Cemal Kaşıkçı meselesi nedir, nasıl öldü, neden öldürüldü, hangi ülke vatandaşı, kimdir?

Cemal kaşıkçı kimdir?

Cemal Kaşıkçı 13 Ekim 1958'de Suudi Arabistan'ın Medine kentinde dünyaya geldi. 1985 yılında ABD'deki Indiana State University'den mezun olan Kaşıkçı, sonrasında ülkesine dönerek gazetecilik yapmaya başladı.

1991 - 1999 yılları arasında Al Madina gazetesinin yazı işleri müdürlüğü ve genel yayın yönetmenliği vekilliği yapan Kaşıkçı, bu süreçte Afganistan gibi ülkelerden haberler geçti, 1987-95 yılları arasında eski El Kaide lideri Usame bin Ladin ile Afganistan ve Sudan'da söyleşiler yaptı.

Daha sonra İngilizce yayın yapan Arab News'in başında dört yıl çalışan Kaşıkçı, buradan geçtiği Al Watan'ın yazı işleri müdürlüğünde 52 gün görev yapabildi, gazetede ülkedeki dini yapıyı eleştiren yazıların çıkması üzerine görevden alındı.

Bunun üzerine ülkeyi terk eden Kaşıkçı, İngiltere ve ABD'de Suudi Arabistan Büyükelçiliği yapan Prens Türki al Faysal'ın danışmanlığına getirildi. 2008 yılında tekrardan Al Watan'ın yazı işleri müdürlüğüne getirildi ve 2010 yılında gazetede yayınlanan eleştirel yazılar nedeniyle bir kere daha görevden alındı.

Suudi gazeteci, radikal İslam'ın önüne geçebilmek için ülkedeki din eğitiminin gözden geçirilmesi gerektiğini, din eğitiminin yalnızca dini okullarda verilmesini, çocuklara bir dinin empoze edilmemesi gerektiğini savunuyordu.

Suudi Arabistan'da Selefi mezhebinin temelini oluşturan din adamlarından İbn Teymiye'nin görüşlerine bu kadar itibar edilmemesi gerektiğini söylüyordu. Yazı işleri müdürlüğünü yaptığı dönemde Al Watan'da da ülkedeki radikal İslamcılığı eleştiren yazılar ve karikatürler yayınlanması, ülkedeki ulemanın en çok tepkisini çeken konular arasındaydı. Kaşıkçı'nın görevine son verilmeden önce kıdemli bir din adamı, gazetenin alınmasının günah olduğunu söyleyen bir fetva yayınlamıştı.

Cemal Kaşıkçı ne tür yazılar yazıyordu?

Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı ülkesinde görev yaptığı süre zarfında Suudi Arabistan yönetimini ve politikalarını eleştiren sert yazılar kaleme almasıyla tanınıyordu. Kaşıkçı Alman dergisi Der Spiegel’e verdiği mülakatta S.Arabistan yönetimi için, “Bu yöntem işe yaramaz. Yarın halka 100 trilyon dolar dağıtılsa yine herkesi mutlu edemezsiniz. Petrol bittiğinde ne olacak?” ifadelerini kullanmıştı.

Cemal Kaşıkçı Suud yönetimini bir başka yazısından reform yapmamakla eleştirirken açıklamasının devamında şu ifadeleri kullanmıştı: Herkes çağdaşlığı istiyor ama kimse bunun yan etkileriyle yüzleşmeye yanaşmıyor. Bir gün diğer uluslar gibi bu ulus da reform yapacak. Bizim de özgürlük, şeffaflık, hukukun üstünlüğü, seçilmiş bir başbakan ve gerçek bir parlamentoya ihtiyacımız var.

Trump karşıtlığıyla da biliniyordu

Cemal Kaşıkçı sadece Sudi Arabistan yönetimi değil, ABD Başkanı Donald Trump’ı da eleştirmesiyle sık sık gündeme gelmişti. Kaşıkçı Trump’ın Suriye politikası gereği Esad’ı desteklemesi ve İran karşıtı olmasının bir çelişki olduğunu ifade eden bir yazı kaleme almıştı. Bu yazısının ardından ülkesinde kendisine gazete, televizyon ve konferans yasağı getirildi.

Suudi Arabistan’dan Eylül 2017’de ayrılan Cemal Kaşıkçı ABD'de yaşamaya ve Washington Post gazetesinde köşe yazmaya başladı

Cemal Kaşıkçı ülkesinden ayrılmadan önce kaleme aldığı yazısında arkadaşlarının tutuklandığını buna kendisinin ses çıkaramadığını ve ailesiyle ilgili endişelerinin olduğunu ifade etmişti.

Birkaç yıl önce bazı arkadaşlarım gözaltına alındığında çok acı çektim. Hiçbir şey söylemedim. İşimi veya özgürlüğümü kaybetmek istemiyordum. Ailemden endişe ediyordum. Şimdi farklı tercihlerde bulundum.

Evimi, ailemi ve işimi arkamda bırakmam gerekti ama düşüncelerimi söylüyorum. Aksini yapmak cezaevlerinde çürüyen insanlara haksızlık olurdu. Pek çok kişinin konuşamadığı bir dönemde konuşabiliyorum.

Suudi Arabistan’da 2017 yılında yolsuzluğa karıştığı iddia edilen ve çok sayıda prensin gözaltına alınmasına ilişkin Cemal Kaşıkçı, “Muhammed bin Salman adaleti kendi istediği gibi uyguluyor. Hafif eleştirilere bile tamamen toleranssız.” eleştirisinde bulunmuştu.

Bu operasyonda gazeteci Cemal Kaşıkçı’ya yakın olduğu bilinen Prens el Velid bin Talal da gözaltına alınmıştı. 3 ay tutuklu bulunan prens Ocak 2018’de serbest bırakılmıştı. Bazı kaynaklarda yer alan bilgilere göre; operasyon sırasında Cemal Kaşıkçı'nın ülkesinde yakalanması halinde gözaltına alınanlar arasında olabileceği iddia edildi.

Suudi Arabistan yönetimi karşıtlığıyla bilinen Cemal Kaşıkçı Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın ‘2030 vizyonu’na köşesinden destek vermiştir.

Bin Ladin – Kaşıkçı ilişkisi

Yazılarında ‘Radikal İslam’ karşıtı olduğunu vurgulayan Cemal Kaşıkçı 1987-95 yılları arasında eski El Kaide lideri Usame bin Ladin ile Afganistan ve Sudan'da söyleşiler yaptı. Ayrıca Cemal Kaşıkçı’nın 2011 yılında ABD özel kuvvetleri tarafından düzenlenen operasyonla öldürülen Ladin’le ilgili şu tweeti atması dikkat çekti: Az önce sana üzüntüden çöktüm ağladım. Öfke ve şehvete teslim olmadan önce Afganistan’da cesur ve güzeldin.

Müslüman Kardeşler – Cemal Kaşıkçı ilişkisi

Cemal Kaşıkçı’nın yakın arkadaşı Halit Safuri “Kraliyetle temel düşünce ayrılıklarının başında gelen neden Mısır'da Müslüman Kardeşler iktidarına karşı yapılan askeri darbeyi desteklememesi” olduğunu iddia etti. Kaşıkçı da Müslüman Kardeşler’le ilgili şu tweeti atmıştı: Özgürlük hakkında tweet atın MK üyesi oluyorsunuz. İnsan hakları hakkında tweet atın MK destekçisi ilan ediliyorsunuz. Gazze, Suriye üzerine bir söz söylediğinizde de aynısı.

Müslüman Kardeşler Suudi Arabistan'da terör örgütleri listesinde yer alıyor.

Cemal Kaşıkçı neden eşinden boşandı?

Cemal Kaşıkçı ve eşinin boşanmasıyla ilgili ortaya atılan bazı iddiaları ise şöyle:

1) Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'daki eşi, muhalif gazeteciyi hükümetle arasının açılması nedeniyle boşadı.

2)Kaşıkçı'nın eşinin kraliyet sarayında çalıştığı ve bu yüzden Cemal Kaşıkçı'yı boşadığı iddia edilenler arasında.

Cemal Kaşıkçı konsolosluğa neden gitti?

Kayıp Gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Türk yetkililerin Hatice Cengiz'le evlenmesine izin vermesi için boşandığını gösteren bir belgeyi almak için konsolosluğa gittiği biliniyor. Konsolosluğa girdikten sonra bir daha kendisinden haber alınamamasının ardından konuşan uzmanlar bu belgeleri alması için konsolosluğa gitmesine gerek olmadığı posta yoluyla ya da mail üzerinden de temin edilebileceğini açıklamıştı.

Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluğa girmeden önce nişanlısı Hatice Cengiz’e kendisinden haber alınamaması halinde araması için AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay ve Türk Arap Medya Derneği’nin numaralarını verdiği ortaya çıktı.

Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz kimdir?

Hatice Cengiz, kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın evlenmek üzere olduğu nişanlısıdır. Türkiye'de 2013 yılında İlahiyat Fakültesi'ni bitirdi. 2014 yılında İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi'nde eğitimine devam etti ve 2017 yılında mezun oldu. Orta Doğu üzerinde araştırmalar yapmaya başladı. Umman Sultanlığı konusunda akademik çalışma yapmıştır. Arapça ve İngilizce bilmektedir.

Cemal Kaşıkçı'nın son röportajı

Kaşıkçı son röportajında "Suudi Arabistan'da büyük bir değişim yaşanıyor. Bu daha önce hiç görmediğimiz bir şey. Eleştiri yapan gazeteciler tutuklanıyor. Tutuklananlar muhalif bile değil. Bu olaylar insanları korkutuyor." ifadelerini kullanmıştı.

Cemal Kaşıkçı öldürüldü mü?

Cemal Kaşıkçı'nın konsoloslukta başına bir şey geleceğini önceden sezdiği için kolundaki akıllı saat Apple Watch'ın ses kayıt özelliğini aktif hale getirdiği iddia ediliyor. 

1) "Cep telefonu ile senkronize olan saate kaydedilen dosya aynı zamanda telefona ve Icloud (Apple Bulut Server) depolama alanına da kaydedildi. Cemal Kaşıkçı'yı öldüren Suudi infaz timinin bütün konuşmaları bu dosyaya kaydedildi. Kaşıkçı öldükten sonra saatin kayıt yaptığını anlayan Suudi infaz timindeki istihbaratçılar önce şifre denemeleri yaparak Apple Watch'ı açmaya çalıştı. Bunu başaramayınca Kaşıkçı'nın parmak izini kullanarak saate giriş yapıp bazı dosyaları silmeye çalıştılar. Edinilen bilgilere göre Suudi istihbaratçılar bazı dosyaları silmeyi de başardı. Ancak dosyaların tamamını silemedi. Kaşıkçı'nın telefonuna kaydedilen ses dosyası soruşturmayı yürüten güvenlik birimleri tarafından nişanlısındaki telefonda bulundu."

2) Türk Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı, "Ses kaydı dışında bildiğim çok delil var. Konsolosun evini boyaması, güvenlik şirketinden gelen malumatlar. Kameraların o gün çalışmadığı yönünde bir açıklama vardı. Ama o güvenlik hizmetini veren Türk şirketi, “Kamerada hiçbir zaman kesinti olmayacak” diye garanti veriyor. Şirket ayrıca, “Bizden kaynaklanması imkânsız, bunu araştırıp sebebini ortaya koyabiliriz. Hatta bizim kayıtlarımız var. Kapalı olduğunda bile orada bir şekilde yedekleniyor.

3) Bir başka iddia ise Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluğa geldiği gün Türk çalışanlarına izin verildiği ve bazı odaların kilitlerinin değiştirildiği yönünde.

Cemal Kaşık olayında adı geçen 15 kişilik timin kimlikleri açıklandı

2 Ekim'de Cemal Kaşıkçı ile konsolosluğa giren 15 kişi bir grup tespit edildi.  HZ SK1 ve HZ SK2 kuyruk numaralı iki ayrı Gulfstream IV tipi özel jetle Riyad'dan kalkıp Atatürk Havalimanı'na inen kişiler şunlar:

1- Meshal Saad M Albostani (1987 doğumlu): Saat 01:45'te pasaport noktasından geçti. Wyndham Grand Hotel'de kaldı. Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle 21:46'da pasaporttan çıkış yaptı.

2- Salah Muhammed A Tubaigy (1971 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na 2 Ekim'de 03:38'de Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle geldi. Mövenpick Hotel'de kaldı. Saat 20:29'da yine özel jetle çıkış yaptı.

3- Naif Hassan S. Alarifi (1986 doğumlu): Tarifeli uçakla geldi, saat 16:12'de pasaporttan geçiş yaptı. Wyndham Grand Hotel'de kaldı. Saat 21:45'te Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle dönmek üzere çıkış yaptı.

4- Muhammed Saad H. Alzahrani (1988 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na tarifeli uçakla geldi, saat 16:29'da pasaporttan geçiş yaptı. Wyndham Grand Hotel'de kaldı. Saat 21:44'te yine Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle dönmek üzere pasaporttan çıkış yaptı.

5- Mansur Othman M. Abahüseyin (1972 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na tarifeli uçakla geldi, saat 16:13'te pasaporttan giriş yaptı. Wyndham Grand Hotel'de kaldı. Saat 21:45'te pasaporttan çıkış yaptı.

6- Halid Aedh G. Altaibi (1988 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na tarifeli uçakla geldi, saat 01:44'te pasaporttan giriş yaptı. Wyndham Grand Hotel'de kaldı. 20:28'de pasaporttan çıkış yaptı.

7- Abdulaziz Muhammed M. Alhawsawi (1987 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na tarifeli uçakla geldi, saat 01:43'te pasaporttan giriş yaptı. Wyndham Grand Hotel'de kaldı. Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle dönmek saat 20:28'de pasaporttan çıkış yaptı.

8- Waleed Abdullah M. Alsehri (1980 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle geldi, saat 03:41'de giriş yaptı. Mövenpick Hotel'de kaldı. Yine özel jetle dönmek üzere saat 17:44'te çıkış yaptı.

9- Türki Müşerref M. Alsehri (1982 doğumlu): Özel jetle geldi, saat 03:39'da pasaporttan giriş yaptı. Mövenpick Hotel'de kaldı. Yine özel jetle dönmek üzere saat 17:44'te çıkış yaptı.

10- Thaar Ghaleb T. Alharbi (1979 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle geldi, saat 03:41'de giriş yaptı. Mövenpick Hotel'de kaldı. Saat 17:44'te özel jetle döndü.

11 - Maher Abdulaziz M. Mutreb (1971 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na özel jetle geldi, saat 03:38'de pasaporttan giriş yaptı. Mövenpick Hotel'de kaldı. 17:49'da çıkış yaptı.

12- Fahad Shabib A. Albalawi (1985 doğumlu): Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle geldi. Mövenpick Hotel'de kaldı. Yine özel jetle dönmek üzere saat 17:46'da çıkış yaptı.

13- Badr Lafi M. Alotaibi (1973 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle geldi, saat 03:41'de pasaporttan giriş yaptı. Mövenpick Hotel'de kaldı. Yine özel jetle dönmek üzere saat 17:44'te çıkış yaptı.

14- Mustafa Muhammed M. Almadani (1961 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle geldi, saat 03:41'de pasaporttan giriş yaptı. Mövenpick Hotel'de kaldı. Tarifeli uçakla gitmek üzere saat 00:18'de çıkış yaptı.

15- Saif Saad Q Alqahtani (1973 doğumlu): Atatürk Havalimanı'na Sky Prime Aviation adlı şirkete ait özel jetle geldi, pasaporttan saat 03:41'de giriş yaptı. Mövenpick Hotel'de kaldı. Tarifeli uçakla gitmek üzere saat 00:20'de pasaporttan çıkış yaptı.

Kaşıkçı öldürüldüyse cesedine ne oldu?

Kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın 15 kişilik 'Suikast Timi' tarafından öldürükdükten sonra parçalara ayrılarak konsolosluktan çıkarıldığı iddia ediliyor. Bir başka iddia ise cesetin asitle eritildiği yönünde. 

Konsolosluğa giren ekibin içinde adli tıpçılar, iyi silah kullanan insanlar ve Muhammed bin Selman’ın korumalarının var olduğu iddia edildi.

Ve kaybolduğu günden bugüne yaşananlar

2 Ekim'den beri haber alınamıyor

Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu’na resmi evrak işlemleri için giden gazeteci Cemal Kaşıkçı’dan 2 Ekim'den itibaren haber alınamamasına ilişkin olarak Suudi Büyükelçi, Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı.

Suudi Arabistan'dan resmi açıklama geldi

Resmi işlemler için Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'na gitmesinin ardından kaybolan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı için, konsolosluk yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu'nun kaybolma şartlarına ilişkin gerçeklerin ortaya çıkarılması için kardeş yerel Türk yetkili mercileri ile koordinasyon ve takip içerisinde olduğunu bildirdiği belirtildi. 

