AK Parti ve MHP ittifak çatısına hangi illeri ekledi?
Cumhur İttifakı’nın genişlemesi kapsamında AK Parti ve MHP kurmayları ikinci kez bir araya gelmişlerdi. Peki ittifak çatısına hangi iller eklendi? Yazar Mehmet Acet kaleme aldı.
AK Parti ve MHP, Cumhur İttifakı’nın genişlemesini istemiş ve bu çerçevede görüşmelere başlamıştı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki ile MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, bir araya gelerek ittifakı görüştü.
Yeni şafak yazarı Mehmet Acet, ‘AK Parti ve MHP ittifak çatısına hangi illeri ekledi?’ başlıklı yazısıyla Cumhur İttifakı’nda son durumu anlattı.
Yazar Acet’in yazısı şöyle:
“Şubat’ta sonuncusu gerçekleşen Erdoğan/Bahçeli görüşmesinden seçim ittifakının çerçevesinin genişletilmesi kararı çıkmıştı. İki parti adına Mehmet Özhaseki ve Sadir Durmaz hafta sonu bir araya gelerek çalışmalar yürüttü.
Bu çalışmalarda partilerin kazanma ihtimalleri dikkate alınarak ‘at başı’ giden illere ağırlık verildiğini söyleyebiliriz.
Beştepe Külliyesi’nde yapılan görüşmede 18 il için kamuoyu araştırması yapılmasına karar verilmişti.
Bu 18 ilin, rekabetin yoğun olacağı yerlerden seçildiği anlaşılıyor.
Cumartesi akşamı yapılan görüşmede, 14 ilin durumuna karar verildi.
Iğdır’da Ak Parti ve MHP’nin ayrı ayrı seçimlere girmesi halinde HDP’nin elinde kalma ihtimali dikkate alınarak Ak Parti adayının MHP adayı lehine çekilmesine karar verildi.
Diğer 14 ilde ise, tersi olacak, MHP, AK Parti lehine adaylarını çekecek.
Bu iller arasında, kıyasıya bir AK Parti/HDP yarışına sahne olması beklenen Siirt, Bitlis, Ardahan, Muş gibi yerler var.
MHP buralarda güçlü olmasa bile, ayrı ayrı adaylarla gidilmesi halinde oyların bölünmesi ve HDP’nin bundan yararlanarak kıl payı seçimleri kazanması ihtimali, bu illerin seçilmesinin temel gerekçesini oluşturuyor.
Batıda ise Burdur, Çanakkale, Sinop gibi ittifak halinde CHP’ye kaptırılmama ihtimali görülerek karar verilen iller var.
Bunlar dışında Zonguldak, Kırklareli gibi illerin durumuna da bir karar verilerek ittifak çalışmaları tamamlanacak.
Belediye meclis üyelikleri için ortak liste
Cumhur İttifakı’nın paydaşlarını oluşturan AK Parti ve MHP arasında belediye meclis üyeliklerinin nasıl belirleneceği konusunda da bir uzlaşma sağlandı.
İki parti bu alanda da tek liste ile seçimlere girecek.
MHP kaynaklarından aldığımız bilgilere göre, MHP’nin önerisi üzerine bu konuda tek liste ile hareket edilmesi ve 2014 seçim sonuçlarının baz alınarak listelerin oluşturulmasına karar verildi.
Meclis üyelikleri bağlamında böyle bir kararın alınmasının şöyle bir önemi var:
Partilerin farklı listelerle seçimlere gitmesi halinde muhalefet cephesinin belediye meclislerinde çoğunluğu elde edip, seçilen belediye başkanının çalışmalarını ‘kilitleme’ ihtimali ortaya çıkıyor.
Tabii tersinden aynı durum Millet İttifakı için de geçerli.
BBP’den Cumhur İttifakı’na destek açıklaması
16 Nisan referandumu ve 24 Haziran seçimlerinde Cumhur İttifakı ile birlikte hareket eden Büyük Birlik Partisi’nin yerel seçimlerle ilgili nasıl bir karar alacağı merakla bekleniyordu.
BBP, Cumartesi akşamı kararını açıkladı.
Parti yönetimi, 30 büyükşehirde belediye başkan adayı çıkarılmamasına ve buralarda Cumhur İttifakı’nın adaylarına destek verilmesine karar verdi.
BBP, 30 Büyükşehir’in ilçeleri ve belediye meclislerinde ise aday çıkaracak.
Bunun dışında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketi Rize ile MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin doğum yeri Osmaniye’de de Büyük Birlik Partisi il belediyeleri için aday çıkarmayacak.
Aday çıkarmama kararı alınan listede Doğu ve Güneydoğu bölgelerinden 10 il daha var.
Seçimlerin üç ana teması: Beka, HDP desteği, ekonomi
31 Mart seçimlerine 6 haftadan daha az bir zaman kala, seçim atmosferinin hangi ‘temalar’ üzerinden gelişeceği de şimdiden belli olmaya başladı.
CHP ve İyi Partili çevreler ne kadar saklamaya çalışırlarsa çalışsınlar, Millet İttifakı’nın arkasında bir HDP gölgesi olduğunu herkes görebiliyor.
Belli ki, HDP’nin aldığı kararlar, gizlice yürütülen bir takım görüşmeler üzerine gelişti.
Dün İzmir’de belediye başkan adaylarının tanıtım toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu ‘kamuflajlı ittifakı’ “Seçmenle ittifak yapıyoruz” diyerek örtmeye çalıştı.
“Bizi zaman zaman eleştiriyorlar şununla ittifak yaptınız... Sandıkta bütün seçmenlerle ittifak yapıyoruz” sözleriyle.
HDP, seçmenlerini serbest bıraksaydı, bu söz doğru biçimde karşılığını bulabilirdi.
Ama ortada bir parti iradesi olduğuna göre, meseleye salt ‘seçmenle ittifak’ gözüyle bakabilmek ne kadar mümkün olabilir?
Dün Afyon’da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, CHP, HDP, İYİ Parti ve Saadet Partisi arasındaki paslaşmaya atıfla, ‘siyaset mühendisliği’ kavramı üzerinden yürüdü.
Şöyle dedi:
“Ülkemizde büyük bir siyaset mühendisliği yapılıyor. Normal şartlarda sokakta yolları dahi kesişmeyecek partiler al gülüm ver gülüm pazarlığa girebiliyor. Türkiye’de adı millet düşmanlığına çıkmış ne kadar kesim varsa hepsi de koro halinde zillet ittifakına alkış tutuyor. Bu ittifakın küçük ortağı İmralı’daki ortağı için yürüyüş yapmaya yeltendi.”
Cumhur ittifakı paydaşları kampanya döneminin omurgasını belli ki iki temel üzerine oturtacak.
Yerel seçimleri beka tehdidi ile birlikte yorumlamak ve muhalefet cephesinin oluşturduğu çatı içindeki HDP rolünü sürekli bir şekilde seçmene hatırlatmak.”