Öte yandan, basın yayın kuruluşlarının kamuya mal olmuş kişilerle ilgili ve bu haberin ilgili kişinin belli ölçüde özel hayatına ilişkin bulunmasının doğal olduğu ancak kamuya mal olmuş kişilerin de daha dar da olsa bir mahrem hakkına sahip olduklarının unutulmamasının gerektiği ve özel hayata saygı hakkı ile basın özgürlüğü arasındaki makul dengenin gözetilmesinin gerektiği vurgulandı.
Tüzünataç ile Gökbakar'ın 6'ıncı kattaki bir evin terasındaki yakınlaşma anlarının dışarıdan görülebilmesi nedeniyle mahremiyetin sınırlı kalabileceği ve buların belli ölçüde alenileşebileceğinin izahtan uzak olduğu bildirildi.
Kişinin başkaları tarafından görülebileceğini bilerek mahrem alanında kalması gereken aktivitelerini terasa taşıması durumunda bunların başkaları tarafından görülebileceğinden şikayet etme hakkının olamayacağı aktarıldı.
Tüzünataç'ın, evinin terasının sokaktan görülemeyeceğini ve bu görüntülerin yüksek bir yerden yakınlaştırma yöntemiyle çekildiği yönündeki iddiaları hakkında da Mahkemenin söz konusu görüntülerin sokaktan çekildiği sonucuna vardığı hatırlatıldı.