Siyasette belge tartışması
CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun, partisinin grup toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik iddialarda bulunmasının ardından siyasette belge tartışması başladı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 27 Kasım'da gerçekleşen CHP grup toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesine yönelik iddiaları yineledi ve konuya ilişkin belgeler olduğunu öne sürdü.
Kılıçdaroğlu, "1 Ağustos 2011 Man Adası Devleti’nde bir şirket kuruldu. Bu şirkete Türkiye'den para transferleri gerçekleşti. Dekontları da swift mesajları da elimizde" dedi.
Bu açıklamaların ardından siyasilerin gündeminde belge tartışması yer aldı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının ardından hem hükümetten hem de muhalefet partilerinden açıklamalar geldi. Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı konuya ilişkin soruşturma başlatarak, belgeleri talep etti.
İşte CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun iddialarına yönelik siyasilerin açıklamaları:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: 1 Ağustos 2011 tarihinde Man Adası Devleti’nde bir şirket kuruldu. Bu şirkete Türkiye'den para transferleri gerçekleşti. Bunun dekontları elimizde. Belgeleri Fetö'cülerden değil, vatansever bürokratlardan aldım.
Başbakan Binali Yıldırım: Kılıçdaroğlu geçmişte de onlarca asılsız iddiada bulunmuş, ama her seferinde şapa oturmuştur. Kılıçdaroğlu bu çıkışı ile aklı sıra Cumhurbaşkanı'mızın itibarını zedeleyeceğini zannediyor ama çok yanılıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Bu zatın ilk yalan söyleyişi, ilk iftira atışı değil. Daha önce de İsviçre'de param olduğunu söyledi. İspat et dedim edemedi. Millet buna çarkçı Kemal diyor. Madem belgelerin elinde olduğunu söylüyorsun, kürsüden sallamayı bırak. Git savcılığa teslim et.
AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal: Belgeler savcılığa teslim edilmeli. Bazı eylemlerin Türkiye ayağını Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'si oluşturuyor.
Cumhurbaşkanı'mızın ailesi ile ilgili çirkin iftiralarının hakikati ortaya çıkacaktır. Kılıçdaroğlu ve Kılıçdaroğlu'nun siyaset anlayışı siyaset tarihimizin çöplüğünde yerini alacaktır.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ: Bomba elinde patladı; sahtekarlığı, müftericiliği, yalancılığı deşifre olduğu için bu kağıt parçalarını medyaya dağıtmaktan çekiniyor.
Bu, Türkiye'ye karşı bir projenin Türkiye ayağında alınan taşeronluk vazifesidir. Türkiye'de kullanımı en kolay malzeme Kılıçdaroğlu. Uluslararası istihbarat örgütleri Türkiye'de kimi kullanacaklarını çok iyi biliyorlar.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel: Komisyon önergesi kabul edilirse elimizdeki bütün bilgi ve belgeleri gün kapanmadan gruplara bir örneğini ulaştıracağız ve komisyona vereceğiz. Komisyon için evet oyu verirlerse belgeler direk ellerinde.
Aynı anda Bekir Bozdağ diyor ki, 'Bu belgeler sahte'. Peki, Mahir Ünal çıkıp diyor ki, 'Bu belgeleri elde bulundurmak suçtur.' Şimdi bu belgeler sahte ise elde bulundurmanın neresi suç?
Biz belgelerin hava gibi, su gibi, deniz gibi gerçek olduğunu biliyoruz. Bir kumpas çıksa kumpas bize kumpas.
CHP Parti Sözcüsü Bülent Tezcan: TBMM'de araştırma komisyonu kuralım. Bizim savcılıkta işimiz yok. Bu işin savcısı millettir.
Islak imzalı dekontlar elimizde. Varsa cesaretiniz açacağız araştırma önergesini bakalım aklamaya vicdanlarınız yetebilecek mi?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Kılıçdaroğlu'nun belgeleri istismar etmek yerine, derhal ve süratle yargıya intikal ettirmesi en mantıklı, en meşru yoldur.
Araştırma Komisyonu talebi, gerçekçi olmayan beyhude bir beklenti ve belirgin bir kriz temennisidir.
BAŞSAVCILIKTAN SORUŞTURMA
Son olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun belge iddialarına dair soruşturma başlatarak, tüm belgelerin Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesini talep etti.
Siyasette belge tartışması: