Kış aylarında grip salgınından kurtulmak için çoğu kişi çareye grip aşısı olmakta buluyor. 50 yıldan bu yana kullanılan grip aşısı için son yıllarda tedirginlik başladı. Neden mi? Belki de grip aşısının belli başlı zararları grip aşısından tedirgin olmaya yetebiliyor. Şimdi birlikte grip aşısının zararları neymiş öğrenelim.
Grip aşısının zararları neler?
Grip aşısı canlı olmayan virüs içerdiğinden aşıya bağlı olarak grip geçirmek mümkün değildir. Aşı yapılan bölgede ağrı, kızarıklık ya da şişme, kas ağrıları, kırgınlık hissi, hafif ateş yan etkileri arasında sayılabilir. Grip aşısının zararları, özellikle kış aylarında gripten korunmak için sağlıklı beslenmeli, düzenli olarak egzersiz yapmalı, dinlenmeye vakit ayırmalı, alkol ve sigara gibi alışkanlıklardan uzak durarak bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerekir.
Çevrenizdeki öksüren, hapşıran kişilerden uzak durulmalı, eller sıkça yıkanmalıdır. Tüm bunlara rağmen grip hastalığına yakalanmak çok zor değildir. Antibiyotiklere cevap vermeyen grip hastalığından korunmanın yollarından birisi grip aşısı yaptırmaktır. Gelişmiş ülkelerde bu aşı insanlara ücretsiz olarak yapılmaktadır. Ülkemizde rutin olarak yapılmasa da, risk grubundaki kişilere önerilmektedir.
Grip Aşısı Ölü Bir Aşı
Her yıl tek doz olarak yapılması önerilir. Bunun sebebi grip virüsünün genellikle her yıl genetik yapısının değişmesi ve ortaya farklı bir virüsün çıkmasıdır. Bu aşı 8 yaşın altındaki çocuklara ilk defa yapılıyorsa, bir ay arayla 2 doz şeklinde tavsiye edilir. Bundan sonra tek doz yapılması yeterli olmaktadır. 8 yaşından sonra aşının ilk defa uygulanmasında tek doz yeterli olur. 3 yaş altı çocuklarda ise, aşının yarım doz yapılması yeterli olur. Aşının 6 aydan küçük bebeklere, gebeliğin ilk 3 ayı içinde olan kadınlara ve ciddi derecede yumurta alerjisi olan kişilere kesinlikle önerilmediğini hatırlatalım.
Grip aşılarının gribe karşı sağladığı bağışıklık kuvvetli ve uzun süreli değildir. Genç ve sağlıklı insanların yüzde 80'inde aşıdan iki üç hafta sonra grip virüslerine karşı antikorlar ortaya çıkar ama bu, aşı olanların gribe yakalanmayacakları manasına gelmez. Üstelik aşının etkili olabilmesi için aşıda bulunan virüslerle salgın yapan virüslerin aynı veya çok benzer olmaları gerekir.
Grip Aşısının Etkisi Azaltılıyor
Grip aşısının etkinliğinin 'abartıldığını' gösteren ve gözleme dayalı olmayan gerçek bilimsel çalışmaların sayısı da her geçen gün artıyor. Amerika'da son 20 yılda grip aşısı olan yaşlıların oranı yüzde 15'ten yüzde 65'e çıkmasına rağmen yaşlıların hastaneye yatış ve ölüm oranlarında buna uygun bir azalma olmadı.
Kanada'da 700 kişi üzerinde yapılan araştırma da grip aşılarının yaşlılarda gribe bağlı ölümleri azaltmadığını ortaya koydu. Oysa daha önceki çalışmaların sonuçlarına bakarak grip aşısı olan yaşlılarda hastaneye yatışların yüzde 30 ve ölümlerin yüzde 50 oranında azaldığı bilinirdi. Durum çocuklarda da farklı değil. Mayo Klinik 6 ay-18 yaş arası 263 çocuğu 8 sene takip etmiş ve sonuçta grip aşısı olan çocuklarda hastaneye yatma riskinin 3 misli fazla olduğu ortaya çıktığı gibi grip aşısı olan astımlı çocuklarda bu risk daha da yüksek bulunmuştur.
Grip hastalığından korunmak amacıyla yapılan bu aşının uzmanlara göre bazı yan etkilerinin olduğu belirtilmektedir. Yapılan bazı araştırmalarda grip aşısının felç etkisine neden olan Guillain Barre sendromuna yakalanma riskini yükselttiği belirlenmiştir. Bu nedenle bazı ülkelerde aşıların toplandığı bilinmektedir.
Grip aşısının koruyucu hakkında bir süreklilik olmadığından, öncelikle risk altında olan kişilerin aşılanması daha uygun olur. Gripten korunmak için öncelikle bağışıklık sistemini güçlendirecek uygulamalar yapılmalıdır. Her sene içeriği virüsün yapısına göre değiştirilen grip aşısı bile hastalıktan tam olarak korunma sağlamadığından, riske girmemek için mutlaka önlem alınmalıdır.
Yorumlar