14 Haziran-15 Temmuz 2018 tarihleri arasında Rusya’da düzenlenecek olan 21. FIFA Dünya Kupası ile heyecan, 2006’nın ardından ilk kez Avrupa’ya taşınacak. İki tanesi aynı şehirde bulunan toplam 12 stat, 11 farklı şehirde Dünya Kupası heyecanını canlı tutacak. Baltık Denizi kıyılarından Karadeniz’e kadar Rusya’nın geniş coğrafyasının birçok noktasına uğrayan Dünya Kupası, Moskova’nın Lujniki Stadyumu’nda Rusya’nın oynayacağı açılış maçı ile başlayıp yine aynı stattaki finalle sona erecek. Turnuvanın düzenleneceği 11 şehir, futbol tutkusunu Rusya yaz tatili ile birleştirmek isteyenler için sayısız alternatif sunuyor.
Moskova
Rusya’nın başkenti Moskova, 12 milyonun üzerindeki nüfusu ile her zaman hareketli bir şehir. Turnuvanın düzenleneceği dönemde ortalama sıcaklık değerleri genellikle 17 ile 19 derece arasında değişen şehirde en yüksek sıcaklık 22-24 derece arasında oluyor. Bu durum yaz aylarında yüksek sıcaklıktan uzak bir tatil imkanı sunuyor. Kızıl Meydan, St. Basile Katedrali, Kremlin Sarayı, Koruyucu İsa Katedrali, Bolşoy Tiyatrosu, Puşkin Müzesi gibi birçok popüler noktaya sahip olan Moskova, kültürel ve tarihi anlamda Avrupa ve Dünya’nın en dolu şehirlerinden biri olarak öne çıkıyor. Ayrıca Lenin Mozolesi’nin dışında Novodeviçiy Mezarlığı ile Nazım Hikmet’in mezarı da ziyaret edilebiliyor. Dünyanın en büyük 14. şehri olan Moskova, ulaşım kolaylığıyla da turistlerin beğenisini kazanıyor. Dünyadaki en derin ve geniş metro ağlarından biriyle gezmek istenilen her yer arasında kolaylıkla ulaşım sağlanabiliyor. Otkrytie Arena ve Lujniki Stadyumu, Dünya Kupası’nın Moskova’daki ev sahipleri olacak.
Sankt Peterburg (St. Petersburg)
Rusya’nın en büyük ikinci şehri Sankt Peterburg, Baltık Denizi kıyılarında yer alıyor. Kuzey Avrupa şehirlerinden biri olduğu için yazın en sıcak anlarında bile sıcaklık ortalama 23 derecede seyrediyor. 5 milyonun üzerinde nüfusu olan Sankt Peterburg, günümüzdeki ihtişamlı haline “Deli Petro” olarak bilinen Çar I. Petro döneminde geldi. I. Petro, şehri Rusya’nın Avrupa’ya açılan kapısı olarak gördüğü için Avrupa şehirlerinin bir benzerini kurmak isteyip son derece başarılı oldu ve 200 yıl boyunca Rus Çarlığı’nın başkentliğini yapan Sankt Peterburg, gelişimini sürdürüp dünya turizminin en çekici noktalarından biri oldu. Hermitaj Müzesi, Yeniden Diriliş Katedrali ve birçok muhteşem mimariya sahip tiyatrosu ile gezerken asla sıkılmayacağınız şehir, Neva Nehri kıyılarında dinlenme imkanı sunuyor. Önemli bir ticari ve turistik limana da sahip olan Sankt Peterburg, tatil heyecanını, Yeni Zenit Stadyumu olarak da bilinen Krestovskiy Stadyumu’ndaki Dünya Kupası maçları ile bir araya getirecek.
Nijniy Novgorod
Şehirle aynı isme sahip stadyumuyla Dünya Kupası heyecanına hazırlanan Nijni Novgorod, Rusya’nın beşinci büyük şehri ve 1 milyon 250 binin üzerinde nüfusa sahip. Rusya’nın tarihi öneme yüksek şehirlerinden olan Nijni Novgorod’un geçmişi 1200’lü yıllara dayanıyor. Fuar alanı ile beraber; Kremlin, Çkalov merdivenleri, Pojarski Meydanı, Volşaya Pokrovskaya Caddesi, Aziz Aleksandar Nevski Katedrali ile gezmekten sıkılmayacağınız şehir, Rusya’nın iç kesimlerinde yer alsa da Oka ve Volga nehirlerini birleştiriyor ve nehir kenarında keyif yapmaya da imkan tanıyor. İki nehrin birleşim noktasını görebileceğiniz şehir, tarihten bir saniye bile kopmayacağınız unutulmaz bir tatil vadediyor.