Yıldırım: Yerli yazılım ve teknoloji üretimine başladık

Başbakan Binali Yıldırım, NETAŞ 50. yıl etkinliğinde konuşma yaptı.

Yıldırım: Yerli yazılım ve teknoloji üretimine başladık
Son Güncelleme: 23 Ağustos 2019 Cuma 11:46
29 Kasım 2017 Çarşamba 12:36

Başbakan Binali Yıldırım, NETAŞ 50. yıl etkinliğinde konuştu. Başbakan Yıldırım'ıın konuşmasından satır başları:

NETAŞ'ın 50. yılının ülkemize, Türkiye'nin teknoloji serüvenine ve gelecek vizyonumuza hayırlı olmasını diliyorum.

Bugün küresel etki alanı oluşturan önemli konuları ele alıyoruz. Bilgi teknolojilerinin dününü ve bugününü konuşmacılar değerlendirdi. Konvensiyonel hizmetler gibi değil, ışık hızı ile tüm küreyi birinci dereceden etkilemeyi sürdürüyor.

3 MADDELİK DEĞİŞİM

Bu değişim ve dönüşümü 3 maddede ele alabiliriz. 

Birinci aşama bilgi ve iletişim teknolojilerinin günlük hayatımızdaki işleri hızlandırması. 

İkinci madde de kullandığımız yazılım ve sistemlerde verilerin birikmesi ve bu verilerin analizi oldu. Bu analiz ve raporlar, bize çalışmalarımız, süreçler ve karar mekanizmalarımız hakkında bilgi verdi. Sağlıklı sonuçlara ulaşmamıza destek oldu. Böylece, birer önemli araç olmakla beraber, karar alma mekanizmalarımızda da yer almaya başladı. Bir bakıma bize akıl vermeye başladı. 

Üçüncü aşama ise yeni bir dönemi müjdeliyor. Önceleri işimizi gördüğümüz yönetirken destek aldığımız bu teknolojiler, hayatımızı doğrudan parçası haline geliyor. Hatta geldi bile! İleride bunun etkilerini çok daha çarpıcı şekilde göreceğiz. 

'DEVİR İNTERNET DEVRİ'

Öyle ki, bu teknolojiler olmadan günlük hayatımızı bile devam ettirmemiz zorlaşıyor. Buna yeni nesil sanayi devrimi... Devir artık nesnelerin internet devri. Bu süreci meydana getiren dört ana etmen var. 

Birincisi bilgisayar teknolojilerindeki köklü değişim. Süper bilgisayarlar... Mikroçip teknolojisindeki değişimler ve iletişim teknolojilerdeki artış. Yapay zeka teknolojileri geleceğimizi bu alanlarda şekillendirip belirleyecek.

'TEKNOLOJİYİ TAM KULLANAMIYORUZ'

Gelecekte vücudumuza yerleştirilmiş sensörler olacak. Bu sensörler sağlık durumumuz ile sürekli bilgi toplayacak. Yolda giderken bir kabine girdiğimizde ya da aracımızın içinde bir sağlık merkezine bağlanıp, doktor ile yüzyüze gelmeden her türlü bilgiyi alabileceğiz.

Mesela, bugün bu organizasyona katılacağımızı arkadaşlar programa yazmışlar. Benim de program dahilinde 11'de burada olmam gerekiyordu. Biraz da geç kaldım. Bu teknolojileri tam kullanamıyoruz. Geleceğin teknolojisinde yol durumu, hava durumu, saati anlatacak ve zamanlıca bana aktaracak ve süreçle ilgili detayları verecek. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin hayatımızdaki hacmi gittikçe devam edecek.

'SÜRÜCÜSÜZ ARAÇ DEVRİ BAŞLIYOR'

Yakında sürücüsüz araç devri başlıyor. Yollar da akıllanmaya başlıyor ve böylece bambaşka boyuta geliyoruz.

'BİLGİ VE TEKNOLOJİ ALANINA YOĞUNLAŞMALIYIZ'

Teknoloji konusunda Türkiye'ye 2003 yılından beri çarpıcı ilerlemeler getirdik. Daha önce söyledik 2023 hedeflerine ulaşmak için ekonomik kalkınma hamlesini gerçekleştirmemiz şart. Bunun için de bilgi tabanlı bir kalkınma modeli izlemek mecburiyetindeyiz. En çok bilgi ve iletişim teknolojileri alanına yoğunlaşmalı ve yatırım yapmalıyız. Büyüme hamlemizi daha çok akıl teri ile gerçekleştirebiliriz.

