2
çocuk annesi, dava dilekçesinde evliliklerinin 'peri masalı' olarak başladığını
ancak zaman içerisinde Necati Şaşmaz'ın Türk toplumunun hassasiyetleri, genel
ahlaka aykırı davranışları, kötü alışkanlıkları, bağımlılıkları, ihaneti ve
uyguladığı fiziksel, cinsel, duygusal şiddet ile kâbusa döndüğünü öne sürdü.
İkinci
oğlunun doğumundan sonra, eşinin dayanılmaz davranışları ve çocuklarının
geleceği için evlilik birliğini bitirme kararı aldığını anlatan Nagehan Şaşmaz,
dilekçesinde evliliği boyunca her zaman eşinin yanında yer aldığını vurguladı.
Hamilelik
dönemlerinde Necati Şaşmaz'dan ilgi görmediğini, doğum günü dışında bir kez
bile yemeğe ve dışarıya çıkmadığını iddia eden genç kadın, eşinin sette
olamadığı günlerde ise odasına kapandığını, kendisini yanına yaklaştırmadığını
öne sürdü.
'Bebeğini doyuramayan anne' olmakla
suçlandım
Dilekçesinin
devamında anne olduktan sonra kayınvalidesi ve kayınbabası tarafından evde
gözetim altına alındığını, Necati Şaşmaz'ın bebeği ve kendisiyle ilgilenmemesi
nedeniyle zor bir loğusalık dönemi geçirdiğini ifade ederek, 'bebeğine devamlı
süt verme baskısı yapıldığını' ileri sürdü. Nagehan Şaşmaz, "Sütüm
yetersiz olduğu zamanlarda bile, bebeğin aç kalması ve açlıktan ağlaması bile
önemsenmeyerek, bebeğe mama vermem engellenmiştir" dedi. 2 ay boyunca
bebeğinin aç kaldığını savunan Nagehan Şaşmaz, 'Bebeğini doyuramayan anne' olmakla suçlandığını kaydetti.