"Arkasından mutfağa girdim. Tolga elindeki tabancayı hazırlıyordu. Silahlardan biraz anlarım. Tolga, elindeki tabancayla mutfakta doldur-boşalt yaptı. Bana 'intihar edeceğim' dedi. Tabancayı hazırlarken, başkaca bir şarjör mü kullandı, yoksa aynı şarjöre başkaca mermi mi koydu, yoksa sadece şarjördeki mermileri yoklayıp, tekrar mı taktı, dikkat etmedim.
Daha sonra elinde tabancayla evin salonuna geçti. Normalde benim kendisine gücüm yetmez ama bir hamleyle elinden tabancayı aldım. Biraz direndi ama bana zarar vermek istemedi. Zaten oldu bitti, bana zarar vermek istemez. Ben kendisinden tabancayı aldıktan sonra bana 'Hapis yatılır mı baba, ver kendimi de vuracağım' dedi. Ben kendisine tabancayı vermedim. Tabancanın arkasındaki düğmeden emniyete aldım. Tetiğe bastım ama çalışmadı."
'Babamı darp ediyordu, öldürdüm' demiş
Oğlu Tolga Polat'ın intihar girişimine engel olduktan sonra polisler gelinceye kadar tabancayı vermesi için kendisine yalvardığını ardından kapının çaldığını ve polislerin geldiğini belirten Şeref Polat, "Kapıyı Tolga açtı, gelenler polis olduklarında söylediklerinde Tolga onlara gülümsedi. Polislere, 'Altuğ, babamı darp ediyordu, ben de öldürdüm' dedi. Annesi Afiyet İkbal ile ilgili bir şey söylemedi. Söylediyse de ben duymadım.
Daha sonra Tolga'dan aldığım tabancayı polislere teslim ettim. Oğlum Altuğ'u ben öldürmedim. Diğer oğlum Tolga, polislere 'Altuğ'u ben öldürdüm' dedi. Annesiyle ilgili bir şey söylemedi. Söylediyse de ben duymadım. Daha sonra Tolga'dan aldığım tabancayı polislere teslim ettim. Tolga'nın benim evime gelişinden önce herhangi bir şekilde silah sesi duymadım.