Rıza Sarraf tanık, Hakan Atilla sanık: Davada 5. Gün

ABD'de görülen, İran asıllı Türk iş adamı Rıza Sarraf'ın tanık Hakan Atilla'nın sanık olduğu davanın beşinci gün duruşması sona erdi.

Bugün mahkemede savcılığın sorgusunun ardından, tutuklu olarak yargılanan Mehmet Hakan Atilla’nın avukatlarının Zarrab’ı sorgulamasına geçileceği ifade ediliyor. Gazeteciler arasında 'ejderhalı kadın' olarak bilinen Hakan Atilla'nın avukatı Cathy Fleming Zarrab'ı sorgulayacak.

SAAT SAAT DAVADA YAŞANANLAR:

00.40 

Salonda Türkçe ses kayıtları dinletildi. Yargıç Berman, "Bugünlük bu kadar. İyi ilerleme kaydettik" diyerek bugünkü oturumun sona erdiğini söyledi.

00:00 

Zarrab, çizdiği şemayı jüri üyelerine anlatıyor... 

23:59 

 Duruşma yeniden başladı... Zarrab'ın yeniden şema çizdiği aktarıldı. 

22:38 

Duruşmaya kısa bir ara verildi. Gazeteci Katie Zavadski, aranın ardından Zarrab'ın SWIFT mesajlarını ve ticaret mekanizmasındaki yerinin anlatacağını iddia etti. 

22:26  

Yargıç Berman, çok sayıda maili kayıtlara eklemeden önce Zarrab'dan doğrulama talep ediyor. 

22:06 

ABD'li gazeteci Pete Brush, savunma avukatlarının mektubunda da yer alan, Zarrab'ın Ahad isimli kişiyle gerçekleştirdiği telefon görüşmesinin Zarrab'ın arkadaşı, avukatı ya da danışmanı olabileceğini öne sürdü. 

22:58  

Gazeteci Klasfeld, çok sayıda e-postanın delil dosyasına eklendiğini bunlardan birinin ise 28 Ekim 2014 tarihli bir e-posta olduğunu iddia etti. 

22:38 

Mahkeme salonundaki ABD'li gazetecilerin aktardığına göre, Zarrab, "Türkiye’de serbest bırakıldıktan sonra gıda ticareti yapan şirketin sahibi olarak görünmem doğru değildi" dedi. 

Sarmayeh Exchange isimli firmadan Ali Zadeh isimli şahsın Zarrab'a yönelik maili duruşmada görülüyor.  

ABD'li gazeteci Adam Klasfeld'in iddiasına göre, Zarrab 17 Aralık tarihinden sonra hiçbir Halkbank çalışanına rüşvet vermediğini söyledi.

Klasfeld'in iddiasına göre Zarrab, Türkiye'de serbest bırakıldıktan sonra Ali Fuat isimli bir şahısla görüştüğünü söyledi.

Reuters haber ajansı, Hakan Atilla'nın avukatları tarafından yazılan bir mektuba yer verdi. Yargıç Richard Berman'a yazılan mektupta Atilla'nın avukatlarının, 15 Eylül 2016'da Zarrab ile Ahad isimli bir şahsın telefon görüşmesine yer verildi. Söz konusu telefon görüşmesinde, Zarrab'ın ihtiyaç durumunda hapisten dışarı çıkmak ya da daha az bir ceza almak için yalan söylemeyi Ahad isimli kişiyle konuştuğu aktarıldı. Savunma avukatları tarafından yazılan mektupta, "Zarrab, daha az ceza almak için bir ifade uydurmak konusunda istekli olduğunu ifade ediyor" cümlesi kullanıldı. 

ABD'li gazetecilerin iddiasına göre yargıç ve Zarrab arasında şu şekilde bir diyalog geçti..

Yargıç: "(Serbest kalmak için) herhangi bir ödeme yaptın mı?": "Evet"

Yargıç: "Peki, bu ödemeler rüşvet niteliğinde miydi?": "Kısmen, evet"

Yargıçın "Türkiye'de hiç hapse girdin mi?" sorusuna Zarrab, "Evet efendim, girdim" yanıtını verdi.

Duruşmada solonundaki ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, Zarrab'ın Türkiye'de gözaltına alındığı süreci duruşma salonunda anlatmaya başladığını iddia etti.

Zarrab ile sağ kolu Happani arasındaki bir görüşme mahkeme salonunda dinletildi.

Duruşmada bulunan muhabirlerden ABD'li Pete Brush, Zarrab'ın Pazartesi günü vermeye başladığı ifadelerden, iddia makamının, "Halkbank eski genel müdür yardımcısı Atilla'nın perde arkasındaki düzenleyici olduğu" tezini yerleştirmeyi amaçladığı yorumunda bulundu.

 Yargıç, Zarrab'a "Gerçekte altınları nereye gönderiyordunuz" sorusunu yöneltti. Zarrab ise "Gerçek ticaretin konusu olan bütün altını Birleşik Arap Emirlikleri'ne ihraç ediyorduk" cevabı verdi.

Davada gösterilen bir gümrük beyanı bilgisi delil dosyasına girdi. ABD'li gazeteciler, Zarrab'ın belgedeki alanları tek tek açıkladığını not etti. İddiaya göre, gümrük formunda 'Saramayeh Exchange' isimli bir paravan şirketten bahsediliyor.

Gazeteci Klasfeld, İran merkezli Keshavarzi Bankası'na ilişki bir konunun konuşulduğunu aktardı. 

