“İlk olarak
bu cümle ile sosyal medyada bende insanların din siyaset spor gibi konularda ne
kadar kolay linç edildiğini ve bunun nekadar yanlış olduğunu tıpkı Fazıl Bey
gibi belirtmek istedim buna açıklık getireyim. Fazıl Bey'in bu soruyu normal
sorduğunu düşünsem, (ki düşünmüyorum) o zaman beni 2 yıldır takip eden biri
neden bunu soruyor ki derim. En azından 2 yılda hakkımda bir bilgi sahibi
olmuştur. Maksadı bana laf atmak ya da iğnelemek ise, bir reality show'a
katıldık diye, okuduğumuz okullar, iş hayatımız, sonrasında televizyonda
yaptığımız onlarca iş böyle bir anda bir cümle ile hafife alınmasın”
Fazıl Say,
Hakan Hatioplu'nun o sözlerine kayıtsız kalmadı. Hatipoğlu'na 'ajitasyon yapma'
diyen Say, sosyal medya hesabında şu mesajı yayınladı:
“Instagram’ın
sahte hesapları temizlediği bir dönemmiş, o yüzden herkesin takipçi sayısı
azaldı” deniliyor. Mümkün ve mantıklı. Şu da bir gerçek; benim sayfamda,
resimler yüzünden, küçük bir oranda da olsa tepkiler vardı, bu aykırı durumu
istemeyenler de vardı. O yüzden hak veriyorum ama kesin bir şey diyemiyorum.
Ben 5 yıldır Instagram kullanıyorum, binlerce kişiyi takip ediyorum, bunların
içinde tanıdıklarım, bildiklerim de var. Belli bir vesileyle eklemiş olduklarım
da... Bırakın doğasında işlesin her şey.
Biraz
düşününce, malum, her konuda ajitasyon, “ne işle uğraşıyorsun?” Sorusuna bile
“ben iyi insanım sen kötü insansın” cevabını patlatıyor, dinamit gibi, gerçek
celladının kim olduğunu anlamasına fırsat bile kalmadan magazin medyasının
sakız gibi çiğnediği hale gelerek, ve herkesi de getirmeye de çalışarak.. Bir
oyunun içinde oyuna kurban... Yazık... Emin olun elimde olsa bu durumun önüne
geçmeye çalışırdım. Merak ediliyorsa; son olarak, o bahsi geçen tv
programlarını ben seyretmedim hayatımda, zaten çok az tv seyrederim. Hatta
merak bile etmedim o programları, bilmiyorum... Doğallığa fırsat olamaması
üzücüdür...”