Kemal Kılıçdaroğlu: AK Parti'ye oy veren vatandaşlarımızın vicdanına sesleniyorum

Kemal Kılıçdaroğlu, "Bülent Ecevit'in ölümünün 12'nci yılını andık. Onun milliyetçiliği Beş Parmak Dağları'nda yazılıdır. Kimseden özür dilemedi, pazarlık yapmadı. Eğer bugün Ortadoğu'da dram varsa 16 yıldır ülkeyi yönetenlerdendir. Adalet, hak aramanın gereğidir. Bir haksızlığa uğradıysanız, size birinin hakkını teslim etmesi gerekir. Adaleti yıpratırsanız, devleti çökertirsiniz. Adalet devletin temelidir. 'Devletin bütün nehirleri, adalete olan susuzluğu gidermez' diyor ünlü bir düşünür. Adaleti dağıtanların, adaleti yıpratmamaları için hukukun üstünlüğü ilkesiyle karar vermeleri gerekir. Adaleti dağıtan kişi bir güce teslim olmuşsa, adaleti dağıtamaz." açıklamasında bulundu.

"AK Parti'ye oy veren vatandaşlarımızın vicdanına sesleniyorum"

Eren Erdem, yurt dışına kaçacak diye tutukluyorlar. FETÖ ile ilgili kitap yazmış. Tehlikesini dünyaya duyurmuş. Yurtdışı yasağı kalkmışken defalarca yurtdışına gitmiş, gelmiş. Uyuşturucu baronu dışarda, Erdem içerde diyen Kılıçdaroğlu açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı: Adalet bu mu? AK Parti'ye oy veren vatandaşlarımızın vicdanına sesleniyorum. Gizli tanık var. Eren Erdem'e mesaj atmış. 'Beni buldular, senin aleyhinde konuşursam vergi borçlarımı silecekler' diyor. Daha sonra mahkemede, "Aleyhinde ifade vermemi istediler, intiharın eşiğindeydim, psikolojim iyi değildi' diyor. 2 hakim, 'serbest bırakalım' diyor. Diğerleri, 'hayır tutuklayalım' diyor. Berkin Elvan'ın cenazesine katıldı diye bir öğrencimiz tutuklu. Arkasında Trump yok, Merkel yok, FETÖ borsası yok, dayısı yok, akrabası yok. O yüzden içeride. Bunlar adaleti yıpratan olaylardır. Haksız davranışları yapan yargıçların görevden alınması lazım. Hakimlerin kendisine gelmesi lazım. HSK'nın gereğini yapması lazım.

Cemal Kaşıkçı açıklaması

Konsoloslukta öldürülen Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı olayıyla ilgili açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, "Kaşıkçı cinayeti... Adamlar program yaptılar. Katiller uçaklarla geldi, otellere yerleştiler. cinayeti işlediler. Ellerini, kollarını sallayarak ülkelerine döndüler. Katillerin gitmesine niçin izin verildi? Hangi gerekçe ile gitti? Papaz nasıl gittiyse, katiller de öyle gitti. Katiller de gitti, hiç değilse papaz katil değildi. Adamlar ellerini kollarını sallayarak VIP'ten gitti. Bana bu ülkede adalet var diyeceksin ondan sonra. Uluslararası hukukun bize verdiği hakkı bir iktidar neden kullanmaz? Konsolosluğun etrafı sarılır, konsolos gözaltına alınırdı. Dünyada ve geçmişte örnekleri var. Allah konuşturuyor, 'Biz elimizdeki bilgi ve belgelerin kopyalarını Suudilere verdik' diyor. Suudi Arabistan'dan bir siyasi yetkili talimat vermese 15 kamu çalışanı buraya mı gelir? Bu talimatı kim verdi, ben de, sen de biliyorsun. 'Elimizde bilgi ve belgeler var' diyor. Peki kardeşim, sen neden bu katilleri serbest bıraktın? Cumhurbaşkanlığı görevini neden devre dışı tuttun?. Neden bu cinayet için Türkiye seçildi? Niye Türkiye? Hangi gerekçe ile Türkiye? 'Sen, burada gazeteciyi öldür, biz seni buraya sağsalim geri getiririz' dediler. Neden bu." ifadelerini kullandı.

"Et ithalatında AB’de dünya birincisiyiz"

Kılıçdaroğlu, "Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığı birilerin elinde. Tarıma bakın. Tükettiğimiz ne varsa batıdan geliyor. Et ithalatında AB’de dünya birincisiyiz. Sanayi aynı şekilde. Dışardan ham madde gelmezse üretim yapamazsınız. Türkiye, borç tuzağı içinde şu an. Egemen güçlerin talimat verip sonuç aldıkları süreç içindeyiz. Türkiye’nin batının egemen güçleri mi yönetiyor, sarayda oturan zat mı?" dedi.