"Misafirlere altın, kristal ve mermer gibi materyallere sahip odalar sunmama rağmen, müşterilerden daha fazla para almak zordur" diyen ve yıllardır otelcilik sektöründe çalışan Charbonnier, lüks odalara sahip olmamasına rağmen misafirlerin daha fazla ödeme yapmak istemesiyle daha önce hiç karşılaşmamıştı. İnsanları bir nükleer sığınakta mutlu edebildiğini gören Charbonnier, konuklar için önemli olan tek şeyin deneyim olduğunu gördü.

Böylece sığınağı kapatan üçlü, merkezinde hala "deneyim" kavramının olduğu yeni bir fikir geliştirdi ve 2016'da İsviçre Alpleri'nde, denizden yaklaşık iki bin metre yükseklikteki açık hava otelini açtı.

İsviçre'nin farklı bölgelerinde toplam yedi yataklı olan bu otelin gecelik fiyatı ise 251 pound. Charbonnier, satışa çıktıktan sonra odalardan ikisi 2020'nin tamamen dolduğunu, 9 bin kişinin ise bekleme listesinde bulunduğunu belirtti.

Çalışanlarının bölgedeki yerel sakinler olduğu otelde, hava koşullarının olumsuz olması durumunda konuklar kapalı odalara alınıyor. Otelini "Seçkin hizmetle deneyimin sadeliği" olarak tanımlayan Charbonnier konuklarının bu oteli tercih etmelerindeki ana nedenin deneyim yaşamak olduğunu söyledi.