İçeriden
kendisinin eşi çıktı, kendisi ile gayet medeni bir konuşmamız oldu. Kim
olduğunu söylemedi. 'Ben konuşmam yönünde talimat aldım' dedi. Biz de 'Peki'
dedik ve 'İyi akşamlar' dedik. Sonrasında Can Ay, hakkımızda ben de dahil olmak
üzere şikayetçi oldular. Üçümüz hakkında, 'konut dokunulmazlığını ihlal'den suç
duyurusunda bulunmuşlar. Şikayetçi olmuşlar. Biz, evin kapısını, penceresini
zorlamışız; zorla içeri girmeye kalkmışız. Olay, savcılık makamına, nöbetçi
savcıya
intikal etti. Savcılık makamı, bu konuda herhalde açılmış bir dava olduğundan
hareketle adeta bu davada biz, sanki mahkum olmuşuz gibi sanki daha önce
vekiller, bu suçu işlemiş gibi 'Siz misiniz bir daha bu evin oraya gelen'
şeklinde bir akıl yürütmeyle gözaltı kararı verdi. Vekillerim, bu kız ve
annesi, 'konut dokunulmazlığını ihlal' gibi bir suçtan gece gözaltına
alındılar. Sabaha kadar nezarette kaldılar."
Sanem Dolun
Ay ise, babasının ölümüne kadar üvey ağabeyi Can Ay ile arasının çok iyi
olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
“19
yaşındayım. Dün geceyi önce gözaltında sonra nezarethaneye sevk edilerek,
geçirdim. Sabah da emniyet tarafından adliyeye bırakıldım. Şu anda, burada
bulunmanın sebebi, babamla her yazı geçirdiğim yazlığa babamın vefatından sonra
girmiş bulunmam.