Atatürk’ün son 100 günü - Sayfa 65
İşte son 3 güne girilmişti.

Hastalık, artık son aşamasındaydı.

Atatürk 29 Ekim'den 7 Kasım'a kadarki 10 günü yarı uyur, yarı uyanık vaziyette geçirdi. Genellikle kendinde değildi. Uyku arasında bazı kelimeleri belli belirsiz tekrar ediyor, ayıldıkça da süt, pirinç suyu ve meyve sularından oluşan mönüsüyle karnını doyurmaya çalışıyordu.

O günlerde canı enginar yemeği istedi. Fakat o zaman İstanbul'da enginar bulunmadığından Hatay'a ısmarlandı. Enginarlar geldiğinde o ölüm döşeğinde, derin bir uykudaydı.

Yemek kısmet olmadı.
65 90
 
Atatürk’ün son 100 günü - Sayfa 66
Karnındaki su iyice artmış ve göğsüne ve kalbine baskı yapmaya baslamıştı. Bu yüzden boğulur gibi oluyor, zor nefes alıyor, ıstırabı, yüzünden okunuyordu.

Sonunda 7 Kasım Pazartesi sabahı arka üstü yatarken tükürmeye basladı. Tükürüğünde kan vardı. Hemen doktorlar geldiler. Atatürk, Nihat Reşat Belger'e:

"Doktor" dedi, "Karnımdan bu suyu çekmek zamanı geldi. Çünkü bu mayi benim nefesime dokunuyor. Soluk almamı güçleştiriyor. Bunu çekip alın."

Belger "Emri devletinizi yarın ifa ederim" diyecek oldu. Çünkü su çekme işlemi öncesi kalbi takviye edecek önlemler almak istiyordu. Üstelik ilk üç ponksiyonu yapan Mim Kemal Öke sarayda değildi. Ama Atatürk de dayanacak halde değildi:

"Emrediyorum, bunu bugün çekin" dedi.

Bu, onun son buyruğuydu ve odadaki doktorların hiçbiri bu emre direnemedi.
66 90
 
Atatürk’ün son 100 günü - Sayfa 67
Dr. Nihat Reşat Belger (doktoru):

"Atatürk su çekme esnasında suyun hepsinin çekilmesini ısrarla emrediyordu. Bizlere 'Kaç litre var? Sayın' diyordu. Sayan bendim. Ve her yarım litreyi bir sayarak '12 litre' dedim. Hakikatte 6 litre su çekmiş bulunuyorduk."

Bu operasyondan sonra Atatürk'ün ateşi hafif yükseldi. Fakat rahatlamıştı. Aksam 20.00'den geceyarısına kadar sakin uyudu. Geceyarısı uyandı.

8 Kasım'a girilirken, kendini bilmiyordu.
67 90
 
Atatürk’ün son 100 günü - Sayfa 68
8 Kasım 1938 / "Son sözünü söyledi ve ikinci ağır komaya girdi. Bu komadan bir daha çıkamayacaktı"
68 90