Washington Post Kaşıkçı'ya ait köşeyi boş bıraktı

Boş bırakılan köşede, editörlük notu düşülerek kaleme alınan metinde, "Cemal Kaşıkçı, Washington Post Küresel Fikirler için köşe yazıları kaleme alan bir yazar ve Suudi bir gazetecidir. Şu an boş olan alanda, Kaşıkçının kelimeleri yer almalıydı. Ancak, Salı günü öğleden sonra, rutin bir konsolosluk işlemi için gittiği İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'na girdiğinden beri kendisinden haber alamadık" açıklamasına yer verildi.

"Bilgi sahibi değiliz, araştırıyoruz"

Kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgili Dışişleri Bakanlığı'na açıklamalarda bulunan Suudi Arabistan Büyükelçisi: Bilgi sahibi değiliz, araştırıyoruz. Bilgi elde edersek sizlere aktaracağız.

“Konuyu takip ediyoruz”

Bakanlar kurulu ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, kayıp gazeteci için şu açıklamaları yapmıştı: Adı geçen kişinin nişanlısı da ilgili birimlerimize ulaştı, bir nikah işlemleri için kendisinin oraya gittiği bize ifade edildi. Saat 13.00 civarında girdiği ve bir daha kendisinden haber alınamadığı, ilgili birimlerimiz ve emniyet birimlerimiz konuyu takip ediyorlar. Bize ulaşan bilgi, şu an itibariyle bu Suud vatandaşı olan kişi halen Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğunda. Konuyu yakından takip etmeye devam edeceğiz. Böyle bir olayın bir kere uluslararası hukuk boyutu var, Türkiye Cumhuriyeti hukuku boyutu var, insani boyutu var. Bütün yönleri ile bunu değerlendirmek durumundayız. Umarım bu iş suhuletle çözülür

“Cemal’den haber alınamaması Türk ve dünya medyasında derin bir endişe yaratmıştır”

Türk Arap Medya Derneği'nden yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verilmişti: Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın bugün saat 13.00 sularında girmiş olduğu Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu binasından henüz çıkamamış olmasını endişe ile izliyoruz. Özgür bir Suudi vatandaşı olarak ayak bastığı İstanbul'da bir süreden beridir bulunan Kaşıkçı'dan henüz bir haber alınamaması, Suudi Arabistan'da son dönemde gelişen insan hakları ihlalleri çerçevesinde Türk ve dünya medyasında derin bir endişe yaratmıştır. Türk Arap Medya Derneği olarak Suudi Arabistan Krallığı makamlarından Cemal Kaşıkçı'nın durumuyla ilgili acil bir açıklamayı beklemekle birlikte, İstanbul Suudi Başkonsolosluğu binasından özgürce çıkması ve Washington Post'ta yazdığı yazılarına dönmesini acilen bekliyoruz.

“Türkiye’ye izin vermeye hazırız”

Kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı için bir açıklama da Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’dan geldi. Selman, “Türkiye'nin İstanbul başkonsolosluğumuzu aramasına izin vermeye hazırız." İfadelerini kullandı.  

Savcılık soruşturma başlattı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu, başkonsolosluk binasına girdikten sonra kendisinden haber alınamadığı iddia edilen Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgili soruşturma başlattı.

“Hiç kimse Türkiye’de insanın kaybolması gibi bir eyleme imza atamaz”

AK Parti’nin Kızılcahamam kampında gazetecilerin sorularını yanıtlayan AK Parti Sözcüsü Çelik kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı’yla ilgili olarak şunları söyledi: Kayıp gazetecinin durumunun, akıbetinin ne olduğu, onun sorumlusunun kim olduğu ortaya çıkarılacaktır. Türkiye Cumhuriyeti emin bir devlettir. Hiç kimse Türkiye'de bu şekilde bir insanın kaybolması gibi bir eyleme, işleme imza atamaz. Başsavcılık soruşturmasını yürütüyor.

Kaşıkçı girdiği konsolosluktan bir daha çıkmadı

Emniyetten yapılan açıklamada, Kaşıkçı, evlilik işlemleri için 2 Ekim Salı günü saat 13.12'de Suudi Arabistan Başkonsolosluğundaki randevusuna gitti ve bir daha dışarı çıkmadı. Kaşıkçı'nın başkonsolosluğa girdiği saatle, nişanlısının kendisinden haber alamadığını bildirdiği süre arasındaki, Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna yapılan tüm giriş çıkışlar, emniyet tarafından inceleniyor.

"Türkiye'de bu tip operasyonlar yapamayacaklarına dair güven duyuyordu"

Yasin Aktay, "Bir ay kadar önce görüşmüştük. Bana, Suud vatandaşlarına yönelik yapılabilecek operasyonlardan endişelerinden bahsetmişti. Türkiye'de yapılamayacağına dair ifadeleri olmuştu. Türkiye'de bu tip operasyonlar yapamayacaklarına dair güven duyuyordu. Kendisiyle ilgili böyle bir durum olduğunu tam olarak ifade etmemişti. Ben de kendisine yardımcı olabileceği yönünde ifadem olmuştu." dedi.

“Bütün tedbirlerin de alındığını biliyorum”

Kayıp Suud Gazeteci Cemal Kaşıkçı’yla ilgi açıklamalarda bulunan “AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay'dan Çok vahim bir durum. Acı bir durum. İnsanların neye güvenecekleri açısından zor bir durum. Tüm gelenekleri yok eden, darbe vuran bir durum. Randevuyla gidiyor. 2 saat öncesinden konsolosluğa haber veriyor. Saat 13.00'te geliyorum diye bilgi veriyor. Randevulaşıyorlar. Saat 13.00'te evrağın hazır diye bekliyor. O saatte de 2 uçak dolusu insan geliyor ve aynı saatlerde konsoloslukta bulunuyor. Bana 16.40 civarı haber veriliyor. 3 saat 40 dakika sonra ilk haber alanın ben olduğumu anlıyorum. Ben gerekli yetkililere haber veriyorum. Bütün tedbirlerin de alındığını biliyorum.” dedi.

