Sadece 'ten' üzerinden ele alınan ilişkinin çok uzun sürmeyeceğini belirten Dr. Eren, "Cinselliği tensel değil tinsel bir olgu olarak ele almamız lazım. Tinsel, 'ruhsal,zihinsel' demek. Sadece ten üzerinden oluşan cinsel birliktelik çok uzun sürmez ya da ilerlemesi çok zordur.
İlişki tin üzerinden giderse o ten hep çekici gelir. Biz tenden başlatıyoruz, tenden tine ulaşmak zordur. Sağlıklı cinsellikten kastım, yaşanan ilişkinin, kişilerin kendi fantezilerini, düşüncelerin uygulayabildikleri bir mecra olması gerekiyor. Çünkü cinsellik, kişiden kişiye, kültürden kültüre değişir" ifadelerini kullandı.
Cinsel
birliktelik sırasında mutluluk salgılayan pek çok hormonun harekete geçtiğini
söyleyen Dr. Eren,"Bizi huzurlu,güvende hissettiren, zevkin doruğuna
taşıyan pek çok mutluluk hormonu ilişki sırasında salgılanır. Cinsel
birliktelik gribi engeller evet koruyucu etkisi vardır. Çünkü immunoglobulin
(antikor) devreye girer ve virüslere, olası enfeksiyon etkenlerine karşı bizi
korur. Ayrıca kalp, damar hastalıklarına iyi gelir, kalp krizi riskini de
düşürür" dedi.
Toplumda
kadının üzerindeki algının değişmediği takdirde cinselliğin can sıkıcı bir
jimnastikten öteye geçmeyeceğini vurgulayan Dr. Eren, "Kadın en çok
toplumsal cinsiyet rolleri altında eziliyor. Üzerinde, 'ağır başlı olmalı,
kahkaha atmamalı, gülmemeli' gibi bir algı var.