Erdoğan: Hafta sonu yasak sürecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Türkiye mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Dünyayı pençesine alan bu salgının, sağlık, gıda, güvenlik başta olmak üzere etkilerini yakından takip ediyoruz. Ülkemiz uluslararası alanda takdir edilen olumlu yönde ayrışma içerisindedir. Hastalığın tedavilerinde, hastane, doktor, personel, malzeme, ilaç gereç gibi hususlarda iyi durumdayız, hiçbir eksiğimiz yoktur.
Ücretsiz maske dağıtımını çeşitli kanallardan sürdürüyoruz. 83 milyonluk bir ülkede böylesine büylük hizmetleri yürütmek kolay değildir. Mutlaka aksaklıklar oluyordur. Önemli olan aksaklığın yokluktan kaynaklanmamasıdır. Pekçok ülkede maske gibi en basit ürünlerin bırakınız tüm vatandaşlara dağıtımını, sağlık personeline temininde zorluk çekiyor. Bu bakımdan hamdedecek bir konumda bulunuyoruz. Her vatandaşımıza ücretsiz maske dağıtımı uygulamamız sürüyor. Bugüne kadar eczanelerden dağıtılmak üzere 32 milyon vatandaşımıza sağlık bakanlığı tarafından doğrulama kodu gitmiştir. Bu rakam perşembe günü 39 milyona çıkacaktır.
Hastalığın seyrinde tadavi için kullanılan kimi ilaçların hammaddesi alınarak ülkemizde üretimi konusunda sıkıntı yaşamıyoruz. Sağlık kuruluşlarımız teşhis, tedavi, yoğun bakım üniteleri olarak salgınla başa çıkacak kapasitededir. 81 ilimizde 240 bin yatağa sahibiz. Avrupa'nın en fazla yoğun bakım yatağına sahip ülkesi Almanya'da bile bu rakam 30'u bile bulmuyor. Yeşilköy ve Sancaktepe'de biner yataklı iki hastane kuracağımızı ifade etmiştim. Bunların çalışmalarına başladık. Hadımköy'de 100, Derince'de 250 yataklı yeni hastaneler kuruyoruz. Başakşehir Şehir Hastanemizi ilk kısmını 20 Nisan, ikinci kısmını 15 Mayıs'ta açıyoruz. Pendik Araştırma Hastanesi de hasta kabulüne başlamıştır. Günlük toplam test sayısında dünya sıralamasında en başlardaki grupta yer alıyoruz. Testte toplamda 410 binin üzerine çıktık. Test oranımız, vaka oranımız hamdolsun aşağı yönlü. Ölüm oranının düşüklüğü bakımından da ön sıradayız. Şu ana kadar taburcu hasta sayımız 5 bine yaklaştı.
Türkiye salgını en hızlı şekilde kontrol altına alan ülkelerin başına geliyor. Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar ülkemizi mücadelede örnek gösteriyorlar. Bizden destek isteyen her ülkenin çağrısına imkanlarımız nispetinde cevap vermeye çalışıyoruz.
Acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyabiliyorsan insansın, bu söze uygun şekilde elimizdekilerini tüm dostlarımızla paylaşıyoruz. 34 ülkeye malzeme ulaştırdık. Önümüzdeki günlerde de bu desteği devam ettireceğiz. İlaç ve ilaç hammaddesi konusunda ülkemize katkı veren dostlarımıza bir kez daha teşekkür ediyoruz. Bilim insanlarımızın ve ilgili kurumlarımızın değerlendirmeleri ışığında aldığımız tedbirleri sürekli güncelliyor, geliştiriyoruz.
Hafta sonu alınan 30 büyükşehirle ilgili sokağa çıkma yasağı bu tedbirlerle ilgilidir. Yasağın açıklandığı ilk saatlerde kimi yerlerde yaşanan gereksiz kargaşanın yaşanmaması için gereken tedbirleri alacağız. Sahilleri, piknik alanlarını dolduracak vatandaşlarımızı virüs tehlikesinden korumak amacımızdır.
Yaşanan olumsuzluklar bu gerçeği ortadan kaldırmıyor. İçişleri Bakanımızın bu konudaki sorumluluğu üstlenerek gösterdiği hassasiyeti takdirle karşılıyorum. Ancak istifasını kabul etmeyerek kendisinin görevini sürdürmesini istedik.
Terörle mücadele, afetler ve son olarak koronavirüsle mücadelede başarılarına yakınen şahit olduğumuz sayın bakanımız görevine devam ediyor. Cumhur İttifakı olarak verdiği destekten ötürü sayın Bahçeli'yi şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.
Hafta sonu sokağa çıkma yasağını önümüzdeki dönemde de sürdürme kararı aldık. 17 Nisan ve 19 Nisan saat 24.00'e kadar sokağa çıkma yasağı uygulanacağını şimdiden vatandaşlarımıza duyurmak istiyorum.
Bazı gazete ve yazarların yaptığı ülkemizin bu kritik dönemdeki mücadelesine katkı sağlamak yerine hepsi de yalan ve yanlış bilgilerle sürekli kin kusmak virüsten daha tehlikeli bir hastalığın işaretedir.
Her gün karanlık ve kirli zihniyetlerinin ürünü yayınlarla milletimizin kafasını bulandırnmaya, gönlünü karartmaya çalışan bu tür hezeyanlara inanınız başka ülkelerde bir gün bile izin vermezler.
