Japonya'dan Türkiye'deki sığınmacılara destek
Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, "Japonya'nın sağladığı 14 milyon dolarlık yeni destek paketi, Suriyelileri küresel salgının etkisinden koruma çabalarımıza yardımcı olacak." dedi.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Japonya'nın Türkiye'deki Suriyelilere verdiği desteği memnuniyetle karşıladıklarını belirterek "Japonya'nın sağladığı 14 milyon dolarlık yeni destek paketi, Suriyelileri küresel salgının etkisinden koruma çabalarımıza yardımcı olacak." dedi.
Dışişleri Bakanlığında, Bakan Yardımcısı Kıran, Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Suzuki Kazuhiro ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Türkiye Temsilcisi Philippe Leclerc'in katılımıyla "Japonya Hükümeti'nin Türkiye'deki Sığınmacılar ve Ev Sahibi Topluluklar İçin Kovid-19'a Odaklanan Yeni Desteği" konusunda basın bilgilendirildi.
Türkiye'nin Japonya ile köklü dostluğu ve mükemmel ilişkilerinin olduğunu ifade eden Kıran, iki ülkenin ekonomik iş birliğinin son yıllarda önemli ölçüde geliştiğini söyledi.
Kıran, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında Japonya'yla ilişkilerin güçlü ve sağlam olduğuna bir kez daha şahit olduklarını belirterek "Japonya'nın Türkiye’deki Suriyelilere verdiği değerli desteği memnuniyetle karşılıyoruz." dedi.
Suriye'de çatışmanın başlamasının üzerinden 10 yıl geçtiğini ve durumun büyük bir insani trajedi olma özelliğini koruduğunu kaydeden Kıran, "Suriye'de karşı karşıya olduğumuz insani kriz uluslararası toplumun acilen etkili yanıt vermesini gerektiriyor." diye konuştu .
Kıran, Türkiye'nin ülke içinde ve Suriye'de, yaklaşık 9 milyon Suriyeliye yardım ettiğini hatırlatarak "Türkiye bugüne kadar, ülkemizdeki mültecilerin yaşam koşullarını iyileştirmek için büyük çoğunluğu milli kaynaklarından olmak üzere 40 milyar doların üzerinde harcama yaptı. Hayatlarını korumaya çalışan insanlara kapılarımızı açtık. Bu, bizim için ahlaki ve yasal bir zorunluluktur. Aynı zamanda, insani dış politikamızın bir parçasıdır." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin 4 milyon mülteci ile dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumunda olmasının yanı sıra mültecilerin sosyal ve ekonomik hayata aktif katılımını sağlamak için adımlar attığını aktaran Kıran, bunlara ilişkin detaylara değindi.
Kıran, "Japonya'nın sağladığı 14 milyon dolarlık yeni destek paketi, Suriyelileri küresel salgının etkisinden koruma çabalarımıza yardımcı olacak. Mültecilerin güvenli, rızaya dayalı ve onurlu şekilde geri dönmeleri için gereken koşulların oluşmasına yardım etmek üzere uluslararası toplumun daha fazla çaba sarf etmesine ihtiyaç duyuyoruz." dedi.
Altyapıyı iyileştirme çabalarının iyi bir başlangıç olabileceğini ve Suriye halkına destek vermeye devam edeceklerini vurgulayan Kıran, "Uluslararası toplumdan, bu sorumluluğu paylaşmasını bekliyoruz. Japon hükümetine, dayanışma ve destekleri için bir kez daha teşekkür ediyorum." dedi.
Türkiye'deki mülteciler için 14 milyon dolarlık yardım paketi
Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Suzuki, "Bugün, Japonya hükümetinin, Kovid-19'la mücadele tedbirlerine öncelik vererek özellikle bu yıl Türkiye'deki mülteci durumuna yaklaşık 14 milyon dolarlık yardım paketi sağlamaya karar verdiğini resmi olarak duyuruyorum." dedi.
Suzuki, yardımın amacının yaklaşık 4 milyon mülteciyi ağırlayan
Türkiye'nin karşı karşıya olduğu yükü hafifletmek olduğunu
söyledi.
Yardım paketinde 4 öncelikli alanın olduğunu kaydeden Suzuki, bunların sırasıyla Güneydoğu bölgesi, en büyük şehirler, Suriyeli mülteci kampları ve Doğu sınır bölgesi olduğunu belirtti.
Söz konusu bölgelerden ilk 3'ünün en fazla mülteciye ev sahipliği yaptığını kaydeden Suzuki, "Katkımızın hem mültecilere hem de Türk ev sahibi topluluklara yardımcı olmak için kullanılmasını talep ettik. Buna ek olarak, Uluslararası Göç Örgütünden Türkiye'nin doğu illeri ve İstanbul Havalimanı'ndaki sınır yönetim sistemindeki Kovid-19 ile mücadele tedbirlerini güçlendirmek için projeyi uygulamasını istedik." dedi.
Suzuki, Japonya'nın sığınmacılara ev sahipliği yapan Türkiye'ye yardımının 570 milyon dolara ulaştığını belirterek bunun NATO üyesi olmayan ülkeler arasında açık ara en büyüğü olduğunu söyledi.
Suriye'deki insani krizin 10 yıl önce başladığını ve hala devam ettiğini hatırlatan Suzuki, "Bu nedenle hızlı hareket etme duygumuzun zaman geçtikçe yok olmasına izin vermemeliyiz. Japonya hükümeti, ilgili tüm tarafların Suriye'deki insani durumu iyileştirmede ve BM'nin kolaylaştırdığı siyasi süreci ilerletmede yapıcı bir rol oynayacağını umuyor." diye konuştu.
"Bu insanların bir kısmının yaklaşık 10 yıldır Türkiye'de yaşadığının bilinmesi gerekiyor"
BMMYK Türkiye Temsilcisi Leclerc da dünya çapında zorla yerinden edilen yaklaşık 8 milyon kişinin olduğunu belirterek kurumun yetkisi altındaki sığınmacıların yüzde 85'inin gelişmekte olan komşu ülkeler tarafından ağırlandığını söyledi.
Türkiye'nin 7 yıldır dünyanın en büyük sığınmacı nüfusuna ev sahipliği yaptığını vurgulayan Leclerc, "Suriye krizi 10. yılına girerken, bu insanların bir kısmının yaklaşık 10 yıldır Türkiye'de yaşadığının bilinmesi gerekiyor." dedi.
Leclerc, Türkiye'nin mülteci ve sığınmacıların ihtiyaçlarına cevap verme konusunda ulusal mülkiyeti, liderliği ve finansal yatırımıyla uzun süredir göze çarptığını vurguladı.
Japonya'nın Türkiye'deki mültecilerin ihtiyaçlarına yönelik sağladığı yardımların önemine dikkati çeken Leclerc, "Japonya'nın Türkiye'ye yeni yardımları, Türkiye'deki Birleşmiş Milletlerin hem ulusal sistemlere hem de korunmaya muhtaç kişilere desteğini sürdürmesine yardımcı olurken, salgının etkisini hafifletecek." diye konuştu.
Leclerc, "BMMYK ve BM, mültecilere güçlü ve istikrarlı desteği için Japonya'ya ve yıllar içinde güçlü dayanışma gösteren Türkiye'ye minnettar." dedi.
Ayrıca Leclerc, mülteciler konusunda uluslararası dayanışma ruhu içinde sorumluluğun paylaşılması gerektiğinin de altını çizdi.