“Belli ki 13.00 ile 16.40 arasında bir şey yapılmış olacak”

Aktay açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı: İlk aldığım yanıt çok vahim. Girip çıkmaması olağanüstü bir durum. Orası bir konsolosluk, diplomatik bir merkez. Cemal Kaşıkçı bilinmeyen bir insan değil. Dünya çapında bir insan. Türkiye'de de tanınan bir insan. Benim de şahsi bir dostluğum var. Suudi Arabistan'ın en entelektüel insanı olarak biliniyor. Onu herkes tanıyordu. Görüşleri ilgiyle izlenmesi gereken bir insan. Kendisine bir şey yapılmayacağı güvenle gitmiş oldu. Türk emniyeti, istihbaratı hiçbir şey kaçmaz ondan. Eğer bir operasyon o saatten sonra yapılmış olsaydı kesinlikle yapılamazdı. Belli ki 13.00 ile 16.40 arasında bir şey yapılmış olacak."

“Cemal Kaşıkçı öldürüldü, birkaç yerden teyit ettik”

Türk - Arap Medyası Derneği Başkanı Turan Kışlakçı, "Dünya basınının başı sağolsun dün bize ulaşan bilgi Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğü yönündeydi. Teyit ettirdik bunu birkaç yerden. Bize başınız sağolsun hazırlıklarınızı yapın cenaze ile ilgili dendi. Biz de cenaze ile ilgili hazırlıklarımızı yaptık. Şu anda bütün o delillerin açıklanmasını bekliyoruz. Barbarca, vahçice işlenmiş bir eylem olarak kabul ediyoruz bunu. Detayları ortaya çıktıkça hüzünleniyoruz. Dünya medyasının başı sağolsun. Kelimelerle ifade edilemeyecek bir durum. Biz bu eylemleri DEAŞ'ın yaptığını düşünüyorduk. Hatta DEAŞ bu zihniyetin ürünü olarak ortaya çıktı. Bir gazeteci hiç birşey yapmamış sadece Yemen'deki, Suriye'ki, Ortadoğu'daki yanlış eylemlerinizden dolayı sizi eleştiren birisini vahşice, barbarca katlediyorsunuz kabul edilebilir birşey değil. Biz bu işin sonunu bırakmayacağız. Dünya medyası olarak ve aynı zamanda dünyanın bütün hukukçuları ve dünya vicdanı buna tepki gösterecektir. Kendisi aynı zamanda Amerikan vatandaşıydı bunu hem Amerika'da hem Avrupa'da hem Türkiye'de takipçisi olacağız bütün devletlerin buna tavır koymasını bekliyoruz" açıklamasında bulundu.

"Hala yaşadığına dair umudum var"

Cemal Kaşıçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz Hala, "Yaşadığına dair umudum var. Kesin açıklamayı bekliyorum. Mesele ülkeler ve devletlerin alanına girdi. Bu nedenle açıklama yapmayı uygun görmüyorum. Mesele çok hassas, şu ara sessiz kalmak benim için daha iyi. Türk yetkililerin durumu yakından takip ederken yaptıkları çalışmalara tanıklık ettim. Türk hükümet yetkililerinin (bu konuyu çözme anlamında) yeteneklerinden eminim. Şu anda da Başkan Trump ve eşi Melania Trump'tan, Cemal'in ortadan kaybolması konusunu aydınlatmaya yardımcı olmalarını rica ediyorum." dedi.

Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluğa girdiği anın görüntüleri yayımlandı

Washington Post gazetesi İstanbul’daki Suudi Konsolosluğu’na girdikten sonra kendisinden haber alınamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluğa giriş anını gösteren bir fotoğraf paylaştı.

Suudi Konsolosluğu kapısını Reuters'e açtı

En son Suudi Arabistan’ın İstanbul’da bulunan Başkonsolosluğuna evlilik işlemleri için giren ve kedisinden bir daha haber alınamayan Cemal Kaşıkçı hakkında ortaya atılan iddialardan sonra Suudi Arabistan Başkonsolosluğu kapılarını Reuters haber ajansına açtı.

Reuters haber ajansından Osman Orsal’ın Başkonsolosluğa girerek İstanbul Başkonsolosu Muhammed El-katibi ile gerçekleştirdiği röportaj sırasında, El-katibi’nin Orsal’a Başkonsolosluk’ta kısa bir tur yaptırdığı bildirildi.

El-katibi’nin gerçekleştirilen turda fotoğraf çekimine izin vermesinde, Prens Salman’ın ‘Başkonsolosluğumuzun aranmasına izin vermeye hazırız’ çıkışının da belirleyici olduğu düşünülüyor.

Çekilen fotoğrafların altına, El-katibi’nin gazeteciyi konsoloslukta bir tura çıkardığı notu düşüldü.

Başkonsolos El-katibi’nin, “Cemal’in Suudi Arabistan Konsolosluğunda olmadığını ayrıca konsolosluk ve elçiliğin kendisini arama çalışmalarını yürüttüğünü doğrulamaktan memnunyet duyarım” dediği aktarıldı.

Başkonsolos El-katibi Reuters’a Başkonsolosluktaki dolapları ve kapalı alanları gezdirdi. El-katibi, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Başkonsoloslukta kaybolduğu ile ilgili iddialara da “Bunlar sadece dedikodu” diyerek yanıt verdi.

"Cemal'in öldürüldüğü haberleri doğru ise..."

Washington Post Gazetesi Editörü Direktörü Fred Hiatt, "Cemal'in öldürüldüğü haberleri doğru ise bu korkunç ve akıl sır ermez bir fiildir." ifadesini kullandı.

