Yapımcımız Mehmet Bozdağ ile çok öncesinden uzun bir ön hazırlıkla 'Diriliş: Ertuğrul'a başladık. Maddi olarak güçlü bir prodüksiyon hazırlandı. Ama tabii ki 'Bu kadar harcadık, bu kadar başarı kazanırız' gibi bir matematiğimiz yoktu.
Biz inandırıcı olmak ve hikayeyi hak ettiği şekilde anlatabilmek üzere yola çıktık. Karşılığını tabii ki halk verecekti. İyi ve samimi bir proje yaptığınızda seyirci sizi buluyor. Bu işin başarısının çok büyük bir oranda samimiyet olduğuna inanıyorum.
Yaptığım işe inanıyorum. Böyle işlerde genellikle kan kaybı beklenirken, biz her sene üzerine bir şeyler koyarak daha da güçlü ilerliyoruz.
Baba olduktan sonra hayatınızda neler değişti?