Oktay bütçe görüşmelerinde konuştu
TBMM’de yapılan bütçe görüşmelerinde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Şimdi de gündemimizde Fırat’ın doğusunda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu parçalamak vardır" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay TBMM Genel Kurulunda, 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nde konuştu.
Yeni yönetim sisteminin ilk bütçesi olması sebebiyle, gerek komisyonda, gerek Genel Kurul'da uygulanan usuller ve sarf edilen sözlerin, teamüllerin oluşmasına katkı sağlayarak geleceğe miras kalacağını dile getiren Oktay, Türkiye'nin yeni yönetim sistemine, demokrasiyi güçlendirmek, karar alma ve uygulama mekanizmalarını hızlandırarak millete daha etkin hizmet vermek için geçtiğini belirtti.
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleriyle ilk uygulamasını yapılan bu tarihi adımın, yeni reformlarla desteklenerek yola devam edileceğini dile getiren Oktay, "Hayalleri olmayanın hedefleri, hedefleri olmayanın da programları olmaz. Türkiye'nin, geleceğe ilişkin hamdolsun hayalleri de hedefleri de programları da vardır." ifadesini kullandı.
2019 yılı bütçesinin geçtiğimiz aylarda açıklanan 3 yıllık Yeni Ekonomi Programının (YEP) ilk ayağını oluşturduğunu kaydeden Oktay, yakın zamanda yaşanan manipülatif dalgalanmanın, kendilerini hedeflerinden uzaklaştırmadığını, tam tersine hedeflerine daha sıkı sarılmaya yönelttiğini bildirdi.
Türkiye'nin, dünyanın en büyük yatırımlarının önemli kısmına uzun süredir ev sahipliği yapan bir ülke olarak, bu unvanı, önümüzdeki yıllarda da sürdürmekte kararlı olduğuna işaret eden Oktay, ülke ve milletin geleceğini ilgilendiren hususlarda siyaset kurumunun, birlik ve beraberlik içinde hareket edebilmesi halinde, bu hedeflere daha kolay ulaşılabileceğini söyledi.
“Yoğun bir çalışma yürüttük”
"Ülkeyi yükseltmenin yolu, yasama, yürütme ve yargı erklerinin birbirleriyle çatışması değil birbirleriyle uyumlu çalışmasından geçmektedir." diyen Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yeni yönetim sistemimiz, yürütme ve yasamayla ilgili tercihlerin, milletimiz tarafından 5 yılda bir yapılmasına, dolayısıyla temel politikalarda istikrarın sağlanabilmesine imkan veriyor. Çok partili siyasi hayatımızda en çok özlem duyduğumuz istikrar ve güven ortamını bu şekilde sağlama almış olmamız, milletimize olan sorumluluğumuzu artırmıştır. Yürütme olarak, ülkemizi daha da ileriye taşıyacak planlı, programlı, verimli, hızlı ve şeffaf, icraatlar ortaya koymakla mükellefiz. Cumhurbaşkanı Kabinesi olarak, bu çerçevede seçim tarihinden bugüne kadar gerçekten yoğun bir çalışma yürüttük. Kabinemizin kısa vadede sonuçlandıracağı projeler, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 100 günlük icraat programıyla kamuoyuna açıklanmıştı. Geçiş sürecinin tamamlanması ve bakanlıklarımızın önümüzdeki 5 yıllık icraatlarını belirlemesi de bu 100 günlük programın içerisindeydi. İlk 100 günü büyük ölçüde tamamladık ve ikinci 100 günlük hazırlığımızı da yaptık. Cumhurbaşkanımız, önümüzdeki günlerde, ilk 100 günlük gerçekleşmeleri ve ikinci 100 günlük hedefleri milletimiz ile paylaşacak."
Milletin, 15 Temmuz darbe girişiminde, ülkesinin ve kendisinin geleceğine kanı ve canı pahasına sahip çıkarak, demokrasiyi yaşatma konusundaki kararlılığını ortaya koyduğunu vurgulayan Oktay, kendilerinin de görevlerini en iyi şekilde yaparak, millete layık olmanın gayreti içinde olduğunu dile getirdi.
“Gündemimizde Fırat’ın doğusu var”
Fuat Oktay, Türkiye'nin Fırat Kalkanı Harekatında DEAŞ'ı büyük bir yenilgiye uğrattığını, Zeytin Dalı Harekatı'nda PYD üzerinden kurulan oyunu bozduğunu belirterek şöyle devam etti:
"İdlib'de Rusya ile vardığımız ve İran tarafından da desteklenen mutabakat sayesinde, çok büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçtik. Şimdi de gündemimizde Fırat'ın doğusunda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu parçalamak var. Bu meselenin çözümü için diplomatik yolları sonuna kadar zorluyoruz. Ancak, bu yolların ülkemizi oyalama taktiğine dönüşmesi, Sayın Cumhurbaşkanımızın deyimiyle bizi bir kez daha 'kendi göbeğimizi kendimizin kesmesine' mecbur bırakacaktır. Buna ilişkin tüm hazırlıklarımızı da yapmış durumdayız."