Türkiye'de demokrasinin istismarı, ideolojik bağnazlığın gözleri kör etmesi sorunu vardır. Milletimizin moralini bozmak için gece gündüz çalışanlar, terör örgütleri, medyası, siyasi teşekkülleriyle gün gelecek fitne ve nefret çukurlarıyla boğulup gideceklerdir. Bunlara diyorum ki, düşün artık milletin yakasından. Her darbenin, her kargaşanın, her kaosun arkasında siz vardınız. Milletin onuruna yapılan her saldırının tetikçisi sizdiniz. Artık bu devir sona erdi. Ülkemiz sadece koronavirüsten değil aynı zamanda bu medya ve siyaset virüslerinden inşallah kurturulacaktır.
CHP Genel Başkanının dün bir televizyon kanalından ne dünyadan ne Türkiye'den bihaber olduğu sözlerinin takdirini milletime bırakıyorum. Bu mitomani hastalığıdır. Bunu bir araştırsın. Buradan bir kez daha belirtmekte fayda görüyorum. Türkiye Cumhuriyeti devleti şartlar ne olursa olsun her vatandaşının can ve mal güvenliği gibi sağlık, gıda, temizlik malzemesini sağlayacak güçtedir.
İstihdamı korumak, emeklimize destek vermek, esnafı ve sanatkarı ayakta tutmak, ünetimi desteklemek için her önlemi alıyloruz. Cumartesi-pazar günü Vefa Sosyal Dayanışma gruplarının nasıl ev ev dolaştıklarını gördünüz. Fırınlarımız kamyonetleriyle nasıl vatandaşlarımıza ulaştığını gördünüz. İstanbul genelinde 350 bin araç bu çalışmalarıyla halka ulaştı. 4,5 milyona yakın vatandaşımıza doğrudan nakit desteği sağladık, sağlıyoruz. 3 ay boyunca işten çıkarmaların önüne geçiyoruz. Kısa çalışma ödeneğini devreye soktuk.
Kısa çalışma ödeneğine yapılan 2 milyon başvurunun 700 bini sonuçlandırıldı. Ücretsiz izne çıkarılmış olan çalışanlarımıza da aylık 1170 TL maaş desteği vereceğiz. Esnafımız için önemli olan 25 bin lira limitli ticari kart vasıtasıyla 1,5 milyar liralık ilave kaynakla 67 bin esnafımızın hizmetine sunuldu. İşe devam finansmanı için yapılan başvurular 66 bini aştı. Süreci tamamlanan 35 bin firmaya 30 milyara yakın finansman tahsisi yapıldı. Geçtiğimiz Cuma günü itibarıyla bu pakete yapılan başvuruların tahsisleri başladı. Kamu bankaları, kurumsal ve ticari işletmelerin yaklaşık 21 milyar liralık borcunu öteleyerek piyasayı rahatlattık. 800 bine yakın vatandaşımızın konut, ihtiyaç, araç kredisi, kredi kartı borcu da talepleri üzerine kamu bankaları tarafından ötelendi.
Çiftçilerimizi hayvan yetiştiricilerimizi, gıda sektöründe faaliyet yöneten firmaları desteklemek için tüm imkanlarımızı kullanıyoruz. Hazine'den ekilebilir olan yerleri tarıma kazandırmak için ilgili kuruluşlarımız hazırlıklara başladı. Tarım ve gıda ürünleri sıkıntısından Türkiye'nin etkilenmemesi için tüm tedbirleri alıyoruz. Maalesef özel bankalar bu süreçte hiç de iyi imtihan ermiyor. Üzerlerine düşenleri yapmasını bekliyoruz. IMF programı başta olmak üzere ülkemizi mihnet altına sokacak hiçbir dayatmaya boyun eğmeyeceğiz.
Hiçbir kesimi sahipsiz bırakmamakta, ortaya çıkan yükü adil bir şekilde paylaşmakta kararlıyız. Gazi Mustafa Kemal'in İstiklal Harbi'nde çıkardığı Tekalifi Milliye emirlerine milletimiz sahip çıkarak fedakarlık yapmıştı. Bizbize Yeteriz yardım kampanyasına milletimiz aynı asil tavrı gösteriyor. Şu ana kadar 1 milyar 612 milyon lira olmuştur. Buradan milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum.
Türkiye vefa, adalet, vakar devletidir. Bizim medeniyetimizde insana hizmet için çalışmak, insan hayatı için mücadele etmek mukaddes görevdir. Bugün bu mücadeleyi 83 milyonla birlikte veriyoruz. Yeter ki kurallara uyarak bu dönemi en az kayıpla ve en kısa sürede geride bırakabilelim. Bir süre daha sabredeceğiz ondan sonra hep birlikte felaha kavuşacağız. Gün birlik olmak, bereber olmak ve dayanışma günüdür. Vakur ve onurlu duruşumuzdan taviz vermeme günüdür. Acımızı birlikte kalbimize gömüyor, ümidimizi taze tutuyoruz. Sabrımızı da birlikte zafere dönüştürmek için elimizden geleni yapıyoruz.
Sizlere evde kalın, sabreden kurallara uyun derken nasıl zorluklarla karşı karşıya bulunduğunuzu elbette biliyoruz. Evinden çıkamayan, parka gidemeyen yavrularımızın gözündeki üzüntü elbette yüreğimizi burkuyor. Evlatlarımızın ızdırabı bizim de ızdırabıdır. Namazını camide kılamayan, dostlarıyla kahvehanede sohbet edemeyen vatandaşlarımızın sıkıntısı bizim de sıkıntımızdır.