Konsolosluk iddiaları reddeddi

Konuya ilişkin Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na ait Twitter hesabından yapılan açıklamada, Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu’nda resmi bir kaynak, Reuters Haber Ajansı tarafından yayınlanan ve Türk yetkililer kaynak olarak gösteren açıklamalarında, Suudi vatandaşı Jamal Khashoggi’nin İstanbul’daki Suudi Konsolosluğu’nda öldürüldüğüne dair suçlamaları reddetti. Kaynak, bu temelsiz suçlamaları şiddetle reddetti ve bu ifadelerinin konuyu vakıf olan veya gerçek bir Türk yetkililer tarafından yapıldığını sorguladı. Kaynak, Suudi yetkililerinden oluşan güvenlik bir heyeti, Suudi tarafın talebi ve Suudi vatandaşı Jamal Khashoggi’nin ortadan kaybolmasına ilişkin soruşturmalara katılmak için kardeş Türk tarafının rızasıyla cumartesi günü İstanbul’a geldiğini belirtti. Kaynak, Krallığın, nerede olurlarsa olsunlar vatandaşlarının güvenliği konusundaki üstün hassasiyetini ve özenini vurguladı.

"Cumhurbaşkanı olarak olayın takipçisiyim"

Cumhurbaşkanı Erdoğan kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgi şu açıklamalarda bulundu: Savcılık soruşturmasını bekliyoruz. Çok üzücü bir durum. Cemal Bey benim eskiten tanıdığım bir arkadaşım. Beklentim iyi niyetli. Arzu etmediğimiz durumla kalmayız. Nişanlısının bu süreç içindeki beklentisi ayrı. Düşünce özgürlüğünden yana olanlar bunun peşini bırakmayacak, bunun takipçisi olacaktır. Ben de bu işin takibindeyim. Kovalıyorum. Buradan çıkacak sonuç neyse bunu bildireceğiz. Büyükelçilik ve havalimanından giriş çıkışlar takipte. Bunun kontrolü emniyetimizde.

Kardeşinin evinde öldürüldüğü iddia edildi

Beyrut'ta basılan Diyar gazetesinde yer alan habere göre, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na girdikten sonra bir daha haber alınamayn Cemal Kaşıkçı'nın kardeşi Ahmet Kaşıkçı ile karısı Cidde'de öldürüldü. İddiaya göre, eve gelen maskeli ve kılıçlı şahıslar Ahmet Kaşıkçı ve karısını öldürdü, Kaçıkçı'nın üç çocuğu ise kaçtı.

"Ortak grup kurulmasından memnuniyet duyuyoruz"

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "Kardeş Türkiye Cumhurbaşkanlığı'nın,  Cemal Kaşıkçı olayını aydınlatması için iki ülkenin uzmanlarından oluşacak ortak  grubun kurulması yönünde Suudi Arabistan tarafından sunulan teklifi olumlu  karşılamasından memnuniyet duyduk." denildi.

ABD’den art arda Cemal Kaşıkçı açıklaması

ABD Başkanı Trump Fox News'a yaptığı açıklamada: Son derece kararlıyız. Müfettişlerimiz orada, Türkiye'de. Türkiye'yle birlikte çalışıyoruz. Doğrusu, Suudi Arabistan'la da birlikte çalışıyoruz. Ne olduğunu ortaya çıkarmak istiyoruz

Suudi Arabistan’ın talep etmesi halinde Türkiye’deki konsolosluğa ABD’den FBI heyeti gönderilir mi?" sorusuna, ABD Başkan Yardımcı Mike Pence:  "Amerika Birleşik Devletleri'nin her şekilde yardım etmeye hazır olduğunu düşünüyorum” yanıtını verdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert: Başından beri söylediğimiz gibi Cemal Kaşıkçı'ya ne olduğunu kesin olarak bilmiyoruz. Dışişleri Bakanı bu hafta bir açıklama yaptı. Konuyla ilgili olarak ABD Başkanı Trump da, Başkan Yardımcısı Pence de açıklamalarda bulundu. Kaşıkçı'nın nerede olduğu ve kendisine ne olduğu ile ilgili çok büyük endişelerimiz var ama şimdilik buna ilişkin hiçbir bilgimiz yok. Haberlerde birçok spekülasyon ve dedikodu görüyoruz. Biz gerçekleri, elle tutulur verileri bekliyoruz. Şimdilik bunlara da sahip değiliz. ABD yönetimi, sağlam delillere dayalı bilgilere ulaşıncaya dek bu konuda yorum yapmaktan geri duracağız

Trump S. Arabistan'ı bu kez tehdit etti!

Cemal Kaşıkçı'nın konsoloslukta öldürülmüş olma ihtimaliyle ilgi soruya yanıt veren ABD Başkanı Donalt Trump, "Konuştuğumuz kişi bir gazeteciydi. Eğer durum anlatıldığı gibiyse bu gerçekten çok berbat ve kötü bir durum. Biz bunun sonuna kadar gideceğiz ve bunun cezası ağır olacak." dedi.

Suudi Arabistan'dan Trump'a yanıt 

Devletin haber ajansı SPA'da yer alan açıklamada Riyad'ın tehditleri kabul etmeyeceği ifade edilirken, atılacak herhangi bir olumsuz adıma karşılık verileceği de vurgulandı.

3 ülkeden 'Ortak' Cemal Kaşıkçı bildirisi

İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, Fransız mevkidaşı Jean-Yves Le Drian ve Alman mevkidaşı Heiko Maas, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı olayıyla ilgili ortak yazılı açıklama yayımladı. 

