Hipotermi nedir, nasıl anlaşılır? Hipotermi durumunda ne yapılır?

Normal seyreden vücut ısısının bir anda düşmesi ile ortaya çıkan hipoterminin neden olur, nasıl anlaşılır? Hipotermi durumunda ne yapılmalı? Tüm detaylar haberimizde.

Dikkate alınmayan konulardan biri vücut ısısının düşmesi (hipotermi) ve donma. Şehir hayatında bu konu çok gündeme gelmesede kırsal kesimde, açık arazide çalışanlarda, evsizlerde, yaşlı ve çocuklarda hipotermi önemli bir konu.

Hipotermi nedir?

Hipotermi, 37 °C olan normal vücut sıcaklığının, 35 °C'nin altına düşmesi halinde meydana gelen rahatsızlık. Genellikle yağmur, rüzgâr, kar veya soğuk suya maruz kalma gibi faktörler tarafından tetiklenir. İnsan vücudu bulunduğu ortamla ısı alışverişine girer ve bu alışverişten ortamın ısısına göre etkilenir.

Hipotermi neden olur?

Hipoterminin en sık görülen nedeni çevresel etkenler yüzünden soğuğa maruz kalmak.  En ciddi hipotermi nedeniyle soğuk suyla temas ve suya batmak. Çünkü suda ısı kaybı havaya göre otuz kat daha fazla olur.

Hipotermi nasıl anlaşılır?

Erken Hipotermi: Vücut ısısı 37-35 derece arasında olur. Belirtileri titreme kol ve bacaklarda soğukluk, el ve ayaklarda morarma ve çarpıntı.

Hafif Hipotermi: Vücut ısısı 35-32,2 derece arasında. Belirtileri bilinç bulanıklığı, çevrenin farkına varamama ( zamanı- mekanı- kişileri karıştırma veya tanıyamama), soluk alışverişinin hızlanması.

Orta Hipotermi: Vücut ısısı 32,2-28 derece arasında. Bilinç iyice bulanır ve uyku haline geçilir. Kalp ritm bozuklukları başlar.

Ağır Hipotermi: Vücut ısısı 28 derece altındadır. Kişi koma haline geçer. Refleksler tamamen kaybolur. Kalp çalışması iyice bozulur, kalp ve solunum durması meydana gelir.

Donma:  Vücut ısısının 27 derecenin altında olur. Ağır hipotermi başlığı altında değerlendirilebilir. El, ayak, burun gibi bölgesel ısı düşüklüğüne ise Frostbite denir. Dokular donup sertleşerek beyaz, sarı-beyaz veya mavi beyaz renge döner.

Hipotermi durumunda ne yapılır?

-Vücut ısısının düşmesi sonucu oluşan hipotermiye giren birine yapılacak ilk yardım, vücudun ısı kaybını durdurmak olmalıdır. Bunun için de; tırmanış ya da yürüyüşe son verilmeli ve rüzgarın windchill etkisinden korunmak için eğer yanımızda varsa çadır kurulmalı ve hasta çadıra alınmalıdır. Eğer çadır yoksa, bir mağaraya veya bir kayanın rüzgar altı tarafına girilerek rüzgarın etkisi azaltılmalıdır.

-Bir sonraki aşama ise, hastanın kıyafetleri ıslak ise hemen kuru kıyafetler ile değiştirmek olmalıdır. Eğer giydirebileceğimiz bir kuru kıyafet yoksa,  ıslak elbiselerin suyu iyice sıkılarak tekrar giydirilmelidir. Tüm bu çabalar esnasında hasta hareket ettirilerek vücut ısısının daha da düşmesine engel olmalıdır.

-Eğer çadır kurduysak, yanımızda uyku tulumu da var demektir, hasta hemen uyku tulumu içine alınmalı ve eğer varsa el /ayak ısıtıcıları ile ısınmasına yardımcı olmalıdır. Eğer çadır yok ise ve bir mağara ya da kaya arkasına sığınmışsak hemen bir ateş yakılmalıdır. Varsa hasta termal battaniye ile sarılmalıdır. Vücudun en fazla ısı kaybının olduğu bölgeler, erojen bölgeler dediğimiz boyun, göğüs ve kasık bölgeleridir. Bu bölgelere gerekirse ilave koruma yapılır.

-Vücudun ısısını dengeleme çabası büyük enerji gerektirir ve bu nedenle hipotermiye girmiş bir hastanın kan şekeri azalır. O nedenle ılık şekerli içecekler ve karbonhidrat ile kan şekerinin yükselmesi sağlanmalıdır. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus, bilincini kaybetmiş hastaya bir şey yedirmemektir.

-Hipoterminin daha ileri aşamalarına geçmiş (titremesi durmuş, bilinç kaybı yaşayan) hastalara, dışarıdan masaj ve ya sıcak su ile ısıtma uygulanmaz. Bu takdirde kılcal damarlara hücum eden kan, hayati organlardaki kan kaybı nedeni ile hastayı öldürebilir. Bu tip hastaların kendi vücut  ısıları ile ısınmaları sağlanmalıdır. Hipoterminin daha hafif aşamalarında el ve ayak masajı ve ısıtma yapılabilir. Daha ileri vakalarda solunum durabilir. Bu takdirde hastaya suni solunum yaptırılmalıdır. Hastaya ısıtır düşüncesi ile asla alkol verilmemelidir.