Güneş: Beni Milli Takım için görüşmeye gündem olsun diye çağırdılar - Sayfa 14

Yorulmaktan rahatsız olmaktan ziyade yaptığın işten zevk alacaksın. Mutlu olacaksın. Babam bana büyük sermaye bıraktı ben onu kullanıyorum, benim eserim değil ki. Erken geç fark etmez, işinden zevk al. Özverili olmak önemli... Biz iyiyiz. Bu benim için, takım için değil, herkes için geçerli.”

14 31
 
Güneş: Beni Milli Takım için görüşmeye gündem olsun diye çağırdılar - Sayfa 15

ESKİDEN KALECİLERE ‘APTAL’ DERLERDİ”

Ayakta kalmak için her gün bir şeyler yapacaksın. 1 yıl değil, 50 yıl böyle devam ediyorsun. Ömür bu. 1 gün yalan söyledin milleti kandırdın, cin gibisin. Kendini nasıl kandıracaksın. Ömür boyu böyle mi gider? Düzgün olmak aslında erdemlik değil, çok başarılı bir yöntem. Kaleciliğin verdiği en büyük değer farklı düşünmem. Kaleci farklı duran, farklı giyinendir. Forması bile değişik yahu.

15 31
 
Güneş: Beni Milli Takım için görüşmeye gündem olsun diye çağırdılar - Sayfa 16

Kaleci çok akıllıdır. Niye o arkası dönük değil, hep önü dönük. Eskiden kaleciye “aptal” derlerdi. Niye derlerdi, kimse kaleye geçmek istemezdi. Koşmayacak adam kaleye geçerdi. Saf derlerdi, halbuki zeki adamdır kaleciler. Hatta geçen yoktu, sırayla geçilirdi. Zeki olmak zorundadır. Öyle bir zamanda takımı kurtarır ki, sabır, özveri... Herkesin hatasını kapatır ama onun hatasını kimse kurtarmaz. Bazen kaleciyi görürsün. Adam 18 dışından şut atar. Kaleci bağırır önündekilere: ‘Niye vurduruyorsun?’ Daha ne istiyorsun, vurdurmasalar ne işin var senin orada?

16 31
 
Güneş: Beni Milli Takım için görüşmeye gündem olsun diye çağırdılar - Sayfa 17

“BEŞİKTAŞ KOLTUĞUNUN DEĞERİ VAR”

50 yıldır futbolun içindeydim. Futbol bana her şeyi öğretiyor. Bazen sana iyilik yapanı anlamıyorsun. Ya da kötülük yapmış, o an anlamıyorsun sonra anlıyorsun. Bizim dönemimizde futbol işsiz güçsüzlerin işiydi. “Serseri ahlaksızların işi” derlerdi. İtibar görmezdi. Evlilikte kız bile verilmezdi. Ama ben okudum da aynı zamanda. “Serseri değilim, ahlaksız değilim” dedim kendi kendime. Adam “efendi” diyor. Efendi olmak zorundayız zaten.

17 31