Yayımlanan bildiride şu ifadeler yer aldı:

Bu olayı son derece ciddiyetle ele alıyoruz. Gerçekte ne olup bittiğinin ortaya çıkarılması ve -varsa- Cemal Kaşıkçı'nın ortadan kaybolmasının sorumlularının teşhis edilmesi ve bunlardan hesap sorulmasını temin için inanılır bir soruşturmaya ihtiyaç var. Suudi Arabistan ve Türkiye'nin bu konuda ortak gayretlerini teşvik ediyoruz ve Suudi hükümetinin tam ve ayrıntılı bir cevap vermesini bekliyoruz. Bu mesajı doğrudan Suudi makamlarına da ilettik.

Kral Selman'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür telefonu

Suudi Arabistan Kralı Selman, Kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı soruşturmasıyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Recep Teyyip Erdoğan'ı telefonla aradı. Selman ortak çalışma grubu kurulması nedeniyle teşekkür etti.

Türk ve Suudi yetkililer konsolosluğu inceledi

2 Ekim’den beri haber alınamayan kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın bulunması için başlatılan soruşturma kapsamında Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda Türk ve Suudi yetkililer incele yaptı.

İnceleme heyetinin başında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından görevlendirilen bir başsavcı vekili ve bir cumhuriyet savcısının bulunduğu, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele, Asayiş ve Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüklerine bağlı uzman personelin de ekipte yer aldığı öğrenildi.

Konsolos ülkesine döndü

Türk yetkililer Suudi Konsolosun kaldığı konu incelemeden önce Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosu Muhammed Uteybi  Atatürk Havalimanı'ndan kalkan Suudi Arabistan Havayolları'na ait uçakla ülkesine döndü. Uteybi'nin havalimanında VİP çıkışı kullandığı öğrenildi.

Konsolosun kaldığı lojman da incelendi

Konsolosluk binasının incelenmesinin ardından Suudi Arabistan Başkonsolosu Muhammed El Katibi’nin kaldığı lojman da uzman ekipler tarafından incelendi. Al Jazeera’da yayımlanan bir habere göre konsolosluktaki yapılan incelemelerde Türk yetkililerin Kaşıkçı'nın konsoloslukta öldürüldüğüne dair delil bulduğunu iddia etti.

Konsolos görevinden alındı

Türkiye’den ayrılarak ülkesine dönen Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosu Muhammed el-Uteybi görevden alındı ve hakkında görevi ihlal/kötüye kullanmadan soruşturma açıldı.

ABD Dışişleri Bakanı Pompeo Suudi Arabistan ve Türkiye’ye ziyarette bulundu

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Suudi Arabistan'da kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı olayına ilişkin Suudi Arabistan’a ve Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleştirmiştir.

ABD'de yayın yapan Axios internet sitesinin görüşme hakkında bilgisi olan bir yetkiliye dayandırdığı haberine göre, görüşmede Pompeo, Prens Selman'a Kaşıkçı olayında gerçeklerin ortaya çıkarılmaması halinde ülkenin uluslararası itibarının zedeleneceği uyarısında bulunarak, bu konudaki soruşturmanın 72 saat (3 gün) içinde sonuçlandırılmasını istedi.

Cemal Kaşıkçı Belgrad Ormanı’nda arandı

Kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'yla ilgili çalışmalarını sürdüren polis ekipleri, incelemelerini Belgrad Ormanı'nda yoğunlaştırdı. Olay günü konsolosluktan çıkan araçların Belgrad Orman'na gitmiş olabilme ihtimali üzerine ekipler kamera kayıtlarını toplarken, ormanda araştırma yaptı. Kamera kayıtlarının incelenmesinin ardından polisin bir delil bulabileceği ihtimali üzerinde duruldu.

Konsolosluk çalışanları tanık olarak ifadeye çağrıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na çağırılan 15 tanık savcılara ifade verdi. İfade verenler arasında Suudi Arabistan Başkonsolosu’nun makam şoförü, konsolosluğun teknik sorumlusu, santral görevlisi ve muhasebe sorumlusu da var.

Suudi Arabistan Kaşıkçı’nın öldüğünü kabul etti

Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA'da yer alan habere göre, Suudi Arabistan Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma neticesinde, Kaşıkçı'nın İstanbul Başkonsolosluğu'na geldiği sırada burada bulunan "Başka Suudi vatandaşlarla tartışmaya başladığı, tartışmanın arbedeye dönüştüğü ve bunun sonucunda Kaşıkçı'nın hayatını kaybettiği" belirtildi.

Suudi Arabistan’dan bir açıklama daha geldi

Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesine ilişkin açıklamalarda bulunan Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr, “Suudi Arabistan’ın Kaşıkçı’nın öldürülmesinden sorumlu olanların hesap vermesini istiyoruz. Cesedin nerede olduğu ve kaşıkçının nasıl öldürüldüğünü belirlemeye çalışıyoruz. Veliaht Prens olaydan haberdar değildi. Aileye baş sağlığı diliyorum, yapılan çok büyük bir hataydı.” dedi.

Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluğa girmeden önceki görüntüleri yayımlandı

TRT World, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2 Ekim’de konsolosluğa girmeden önceki görüntülerini yayımladı

2 Ekim saat 13.13’te başlıyor. Kaşıkçı bu dakikada güvenlik kamerasının görüş alanına giriyor. Daha sonra bariyerlerden geçtiği görülen Kaşıkçı elindeki bir kağıdı görevliye uzatıyor.

Kaşıkçı'nın konsolosluğa girdiğinde siyah bir ceket, açık gri gömlek ve gri pantolon giydiği görülüyor.

Kaşıkçı daha sonra bariyerlerin yanına gidiyor ve nişanlısıyla konuşuyor. Bir sonraki görüntüde ise Kaşıkçı görevli tarafından detektörle aranıyor.