Zarrab'a altın konusunda dinletilen ses kaydının ardından "İşlemi kapatmak için neden evrak gerekiyordu" sorusu yöneltildi. Gazeteci Klasfeld'in iddiasına göre Zarrab, buna cevaben "Halkbank'taki hesabıma gelen tüm işlemlerin tek tek kapatılması gerekiyordu. Altın ticaretiyle ilgili olan işlemlerin kapatılması için de altın ticaretine ilişkin evrak gerekliydi" dedi.

Duruşmada Atilla ile Zarrab arasında geçtiği ifade edilen bir ses kaydı dinletiliyor. ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, Zarrab'ın ses kaydı hakkında "Atilla ile altın ticareti hakkında konuştuk" ifadesini kullandığını iddia etti. 

ABD'li gazeteci Adam Klasfeld, mahkeme salonunda dinletilen ses kaydının Süleyman Aslan'a verilen rüşvet ile alakalı olduğunu iddia etti. Ses kaydında, Happani'nin "Ne kadar göndereceksin?" sorusuna Zarrab'ın "Bilmiyorum, gıda ve diğerleri için ne gönderdiğimize bakalım. Toplamda onu temel alarak bir şey hesaplayalım ve gönderelim" dediği iddia edildi.

 Zarrap ve Happani arasında geçen bir konuşma mahkeme salonunda konuşuluyor. Daily Beast'ten Katie Zavadski, konuşmada Halkbank'ta gönderilen para konusunun görüşüldüğü belirtildi 

 ABD'li gazeteci Katie Zavadski, mahkemede tartışılan bir konuşma metnine göre, Hakan Atilla'nın Zarrab'ı gıda nakliyelerini 'inanınılır" yapması konusunda uyardığını iddia etti. Zavadski'nin iddiasına göre, Atilla Zarrab'a "Sadece 14 ton taşıyan bir teknenin üzerinde 25 ton taşıyoruz demeyin ya da buna benzer şeyler" dedi.

 ABD'li gazeteci Katie Zavadski, bugünki duruşmada ilk üç günde olmadığı kadar fazla zamanın Hakan Atilla konusuna harcandığı yorumunda bulundu. Zavadski, "Zarrab, Atilla'nın sürece nasıl dâhil olduğunu özetlemeye çalışıyor" ifadesini kullandı. Zavadski, önceki günlerde Atilla'nın adı her geçtiğinde sessizce kafasını salladığını aktardı.

 Duruşmada Zarrab'ın şirketi Volgam Gıda'ya ilişkin konuşuluyor.

 ABD'li gazetecilerin iddiasına göre, Zarrab mahkeme salonunda Halkbank'a ödediği komisyona ilişkin, "Ödediğim en yüksek komisyon oranı yüzde 1" ifadesini kullandı.

 Başka bir konuşmaya ait metin, mahkeme salonunda transkripsiyon olarak kayda geçirildi.

ABD'li gazereci Klasfeld'in iddiasına göre, Zarrab gıda ticareti konusunda iki evrakta hata yapıldığını söyledi. Zarrab, ikinci hatayı buğday sevkiyatında yaptığını söylerken, hatanın buğday menşeine 'Dubai' yazmak olduğunu söyledi. Zarrab, hâkimin "Bu neden hata olsun" sorusuna, "Dubai'de buğday yetiştirilmiyor" cevabını verdi. 

Gazeteci Adam Klasfeld, yargıçın Zarrab'a bir nakliye şirketinin kendilerine rakip olup olmadığını sorduğunu iddia etti. Zarrab, buna 'evet ve hayır' cevabını verdi. Klasfeld'in iddiasına göre Zarrab, "Hayır, rakip değildik çünkü onlar gerçek gıda gönderiyordu ancak bir hiçbir şey göndermiyorduk. Onlarla rakip olduğumuzu söyleme nedenim ise şudur: Çünkü onlar da işlerinde Halkbank'taki İran parasını kullanıyordu. Halkbank'tan çekeceğim ve kullanacağım para miktarını düşürüyorlardı. Halkbank'taki İran parası ne kadar fazla olursa, bu benim için iyiydi." dedi.

ABD'li gazeteci Adam Klasfeld'in iddiasına göre, Zarrab'a "(İran'a giden) Gemilere gıda yüklenirken muayene belgesini almıyorduk" ifadesinden sonra, "Neden almıyordunuz" sorusu yöneltildi. Zarrab ise buna karşılık "Çünkü fiili olarak gıda ve ürün göndermiyorduk. Ortada herhangi bir ürün yoktu" dedi.

Zarrab ile Aslan arasında gıda ticareti konusundaki diyalog takip ediliyor.

Mahkeme salonunda cuma günü de görüşülen, Süleyman Aslan ile Zarrab arasında geçen gıda ticareti konuşması tartışılıyor.

 Zarrab, mahkeme salonuna girdi. Zarrab'ın koyu renk bir blazer ceket ve beyaz tişört giydiği aktarıldı. ABD'li gazeteci Klasfeld, Zarrab'ın doğrudan sorgusuna devam edileceğini söyledi.

ABD'li gazeteci Katie Zavadski, Zarrab'ın 4'üncü gün için yerini aldığını ve Zarrab'ın ifadesinin çarşamba gününe kadar sürebileceğini iddia etti.

İsrail'in hedefindeki yeni ülke belli oldu! Balıkesir'de patlayıcı fabrikasında patlama! Eczanelere 5 litrelik etil alkol sınırlaması İçişleri Bakanı Yerlikaya Suriye'ye dönenlerin sayısını açıkladı Özgür Özel CHP'yi siyasi çıkmaza sürüklüyor Şifreli dil geliştirmişler!