Arzum Onan: Bana ev hanımı oldu diyenler...

Arzum Onan, verdiği röportajda yeni projeleri, Mehmet Aslantuğ ile evliliği ve oğluyla iletişimi konusunda açıklamalar yaptı.

Arzum Onan: Bana ev hanımı oldu diyenler...
Son Güncelleme: 23 Ağustos 2019 Cuma 11:56
2 Eylül 2018 Pazar 14:12

Arzum Onan, Posta gazetesinden Alev Gürsoy Cimin'e verdiği röportajda Mehmet Aslantuğ ile evliliği ve oğluyla iletişimi konusunda açıklamalar yaptı.

1993 Miss Turkey, 1994 Avrupa Güzellik Kraliçesi seçilen Arzum Onan, oyuncu Mehmet Aslantuğ ile evlendikten bir süre sonra podyumdan ve oyunculuktan uzaklaşmıştı ve 14 yıldan bu yana heykel yapıyor.

44 yaşındaki Arzum Onan, "Güzel yaş aldığımı düşünüyorum. Elbette bunu dış görünüş açısından söylemiyorum. Ben fiziksel özelliklerimi önemsemeyip her zaman heybemi başka değerlerle doldurmaktan yana oldum." diyor. İşte o röportajdan satırbaşları:

- 6 ay önce Hülya Avşar programında, “Erkek çalışsın, kadın evde çocuklarını kendi büyütsün, yemeğini yapsın, kocasını karşılasın” demişti. Eşiniz Mehmet Aslantuğ da ona şu cevabı vermişti: “Kadının üretime girmesi lazım. Muasır medeniyet seviyesi başka türlü olmuyor. Var ya Ata’nın işaret ettiği...” Sosyal medyadan eleştiriler geldi, “Arzum Hanım da onunla evlenince ‘ev hanımı’ oldu” diye...

- O yorumları yapanlar, bizim çalışma hayatımızı sadece podyumdan, televizyon programlarından ibaret sanıyorlar galiba...

- Birbirinize verdiğiniz emek, kıymet, sanat camiasında çok da görmediğimiz bir tablo. Sahiden bizim dışarıdan gördüğümüz gibi misiniz?

- Sadece dışarıdan böyle görünmek için 25 yıl çok uzun bir süre! Ve inanın böylesi bir rol için de hayat çok kısa!

- Hiç mi kavga etmezsiniz?

- Etmeyiz desem inanır mısınız? (Gülüyor)

- Mehmet Bey’i hangi sözlerle tarif edersiniz ve aşk hâlâ baki mi?

- Diğer yarım... Yoldaşım...

- Bir buçuk yıl tiroit kanseri tedavisi gördünüz. O günlerden size kalan en büyük tecrübe ne?

- Eğer o günlerden mutlaka bir tecrübe edindiysem her şeyin insanlar için olduğunu yeniden anladım diyebilirim. Başıma kötü bir şey geldiğinde “Daha kötüsü olabilir” diyerek her daim şükretmeyi bildim. Aileme sığınmak asıl değerim oldu.

- Oğlunuz Can artık 18 yaşında bir genç adam. İletişiminiz nasıl? Büyüdükçe zorlukları da büyüyor mu?

- Elbette bazen “Keşke küçüklüğüne gidebilsek, o günlerin daha çok tadını çıkarabilsek” diye düşünüyoruz. Ama büyüdükçe de başka türlü bir ilişki halini aldı aramızdaki iletişim. Küçüklüğünden beri olan duygusallığı, bağlılığı, sinirlense bile asla vazgeçmediği nezaketi, adalet ve hakkaniyet duygusu; 18 yaşında bir genç olmasına rağmen zor olmadığı gibi, müthiş bir lezzet katarak çoğalıyor.

- Sergi hazırlıkları nasıl gidiyor?

- İlk sergimden bugüne, yaklaşık beş sene boyunca zamana fazlasıyla yayarak çalıştım. İşte, mükemmelliyetçi tarafım burada devreye giriyor galiba. 22 çalışma gerçekleştirdim.

Bu içeriğimize de göz atabilirsiniz clear_all

Yorumlar