Son görüntüdeyse Kaşıkçı’nın konsolosluk binasına doğru yürüdüğü görülüyor. Bütün bunlar 1 dakika içerisinde yaşanıyor.

Cemal Kaşıkçı'nın dublöru mu kullanıldı? 

Türkiye Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluktan çıkış görüntülerini istemişti. Bunun üzerine 1961 doğumlu olan Mustafa Muhammed M. Almadani’nin, Kaşıkçı’nın kıyafetlerini giyip Apple marka akıllı kol saati ve güneş gözlüğünü takarak konsolosluktan çıkmış gibi gösterildikten sonra Almadani’nin kıyafetleri Sultanahmet’te çöpe attığını da söyledi. Almadani, AtatürkHavalimanı’na Sky Prime Aviation’a ait jetle geldi, 03.41’de pasaporttan giriş yapıp Mövenpick Hotel’de kaldı. Tarifeli uçakla 00.18’de çıkış yaptı.

Dublör görüntüleri üzerinden Riyad'da rapor yazıldı 

Konsolosluktaki ekip Muhammed M. Almadani’nin Kaşıkçı kılığında binadan çıkışının göründüğü kamera kayıtlarını kanıt olarak gösterip Riyad’daki yönetime rapor yazdı.

Cemal Kaşıkçı'nın vasiyeti ortaya çıktı

Suriyeli gazeteci Musa Ömer ise Cemal Kaşıkçı'nın cesedinin nerede olduğunu sorarak, Kaşıkçı'nın Medine'ye defnedilme vasiyetinin olduğunu açıkladı.

Sorularla kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı

*Cemal Kaşıkcı’nın silah kaçakcısı Adnan Kaşıkcı ile akrabalığı var mı?

Suudi Arabistan'ın, İstanbul Levent'te bulunan konsolosluğunda ortadan kaybolduğu iddia edilen gazeteci Cemal Kaşıkçı silah kaçakçısı Adnan Kaşıkçı’nın yeğeni olduğu ortaya çıktı.

Peki adı silah kaçakcılığıyla anılan Adnan Kaşıkçı kimdir?

Adnan Kaşıkçı, 1935 yılında Mekke'de dünyaya geldi. Babası Muhammed Kaşıkçı, Suudi Krallığı'nın kurucusu Abdülaziz El Suud'un özel doktoruydu ve annesi, babasının ikinci karısıydı. Ailesi Türk kökenlidir. İskenderiye'de Victoria College'ın ardında California Devlet Üniversitesi, Chico, Ohio Devlet Üniversitesi ve Stanford Üniversitesi'nde eğitim gördü. Eğitimini tamamlamadan iş dünyasına atıldı.

22 yaşında Suudi Arabistan'a geri döndü. Dönüşünde Rolls Royce'un temsilciliğini aldı. Böylece Suudi kraliyet ailesiyle ilişkilerini daha da geliştirdi. 1960'larda ve 1970'lerde Suudi Hükümeti ile Amerikan şirketleri arasında bağlantı sağlayan bir iş adamı olarak ün kazandı.

Servetini silah ticaretiyle yapan Kaşıkçı, 1970 ve 1980’li yıllarda dünyanın en zengin kişileri arasındaydı. Kaşıkçı, özellikle 1980'lerde sık sık geldiği Türkiye'de de tanınan bir kişiydi.

*Prenses Diana’nın ölümüyle Cemal Kaşıkcı’nın ne ilgisi var?

1997 yılında Dodi el Fayed'le birkaç gün tatile çıkan Prenses Diana, Ağustos ayında Akdeniz'de Dodi'nin 'Jonikal' yatında kaldı. Çok sayıda paparazzi kovaladığı için Diana ve Dodi Paris'e dönmeye karar verdi. 31 Ağustos sabah saat 12.30‘da Dodi'nin apartmanına gitmek için otelden çıktılar. Otelin arkasından çıktılar fakat paparazzi onları bekliyordu. Giderken şoför (Henri Paul) yolu şaşırdı ve karanlık bir tünelde kaza yaptı. Henri Paul ve Dodi al Fayed olay yerinde hayatını kaybetti. Paparazziler fotoğrafları çekerken ambulans geliyordu. 2 saat doktorlar Diana'nın hayatını kurtarmaya çalıştı. Saat dörtte Prenses Diana yaşamını yitirdi. Sadece Diana'nın koruma görevlisi, Trevor Rees-Jones hayatta kaldı.

Adını Prenses Diana ile yaşadığı aşk ile duyuran Dodi El Fayed 31 Ağustos 1997 tarihinde Fransa'nın başkenti Paris'te Leydi Diana ile geçirdiği meçhul bir trafik kazasında hayatını kaybetmiştir. 

Kaşıkçı, Prenses Diana ile araba kazasında hayatını kaybeden Dodi Fayed’in de dayısıdır.

*Reina saldırısından son anda kurtulan Kaşıkcı soyadlı şahıs kim?

Adnan Kaşıkçı'nın yeğeni Hasan Kaşıkçı da Reina saldırısından kıl payı kurtulmuştu.

Suudi Arabistanlı iş adamı Adnan Kaşıkçı'nın yeğeni Hasan Khashoggi yaşadıklarını şu ifadelerle anlatmıştı: Terörist, masaları kurşunladıktan sonra üst kata yöneldi. O sırada eşim Meryem’i denize attım. Diğer Suudi arkadaşlar da eşlerini denize attı. 4 kadın, 1 erkek denizdeydi. Daha sonra onları kurtardık.

Hasan Khashoggi’nin, 1980’lerin ünlü Suudi işadamı Adnan Kaşıkçı’nın yeğeni olduğu da ortaya çıktı. Khashoggi, “Adnan Amca, babamın kuzeni. Benim de büyük amcam” bilgisini verdi.

ENGİN ERDEN /azönceoldu