Bakan Soylu canlı yayında açıkladı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CNN TÜRK ekranlarında yayınlanan Hakan Çelik'in sunduğu 'Hafta Sonu Özel' programında açıklamalarda bulundu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CNN TÜRK ekranlarında yayınlanan Hakan Çelik'in sunduğu 'Hafta Sonu Özel' programında açıklamalarda bulundu.
Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başları şöyle;
Ben o gün otomobile gitmeye karar vermiştim ama Elazığ'da deprem olunca Cumhurbaşkanımız da oraya gitmenin daha doğru olacağını söyleyince biz Elazığ'a doğru yola çıktık. Çok uzun zamandır Türkiye'nin ertelemek zorunda kaldığı bir hayal. Bizim için de önemli biz İçişleri Bakanlığı olarak, polis, jandarma olarak bu konularda en çok alıcılardan bir tanesiyiz. Biz almak için sabırsızlanıyoruz. Her yıl 5-6 bin civarında bir talebimiz olacak.
Elimizdeki imkanlarımız çok gelişti. Bu yıl 31 bin saat İHA ve SİHA'larımız uçmuş. Sadece İçişleri Bakanlığımıza bağlı 49 İHA ve SİHA'dan bahsediyorum. Ve bu 3 yıllık bir iş. Bunu burada uçuruyoruz, burada teknik kabiliyet elde ediyoruz ve evlatlarımız çocuklarımız bu mühendisliği yapıyorlar. Üretmek önemli bir şey bunu kullanmak da başka bir şey. Karşı karşıya kaldığımız güvenlik güçlerine mukayese sağlıyoruz. Terör örgütünün hareketsizliğini sağlamasıdır. En önemlisi de İHA ve SİHA'larla yaptığımız operasyonlarda hiç şehit vermedik.,
''Piyasa değeri 15 milyar lira''
2018 ve 2019'da yaklaşık 600 telsizlerini ele geçirdik, 2700 barınak ve sığınaklarını yok ettik. Sadece bu yıl tonlarca gıda malzemesi ele geçirdik. Narko terör kapsamında bu yıl 43 milyon kök kenevir yakaladık. Bunun piyasa değeri 15 milyar liradır. Bütün bunların sağlanmasındaki etkiyi ortaya koyan tabi ki bu teknolojidir.
Bir taraftan narkotik, bir taraftan sigara kaçakçılığı ve insan kaçakçılığı bunların her biri terör örgütünün finansal ayağı olarak görmek lazım. Bu sene Narkotikte etkin bir sonuç oldu.
Yurt içi terörist mevcudu 500-550 aralığında. 8-9 binin üzerinde 15 binin üzerinde olduğu zaman dilimleri var. Tunceli'de Aliboğazında bin 500 ie 2 bin arasında teröristi eğitiyorlardı. Bu tabi katılımları da ciddi şekilde etkiliyor. Çözüm sürecini istismar edip tüm dünyaya Türkiye'ye bir teminat verdikten sonra arkadan dolanıp terör örgütünü kuvvetlendirmeye çalışan bir anlayış ortaya koyuyorlar. Hem 15 Temmuz hem de çukur barikat olaylarından sonra Türkiye yepyeni bir güvenlik konseptine döndü. Sürekli operasyon yapıyoruz. Kendimize ait Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu yeni bir mantık gelişti. Şuanda bizim büyün İHA'larımızda bütün uçaklarımızda terör örgütünün son 40 yıldır adım attığı kırsaldaki bütün yerler kayıt altındadır. Bu yıl Türkiye içine gelen terörist sayısı toplam 260 civarı.
''Bu çocuklar yaklaşık 1 ay sonra dönmek istiyor''
Bu yıl ailelerle birlikte ikna yöntemleriyle 268 kişiyi getirdik. Dağlara mektuplar atıyoruz. Büyüdükleri memleketlerde bayramların nasıl geçtiğini anlatıyoruz. Annelerinin kendileri için yaptığı yemekleri anlatıyoruz. Devlet o özlemi ve o hayatı anlatmaya çalışıyor. Bu topyekün bir mücadeledir. Diyarbakır Anneleri'nden İkram anne vardı. Evladını orada otururken kaybetti ama her yeri Türk bayraklarıyla süsledi. Bu geldiğimiz noktanın en önemli fotoğrafıdır. Ailelerin örgütteki çocuklarla teması olabiliyor. Çocuklar dönem dönem aileleri arıyorlar. Özellikle kızlar. Bunları kandırıyorlar kaçırıyorlar ve orada başka bir şey öneriyorlar. Bu çocuklar yaklaşık 1 ay sonra dönmek istiyor. Çünkü terör örgütü maalesef aynı zamanda sapkın bir örgüt. Orada Duran Kalkan diye biri var. Hedefi genç kızlardır. Şimdi bütün bu yapıların içerisinde bu çocuklar 1 aydan sonra kaçma girişiminde bulundukları zamanda nelerle karşılaştıklarını ifade ediyorlar.