Kripto
paraya isim verilmesinin vergileme için ana koşul olduğunu belirten Ertürk, üç
isim üzerinde durduklarını kaydetti.
Bunlardan
ilki Bitcoin’in bir ‘emtia’ olarak kabul edilmesi. İkincisi ‘menkul kıymet’ ve
üçüncüsü de ‘para’ olarak adlandırmak.
Ertürk,
SPK’nın menkul kıymet tanımına karşı çıktığını belirterek, SPK’nın tavrını
özetle şöyle açıkladı: “SPK, Bitcoin’in kendi menkul kıymet tanımına uymadığını
belirtiyor. Öncelikle menkul kıymetin dayalı olduğu bir gerçek ürünün olması
gerektiğini belirttiler.”
Merkez
Bankası ve SPK’nın tutumu Türkiye’nin kripto parayı bir emtia olarak kabul
edeceği işaretlerini güçlendiriyor. Ertürk de Kanada örneğini vererek bu
ülkenin Bitcoin’i bir emtia olarak gördüğünü hatırlatıyor. Henüz net olmamakla
birlikte Gelir İdaresi’nin eğiliminin bu yönde olduğu sonucunu çıkarabiliriz
buradan.