"Beni insanlar tabii ki Acun’la tanıdı. Ama sonrasında kendi tarzımı, sosyalliğimi, enerjimi sevdiler. Belki başta dediler ki, “Acun gibi herkesin hayran olduğu biri bu kıza neden âşık oldu?” Ama sonra onlar da takılı kaldı bana. (Hala emin mi Acun'un ona aşık olduğuna) Acun bana çok âşık. Çok çok âşık."
(Annelik mi seksilik mi daha çok ‘tık’ alıyor?) "Annelik kesinlikle! Kızımla fotoğrafım bütün like’ları topluyor. En çok masum, tatlı fotoğraflarım beğeniliyor. Ben bu işin uzmanı oldum, neyin sevilip sevilmeyeceğini biliyorum. Bazı fotoğraflarımı koyarken, insanların bıdı bıdı yapacağını biliyorum. Yine de paylaşıyorum çünkü o da benim ve orada durmalı. Diğer herkesin yaptığından farklı bir şey yapmıyorum. Suçsa, herkes bu günaha ortak. Bütün blogger’lar, influencer’lar, ünlüler, ünsüzler, herkes yaşadığı her şeyi çekiyor ve koyuyor. Her şeyini paylaşıyor. Niye en suçlu ben oluyorum?"
"Bir şeylere emeksiz ve kolay yoldan ulaştığını düşünenlere verecek cevabı ne?) Benim emek vermediğimi nereden biliyorlar? Ya da acı çekmediğimi? Geceleri yatakta ağlarken yanımdalar mıydı? Yaşadığım onca şeyde ne kadar üzüldüğümü, neler çektiğimi biliyorlar mı? Öyle kolay olmadı hiçbir şey. Bu önyargı. Bunu anlayabiliyorum. Ama nefrete dönüşmesini anlayamıyorum."
Soru: O şehir efsanesi doğru mu? Güya seni o kafeye almamışlar, sen de yıllar sonra kafeyi satın almışsın?