30 Ağustos 2024’te Kara Harp Okulu mezuniyet töreninin resmi kısmının sona ermesinin ardından teğmenler, geleneksel kılıç çatma seremonisinde Subay Andı’nı okuyarak “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı attı. Bu olay, disiplin soruşturmasıyla sonuçlandı ve beş teğmen TSK’dan ihraç edildi. İlk olarak Serhat Gündar, kararın iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Şimdi ise Batuhan Gazi Kılıç, aynı hedefle İstanbul Nöbetçi İdare Mahkemesi’nin kapısını çaldı.
Dava Dilekçesinden Çarpıcı İddialar
Nefes’te yer alan habere göre, Batuhan Gazi Kılıç’ın dava dilekçesinde YDK kararının hukuka aykırı olduğu vurgulandı. Dilekçede, “Kurulun en deneyimli üyesi Korgeneral Tevfik Algan, tek hukukçu üye ve Şube Müdürü ihraçlara karşı oy kullandı. Karar, yalnızca bir oy farkla alındı,” denildi. Soruşturma sürecinde teğmenlerin savunma hakkının ihlal edildiği öne sürüldü: “Heyet, müvekkilin beyanlarına müdahale etti, ‘Ebru Teğmen planlama yaptı, sen de kabul et’ gibi yasak sorgu yöntemleri kullanıldı.”
YDK kararının hukuka aykırı olduğu belirtilen dava dilekçesinde şu görüşlere yer verildi:
“Kurulun en uzun süre askerlik tecrübesine sahip Korgeneral rütbesindeki üyesi (Tevfik Algan), tek hukukçu üye Hukuk Hizmetleri Başkanı ve en fazla benzer dosya inceleyen Şube Müdürü de ihraçlara karşı oy kullandı. Karar sadece bir oy fazlası ile alındı.
Disiplin soruşturma heyeti müvekkilin beyanlarına müdahalede bulundu, yasak sorgu yöntemleri kullanıldı. Soruşturma Heyetinde müvekkilin rütbesine göre general, albay ve yarbay gibi çok üst rütbede personelin görevlendirilmiş olması, tanık ve soruşturulanlara avukatların da olmadığı bir ortamda 'öyle olmaz, şöyle mi dedin, şöyle yazalım' şeklindeki tavrı nedeniyle savunma hakkı ihlal edildi.
Bu ihlâl öyle bir dereceye vardı ki bir ifade tutanağı gösterilerek 'Ebru teğmen önceden planlama yaptığını söyledi, sen de kabul et artık' veya 'İzzet Teğmen önceden planlama yaptığını söyledi, sen de kabul et artık' şeklinde yasak sorgu yöntemleri dahi kullanıldı.
YDK kararında savunulduğu gibi 'Mustafa Kemal’in askerleriyiz' sözlerinin protest bir eylem olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Toplumun yüzde 90’ı teğmenlerin eylemi nedeniyle Devletin ve TSK’nın itibarının zedelenmediği görüşündedir.
İhraç edilen teğmenler, masum duygularla icra edilen kutlama sonrası, darbeci teğmenler, cuntacı teğmenler, hükümete kılıç çekenler, disiplinsiz teğmenler olarak yaftalanmalarına, hiç akıllarından geçirmedikleri şeylerle itham edilmelerine inanamamışlardır.”
Yorumlar