O dönem
sanat çevrelerinde çok tanınmamış bir isim olan Abramoviç bu performansında
altı saat boyunca olduğu yerde hareketsiz kalarak hiçbir şeye tepki vermemeyi
amaçlamış. Gösterinin işleyişi olduğu yerde sabit kalmaktan ibaret.
Masanın
üstünde kekten çiçeğe, bıçaktan zincire kadar rastgele dizilen eşyalar vardı.
İnsanoğlunun romantizmini ve vahşiliğini ölçecek şarap ve jilet gibi nesnelerde
masaya dizilmişti. Hatta bunların arasında bir silah ve bir de kurşun
bulunmaktaydı. Ziyaretçiler bu eşyaları istedikleri gibi kullanabileceklerdi.
Ancak
hayatının en zor gününü yaşayacağını gösterinin başında tahmin etmiş miydi?
İşte bunu bilemiyoruz.
Abramoviç'in
çaresiz ve hareketsiz bir insana diğer insanların tepkilerini gözlemlemeyi
amaçladığı gösterinin ilk başlarında ziyaretçiler sanatçıya karşı oldukça
insancıl davrandı. Gül verenler, saçını okşayanlar, kek yedirenler bile
performansın nereye gideceğini tahmin edememişti.