Macron'un sözde soykırım açıklamasına tepkiler büyüyor

Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un 24 Nisan'ı sözde Ermeni Soykırımı Anma Günü ilan etmesiyle ilgili kararı tepkilerle karşılandı.

Kalın: Macron'un açıklamasını şiddetle kınıyoruz

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Macron'un sözde Ermeni Soykırımı Anma Günü ilanına ilişkin açıklama yaptı.

Sözde Ermeni soykırımı iddiaları hiçbir hukuki temeli olmayan, tarihi gerçeklere aykırı, siyasi bir yalandır. Türkiye açısından hiçbir hükmü yoktur. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın 2005 yılında tarihi gerçeklerin aydınlatılması için yaptığı Ortak Tarih Komisyonu kurulması çağrısından kaçanlar, tarihi olayları manipüle etmeye çalışmaktadırlar.

Hiç kimse Türkiye'yi işlemediği bir suçtan dolayı itham edemez ve tarihimize leke süremez. Ülkesinde siyasi sorunlar yaşayan Sayın Macron'un günü kurtarma gayretiyle tarihi hadiseleri politik malzeme haline getirmesini kınıyor ve reddediyoruz.

AK Parti'den Macron'a tepki

Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un, 1915 yılında Osmanlı Devleti'nde yaşanan olaylar hakkında tarihi ve hukuki dayanaklardan yoksun ve asılsız iddiaları esas alan kararını asla kabul etmiyor ve şiddetle kınıyoruz.

Tarihle yüzleşme iddiasındaki Fransa’nın öncelikle Benin, Burkina Faso, Gabon, Gine, Kamerun, Moritanya, Nijer, Senegal, Tunus ve Çad’da insanlığa karşı işlediği suçlarla yüzleşmesi gerekmektedir.

Siyasi çıkar lobilerini memnun etmek adına, tarihçilerin ve bilim insanlarının diyalog geliştirmesi gereken bir konuda Sn Macron’un attığı bu adım, bizatihi diyaloğu engeller niteliktedir.

Kılıçdaroğlu'ndan Macron'a tepki

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Macron'un, sözde Ermeni soykırımı anma günü ilanına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Macron'un açıklamasını derin bir üzüntü ile karşıladığını ve şiddetle kınadığını belirten Kılıçdaroğlu, 1915 yılında yaşanan ve hem Ermeniler için hem Türkler için büyük bir travma yaratan olayların, iki halkın hafızasında derin yaralar bırakan bir trajedi oluşturduğunu ifade etti.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Bu trajedinin izlerini silmek ve hafızalarda bıraktığı yaraları onarmak, üçüncü ülkelerin bu konuda yersiz ve gereksiz kararlar almaları ile mümkün değildir. Geçmişte yaşanan acı olayların günlük siyasi hesaplara malzeme yapılması, iki toplum arasında yeniden köprü kurulmasına yardımcı olmamaktadır. Yapılması gereken, Türkiye ve Ermenistan halklarının ayrışmasını ortadan kaldıracak adımların atılması ve yeni nesillerin çatışmacı değil, barışçı bir anlayış esasına dayalı biçimde geleceğe bakmalarını sağlamak olmalıdır. Türkiye ve Ermenistan, üçüncü ülkelerin müdahalesi olmaksızın bunu pek ala başarabilecek imkana sahiptirler."