyorum. Seçime gireceğiz ve kazanacağız" ifadelerini kullandı. Savaş depreme yönelik eleştirilere ise "Depremin tek müsebbibi ben değilim" diye yanıt verdi.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Habertürk'te
Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtladı.
'Depremin tek müsebbibi ben değilim'
Deprem boyunca sadece 15-16 ilde deprem oldu. Bu depremin tek
müsebbibi Lütfü Savaşmış gibi, kentsel dönüşümlere karşı imiş gibi
imaj çizilmeye çalışıldı. Özellikle sosyal medya boyutunda. Bizler
sanal dünyada değil gerçek dünyada yaşıyoruz. Sayın Özgür Özel daha
sonradan hakkımızda güzel şeyler söyledi. Kendisiyle görüşmemizde
'Sizden memnunum sizinle devam edeceğiz başkanım' dedi. Ben bugün
CHP'ye gelmedim. Geçmişte Kemal Bey beni davet etmişti. İlk 5 yıl
Antakya Belediye Başkanlığımdan sonra AK Parti'den adaylık
başvurusunda bulunmadım. Önce Saadet daha sonra MHP bana büyükşehir
belediye başkanlığı teklif etmişti. Ben CHP'den aday olmuştum.
Kazanmanın çok zor olduğu bir süreçte Adalet Bakanı'na karşı seçim
kazandık.
'Kılıçdaroğlu'nu destekledim'
Kurultay'da şahsım olarak sayın Kılıçdaroğlu'nu destekledim.
Kendisine manevi borcum vardı. Kemal Bey'e oy verdim ben. Heyecanı
3 dönemdir yaşatıyoruz, bir daha yaşatacağız. İktidarın ve CHP'nin
yaptığı anketlerde ben çıkıyorum. Bu işler iddia ile ve size gönül
verenlerin katkı sağlamasıyla olur. Zor bir coğrafyada güzel işler
yapmışız ki, insanlar bizimle olmak istiyor. Sayın genel başkanımız
anketler yapmış 4 tane. Hepsinde açık ara önde çıkmışım. Önde
çıkmışsam, demek ki benim aday yapılmam lazım.
'4 ankette de birinci çıktım'
4 ankette de Lütfü Savaş çıkıyorsa... Siyasi partilerin amacı
hem şehirleri hem de ülkeyi yönetmektir. CHP kazanmak istiyorsa
Lütfü Savaş'la çıkmak istemiştir, bu da çok doğaldır. Ben sadece 5
yıl ruhsat verecek pozisyonda oldum. Antakya Belediye Başkanı iken.
Ben orada iken 76 belediye başkanlığı vardı. Bütün bunların ruhsat
ve yapı kullanım izin verme yetkisi vardı. Rönesans'ın benimle
alakası yok. Bizim yanımızdaki bir beldenin sınırları
içerisindedir. Bu süreçte ben Antakya belediye başkanıydım.
'16 ilde sadece Savaş suçlandı'
Büyükşehir statüsüne geçince beldeler kalktı. 10 yıldır ben
ruhsat vermiyorum. Ruhsatı ilçeler veriyor. Şu anda 11 ilçe mevcut
iktidara ait. Lütfü Savaş sadece 5 yıl yaptı. Bir inşaatla kusurum
varsa hesap vermeye razıyım. Bugüne kadar bana bir şey intikal
etmiş değil. 16 ilde bir tane belediye başkanı suçlanmadı sadece
Lütfü Savaş suçlandı. Şu anda büyükşehirlerin ruhsat verme yetkisi
yoktur. Yıkılan binalar varsa belde, ilçe ve il belediyelerinin
sorumluluğundadır. Bundan kimse hesap sormadı. 2013 yılında kentsel
dönüşüm yasasından hemen sonra Antakya'da en riskli iki mahalleyi
seçtim. Büyükşehir seçimi olunca orayı Antakya Belediyesi'ne
verdiler. Antakya Belediyesi bunu başaramadı.
'Kentsel dönüşüm için yanıt vermediler'
Bütün bölgede çalıştık, 46 mahallede. Çalıştığımız yerleri 26
bölgeye ayırdık. 13 bin 400 adet risk altındadır dedik. Yüzde 54'ü
yıkılabilir demişiz, yüzde 55'i ya yıkılmış ya da acil yıkılması
gereken pozisyona gelmiş. 427 hektarlık alan dokunulması gereken
alanlar olarak tespit edildi. Tek tek çalıştık ve modelleme yaptık.
Bakanlığa 2021 yılında çalışmamızı gönderdik, cevap gelmedi.
Bakanlık izin vermeden kentsel projede adım atamazsınız.
'Depremden beri konteynerde kalıyoruz'
Hatay'da konteynerde yattık. Normal herkesin kalmış olduğu 21 metrekarelik konteynerde kalıyoruz. Depremden bu yana. Benim evim orta hasarlı. Orada kalamıyoruz. Doktor arkadaşım var benim. Onun evi var 2 katlı, küçük dubleks, depremi orada yaşadık. Bunu ilk defa sizinle konuşuyoruz, depremden bu yana konteynerde kalıyoruz. 15 yıllık siyasetteyim, hiç yalan söylemedim. Ciner Holding bizim orada 100 tane ev yaptı. Biz de yardımcı olmuştuk. Öncelikle Ciner Holding'e teşekkür ediyoruz. Hatay halkı nasıl yaşıyorsa, depremi nasıl geçirdiyse biz de öyle.