Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çarşı pazar karışmış, sen hala meselenin özüne gelememişsin. Meselenin özü çiftçiyle alakalı değil. Çiftçinin eline geçen para artmıyor.Tarlada 30 kuruş olan brokoli, zincir market rafında, 7 lira. Halde 50 kuruş olan karnabahar, aynı rafta, neredeyse 5 lira. İki lira seksen kuruş fiyat açıkladığınız süt, rafta, 7 buçuk lira. Yani senin anlayacağın, mesele çiftçiden sonra başlıyor Sayın Erdoğan. Temelde sorun zincir marketlerde ve onların tedarikçilerinde. Çünkü davul da, tokmak da onların elinde. Kendileri çalıp, kendileri oynuyorlar. Sayıları 31 bini geçti. Piyasaya hâkim oldular. Karşılarında rekabet edecek kimse yok. Ne çiftçi kooperatifi kaldı, ne de birliği. Ne halcisi kaldı, ne de komisyoncusu. Hepsini ezip geçtiler.”
“Bak, bu zincir marketler meselesi önemli” diye sözlerini sürdüren Akşener, “Ben ve arkadaşlarım, memleketin dört bir yanını geziyoruz. İstanbul Ümraniye’den, Samsun Bafra’ya kadar herkes, bu zincir marketlerin, salgında kayırılmasından, kent ekonomisine katkı sağlamamasından, esnafı batırmasından, ortaya çıkardıkları gıda enflasyonundan şikayetçi. Nedense, bir tek sen şikayetçi değilsin… Kızman gereken kesim bu zincir marketler olmalıyken, nedense, onlarla uğraşmak senin pek işine gelmiyor. Çünkü bu durumdan şikayetçi olsan, daha önce bu market zincirlerinde çalışmış birini, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı yapıp, bir de üstüne bakanlığın bütün fonksiyon birimlerini teslim etmezdin. Çünkü bu durumdan şikayetçi olsan, bu market zincirlerinde, yönetim kurulu üyeliği yapmış birini de, Tarım ve Orman Bakanı yapmazdın” diye konuştu.