'İNGİLTERE'DE İNTERNET HIZI DAHA YAVAŞ'

Bakınız, 15 yılda uluslararası kuluçka merkezleri kurduk. Yerli çip üretimi için çalışmalara başladık. Uzaya gönderdiğimzi uydularımız ile filo kurduk ve bu konuda yatırım yaptık. 64 teknopark, 40 bin Ar-Ge personelinden oluşan dev bir teknoloji ekibi kurduk. 80 yılda hayal dahi edemediklerini 15 yılda hayata geçirdik. 

Türkiye olarak bu yatırımlarla büyük bir dönüşümü hızlı bir şekilde gerçekleştiriyoruz. 2002'de göreve geldiğimizde geniş bant nedir bilen yoktu. 2 gün önce İngiltere'deydim. Orada internet hızı daha yavaş. Şimdi genişbant internet var, mobil internet var. Bu alandaki 21 milyar liralık ciromuz 100 milyar lirayı aşmış durumda. 10 yıl gibi süre içerisinde 5G teknolojilerine doğru ilerliyoruz. 

'TÜRKİYE İÇ PAZARLA EKMEK YİYECEĞİNİZ BİR YER DEĞİL'

Etkin e-devlet ile ve eylem planını hayata geçirdik. Günü kurtaran değil geleceği inşa eden önemli adımlardır. Bunlarla yetinmeyeceğiz ve birinci önceliğimiz yerli teknolojiye sahip katma değeri yüksek ürünler geliştirmek. NETAŞ ZTE birlikteliğinin de önemi burada ortaya çıkıyor. 

Türk mühendisinin akıl teri ile yerli içeriği daha fazla ürünler yapmak ve bu ürünleri Türkiye'nin dahil olduğu ve 4 saat uçuş ile 56 ülkeye, 1.5 milyar nüfusa ulaşacak, yıllık 31 trilyon dolar bir varlığın, gelirin olduğu bu alanda en güzel şekilde değerlendireceksiniz. Yani Türkiye iç pazar ile ekmek yediğiniz bir yer değil, tüm küresel pazara da açılacağınız önemli bir merkez olacaktır. Bundan sonraki hedef bu olmalıdır. 

'KAMU DEĞİL ÖZEL SEKTÖR AĞIRLIKLI GELİŞECEĞİZ'

Biz hükümet olarak bugüne kadar NETAŞ'a ne destek verdiysek NETAŞ-ZTE birliğine aynı desteği vermeye devam edeceğiz.

Bilim bilgi ilerişim teknolojileri alanında belirlenen politikaları en üst karar vericilerin dikkatine getirdik ve uygulamaya koyduk. Yeni yaptığımız yasal düzenlemeler ile buradaki sıkıntıların önünü açtık. Önümüzde bir uzay kanunu ile bilim teknoloji kanunu var. En kısa sürede çıkarmak suretiyle bu alandaki ihtiyacımızı tam anlamıyla gidermiş olacağız. Kamu ağırlıklı değil özel sektör ağırlıklı gelişmenin önünü açmış olacağız.

'YERLİ YAZILIM VE TEKNOLOJİ ÜRETİMİNE BAŞLADIK'

Ulusal genişbant strateji belgemizi de güncelliyoruz. Tüm bu işler olurken akıl teri hamlesi yapılırken, akıl yolları bunu taşıyacak kapasitede olmalıdır. O yüzden akıl yollarını geleceğin ihtiyacını karşılayacak kapasiteye ulaştıracağız.

Yerli yazılım ve teknoloji üretimine başladık. Bilgi ekonomisi tabanlı bir ekosistem oluşması için, uluslararası internet trafiği geçiş bağlantısı haline getireceğiz. Bir yandan da büyük veri merkezi işletmeciliği sektörünün ülkemizde gelişmesi ve yerleşmesini teşvik edeceğiz. Dünyanın en büyük içerik sağlayacıları servislerine daha hızlı ulaşsın diye bu hizmetleri ülkemize taşıyacaklar. Çünkü ekonomi ve rekabetçi küresel piyasa bunu gerektiriyor.

'TEKNOLOJİNİN YOKLUĞU HAYATIMIZI OLUMSUZ ETKİLEYECEK'

Saydığımız bu yatırımlarla elbette hedeflerimiz yolunda önemli bir avantaj elde etmiş olacağız. Geleceğin dünyasında, siyaset, ekonomi ve sanatta yer aldığı kadar bilgi ve iletişim teknolojisinde de hak ettiği noktaya ilerliyor. Bahsettiğim tüm gelişmelerin yanı sıra dijital dünyanın metropolleri arasına getirmeye başladık.

Asıl mesele yeni başlıyor. Artık teknoloji hayatımızı sürdürmemiz için zorunlu bir bileşen olduğunda yokluğu da hayatımızı ölümcül bir şekilde etkileyecek.

