Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2025 yılını “Aile Yılı” ilan etmesinin ardından, Türkiye’nin evlilik ve aile yapısında yaşanan değişimlere dair dikkat çeken veriler ortaya çıktı. TÜİK’in son yıllardaki evlenme ve boşanma istatistikleri, ekonomik koşulların ve toplumsal değişimlerin aile kurma ve devam ettirme süreçlerini nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor.
EVLİLİK ORANLARI DÜŞÜYOR, BOŞANMALAR ARTIYOR
Türkiye’de evlilik oranları son 20 yılda ciddi bir düşüş gösterdi. TÜİK verilerine göre, bin nüfus başına düşen evlenme oranı 2001 yılında 8,35 iken, 2023’te bu oran 6,63’e geriledi. Aynı dönemde boşanma oranları ise yükseldi. Bin nüfus başına düşen boşanma oranı 2001’de 1,41 iken, 2023’te 2,01’e çıktı. Bu durum, Türkiye’de evlilik kurumunun zorluklarla karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
2023 yılında boşanmaların yüzde 33,4’ü evliliğin ilk beş yılında, yüzde 21,7’si ise evliliğin 6-10 yılı arasında gerçekleşti. Bu da çiftlerin yarısından fazlasının 10 yılı birlikte geçiremediğini ortaya koyuyor.
İLK EVLENME YAŞI YÜKSELİYOR
TÜİK verileri, ilk evlenme yaşının giderek yükseldiğini ortaya koyuyor. 2001 yılında kadınlar için ortalama ilk evlenme yaşı 22,7, erkekler için ise 26 iken, bu rakam 2023 yılında kadınlarda 25,7’ye, erkeklerde 28,3’e yükseldi. Bu artışın nedenleri arasında eğitim sürelerinin uzaması, gençlerin erken evliliğe sıcak bakmaması ve ekonomik zorluklar yer alıyor. Gençler, artan maliyetler nedeniyle ailelerinden ayrılarak yeni bir yuva kurmakta zorlanıyor.
EVLİLİK MALİYETLERİ KATLANARAK ARTIYOR
Evlilik masrafları, Türkiye’de son yıllarda hızla yükseldi. Geleneksel olarak ailelerin de katkıda bulunduğu düğün harcamaları, artan ekonomik zorluklarla birlikte büyük bir mali yüke dönüştü.
2018 yılında bir düğün maliyeti yaklaşık 32.500 TL iken, 2024’te bu rakam 600.000 TL’ye ulaştı.
Son 7 yılda evlilik maliyetlerindeki artış yüzde 1.747’ye ulaştı.
2018’de bir asgari ücretli, düğün masraflarını karşılamak için 20 ay çalışmak zorundayken, 2024’te bu süre 35 aya çıktı.
BOŞANMA DA MASRAFLI
Ekonomim'de yer alan habere göre; boşanma oranlarındaki artış, çiftler için ekonomik bir yük haline geldi. 2018’de bir anlaşmalı boşanma davasının maliyeti 5.140 TL iken, 2025’te bu rakam 75.000 TL’ye çıktı. Çekişmeli boşanma davalarının maliyeti ise 2018’de 6.650 TL iken, 2025’te 110.000 TL’ye ulaştı. Anlaşmalı boşanmanın maliyeti 8 yılda yüzde 1.359, çekişmeli boşanmanın maliyeti ise yüzde 1.554 oranında arttı.
Boşanma sürecinde velayet ve nafaka davalarının maliyetleri bu rakamlara dahil değil. Ayrıca, boşanma sürecinde danışmanlık ücretleri de ciddi bir mali yük oluşturuyor. 2018’de bir saatlik avukat görüşmesi 300 TL iken, 2024’te bu rakam 3.500 TL’ye yükseldi.
EKONOMİK ZORLUKLAR AİLE KURMAYI ETKİLİYOR
Artan evlilik ve boşanma maliyetleri, aile kurmanın ekonomik boyutunu gözler önüne seriyor. Bir yandan yüksek düğün maliyetleri, diğer yandan boşanma sürecinin getirdiği masraflar, Türkiye’de aile yapısını ve gençlerin evlilik konusundaki tercihlerini derinden etkiliyor. Eğitim ve ekonomik belirsizlikler, bireylerin evlilik kararlarını ertelemelerine ya da hiç evlenmeme eğilimlerine yol açıyor.
Yorumlar