“İstanbul'a
5 yıl önce geldim. Mecidiyeköy'de kiralık bir evde kalıyorduk arkadaşlarla.
Hala kiradayım gerçi... Her şey oradaydı. Köprü, metrobüs... Bütün insanların
yolu oradan geçiyor.
Mecidiyeköy'den
kaçtım! Balat'a yerleştim. Çok tatlı bir hayatım var. Komşularım,
arkadaşlarım... Tam bir mahalle. Orada yaşayıp, o mahalleden beslenmek benim
için çok önemli. 32 yaşındayım. Sürekli yollarda olmak aidiyet duygumu azalttı.
Saçlarım
gerçek. Babam sağ olsun. Lisedeyken 'moruk' diyorlardı. Garip geliyordu, şimdi
alıştım. Neye alışmıyor ki insan? Şimdi hoşuma gidiyor.
Askerlik
fotoğrafımı görünce ben de güldüm. İnsanlar mutlu olduğum için sevindim. Onun
dışında görüntüm umurumda değil.