Tüm dünyanın gözleri önünde Filistin'de zulüm, Irak ve Afgansitan2da terör can almaya devam ediyor. Fransa'da yaşananlar, Almanya'da yaşananlar bunlar dünyanın gözü önünde oluyor. Batı, özellikle Hırstiyan dünyasına sesleniyorum, Musevilere sesleniyorum; İnsanız, insan olarak Hıristiyan olmak suç değildir ona da sahip çıkıyoruz, Museviye de sahip çıkıyoruz. Fransa'da Müslümanlara zulüm varsa oraya da sahip çıkalım diye dünya liderlerine sesleniyorum. Nasıl Fransa'da Türk markalı mal satın alınmayın diyorsa, buradan milletime sesleniyorum, sakın Fransız mallarını satın almayın.
Gün geçmiyor ki Müslümanlara ait ibadethaneye saldırı haerini almayın. Buradan Şansölye Merkel'e de sesleniyorum; hani sizde din özgürlüğü vardı, devletinizin güvencesi vardı? Bir sabah namazında yüzü aşkın polis camiye saldırıyor. Bunların tam tersini Türkiye'den duydunuz mu, hayır. Bizde gerçek din özgürlüğü var, bunlarda yok.
Gün geçmiyor ki Müsamnların inanç hürriyetini kısıtlayan uygulamayla karşılaşmayalım. Kuran'ı Kerim'i hedef alan alçaklıkla muhattap olmıuyoruz. Fransa'nın akli noktada kontrole muhtaç liderinin teşvikiyle bu saldırılar ypaılmaya başlandı. Demokrasiyi kimseye bırakamyan batılı devlette, Müslümanlara yönelik saldırılar sıradan hale gelmiştir. Irkçı terörizm... Buradan sesleniyorum, siz faşistsiniz, siz Nazi'nin zincir halkalarısınız. 2. Dünya Savaşı öncesi Avrupa'daki Musevilere yönelik linç kampanyasının benzerine Müslümanlar maruz kalıyor.