'SİBER GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALMALIYIZ'

Siber saldırılar, siber güvenlik bir devleti ve şirketi durdurmakta, bir ülkenin güvenliğini de tehdit etmektedir. Ciddi bir tehlike unsuru haline geldi. Hayatımızın devamı tehdit altında.

Siber güvenlik önlemimizi sağlayacak önlemleri gecikmesiz almamız gerekiyor bu artık ulusal güvenliğimizin değişmez önemli unsuru haline geliyor.

'ON BİNLERCE SİBER GÜVENLİK UZMANINA İHTİYACIMIZ OLACAK'

Bu konudaki açığımızı koşar adımlar ile giderek tamamlamak mecburiyetindeyiz. Siber suçlarla daha etkin mücadele etmek, büyük veri analiz altyapısının oluşmasıyla mümkün ev bunun da kararını verdik.

Gelecek 5 yılda onbinlerce siber güvenlik uzmanına ihtiyacımız olacak.

'ÖNLEMLER ALMAYA BAŞLADIK'

Siber saldırıların ülke ekonomisine bazen telafisi imkansız zararları olabiliyor. İngiltere'nin 2002'de yaşadığı zarar 22 milyon pound olarak hesaplandı. Siber güvenlik ile ilgili ulaşım bakanlığına görev verdik, yasayı çıkardık.

BTK'da bu bağlamda uygulama ile ilgili sorumluluklar üstlendi. Siber tehditlere karşı önlemler alınmaya başlandı. Tüm bunların amacı bilgi toplumuna emin adımlar ile giderken bilimin teknolojinin ve iletişimin bizi getirdiği bu noktada yüzyüze geleceğimzi tehlikeleri görmek ve kendimize yetecek altyapı hazırlığını sağlamak.

 'ÇİN İLE ÇALIŞMALARIMIZ KARŞILIKLI OLARAK SÜRÜYOR'

Çin-Türkiye ilişkilerinin çok köklü bir geçmişi var. Bazen kavga etmiş bazen beraber iş yapmışız, benzer kültürü paylaşarak bugünlere gelmişiz. İpek ve baharat yolu ile başlattığımzı bu birliktelik, bir yol bir kuşak projesi ile modern teknolojinin evirdiği imkanları kullanarak yeniden inşa ediliyor.

Bir yandan Çin'den başlayan Orta Asya boyunca devam eden bu orta koridorun Kafkaslar, Anadolu coğrafyası ve Balkanlara kadar olan kısmını Türkiye olarak inşa ediyoruz. Bakü-Tiflis-Kars demiryolunu hayata geçirdik. 2013'de Marmaray'ı devreye aldık. Bu da Asya ile Avrupayı denizin altında bağlayan önemli bir halkasıdır.

Yol ve kuşak projesi Çin'den Uzak Doğu'dan Avrupa'nın batısına kadar inşa ediliyor. Şimdi Çin Halk Cumhuriyeti ile daha kapsamlı bir demiryolu altyapı projesini gerçekleştirme arzusundayız. Çalışmalarımız karşılıklı olarak sürüyor. Burada da her iki ülkeyi tatmin edecek bir noktaya geliriz ve böylece daha anlamlı bir döneme girmiş olur.

'İYİ BİR ORTAK BULDUNUZ'

Ticari kültürel ilişkilerimiz ile geliştirmek için önemli çalışmalar yapıyoruz. Çin Türkiye'nin önemli ticaret ve teknolojik ortağıdır. NETAŞ ölçek olarak küçük ama büyük gelecek vadeden önemli bir girişimdir.

ZTE şirketini kararı için tebrik ediyorum. İyi bir şirket ve ortak buldunuz. Ar-Ge faaliyetlerine ciddi katkı sağlamış, kırsal santraller konusunda 80'li yıllar başına devrim gerçekleştirmiş 8 milyon aboneye hizmet götürerek başladığı bu yolculukta önemli bir yere gelmiştir NETAŞ.

ZTE'nin NETAŞ'a katılması ile birlikte daha hızlı çalışmaya devam edeceksiniz. 50 yıllık geçmişinin 36 yılına hep orada olan ve bu şirketin ayakta kalması için Türkiye'nin geleceğine hizmet etmeye devam etmesi için sabırla çalışan gayret gösteren değerli dostum Müjdat Altay'a teşekkür ediyorum.

Kendisine dedim "sabret" sonunda ferahlık var. Bugün onlar geride kaldı, ufkunuz genişledi. Uzak Doğu'dan Avrupa'ya her tarafa yetişecek hizmet götürecek ve küresel bilgi toplumuna katkı sağlayacak bir güzel birliktelik oluşturdunuz. İnşallah burada imzalayacağınız bu yeni protokoller ile birlikte bahsettiğim hedeflere yönelik ilk adımı atmış bulunacaksınız.

Bu içeriğimize de göz atabilirsiniz clear_all

Yorumlar