Okuduğunuz An Korkudan Uykunuzu Kaçıracak 16 Hikaye

Mart 2004'te, 17 yaşındaki Vermontlu garson Brianna Maitland işten çıktı ve arabasını eve doğru sürmeye başladı. Bu, herhangi birinin onu en son görüşü oldu. Brianna'nın arabası bir sonraki gün terk edilmiş bir evin arkasında bulundu, arabanın burnu evin içine girmişti. Polis arabayı olduğu yerden çıkardı, ancak sürücüyü araştırma girişiminde bulunmadı. Araştırdıklarında ise ipuçları çoktan ortadan kaybolmuştu. Bugüne kadar onu kimin, neden kaçırdığını bilmiyor.

Bu ürkütücü tabloda, küçük bir oğlanın garip bir oyuncak bebekle beraber durduğunu görüyoruz. Arkasında bulunan camda da bir sürü el var. 1972 yılında Bill Stoneham adındaki ressam tarafından çizilen tablo söylenene göre hayaletli. Tablonun sahibi oyuncak bebeğin hareket ettiğini not düşerek tabloyu eBay'de satışa sundu. Altına da tablodaki bebeğin farklı farklı tehditkar pozlar verdiği birkaç fotoğraf daha eklenmişti.

Idilia Dubb, 1800'lerde Almanya'da tatil yaparken Lahneck Kalesi'nde tırmandığı eski merdiven çökünce kapana kısılan bir gençti. Zamanında bulunamadı, ancak en sonunda günlüğü ve kemikleri keşfedildi. Günlüğünde açlığından ve yardım çabalarının boşa çıkmasından bahsediyor.

'Mellified Man' bütün bir ölü vücudun bal içine sokulmasıyla yaratılan Antik Çinli ilacıydı. Bu sürece kurbanlar hala hayattayken başlanıyordu. Ölüme doğru giderken baldan başka hiçbir şey yiyemiyorlardı ve bal içinde yüzüyorlardı. Ceset tamamıyla balda çözündüğünde ise oluşan 'şeker' birçok hastalığın tedavisinde kullanıldı.

17 yaşındaki Japon genç, sınıf arkadaşları tarafından kaçırıldı ve öldürüldü. Asıl korkunç olan şey ise çocuklardan birinin ebeveynlerinin Junko'nun evinde olduğunu bilmesiydi. Söylediklerine göre Junko ona yardım etmeleri için yalvarmış ancak oğulları araya girer diye 'korkmuşlar.' Junko'nun cesedi en sonunda beton doldurulmuş bir yağ bidonu içinde bulundu.

ONA, İngiltere'de bulunan faşist ve neo-Nazi gruplarla bağlantıları olan oldukça gizli, Satanik bir örgüt. İdealleri ise militarist yeni bir düzen yaratmak için Hristiyanlık ile savaşmak. Bu düzenin adına 'Imperium' diyorlar. Ayrıca insan kurban etmeyi uygun bulup kurbanlarına 'opfer' adını veriyorlar. İnsan kurban etmenin nasıl yapılacağı konusunda da rehberleri var. 

Bu devasa taşlar 'sadık Amerikalılar' adı altında gizemli bir grup tarafından dikilmiş. İçlerinde de şöyle bir mesaj var: "İnsanlığı doğayla sonsuz bir denge içinde 500.000.000'un altında tutun. Üremeye bilgece rehberlik yapın. Dünya üzerinde bir kanser olmayın. İnsanlığı yeni bir dille birleştirin." Bazı insanlar bu mesajın Satanik bir öğreti olduğunu, hatta "İsa Karşıtlarının 10 Emri" olduğunu düşünüyor.

Aynı zamanda Plainfield Kasabı olarak bilinen Ed Gein, kurbanlarının vücutlarından mobilya ve benzeri eşyalar yapmaktan zevk alan Amerikalı bir seri katildi. Sonunda yakalandığında ve polis evini aradığında, bir kadının gövdesinden yapılmış bir korse, meme uçlarından yapılmış bir kemer ve insan derisinden yapılmış bir abajur buldular. Yukarıda gördüğünüz ise Etsy'den satın alabileceğiniz taklit eşyalardan biri.

Karındeşen Jack zamanında polisleri korkutmak için birçok mektup yolladı. Yukarıda gördüğünüz sanırım en korkunç olanı, çünkü yanında bir insan böbreğinin yarısıyla gönderildi. Şunlar yazıyor: "Cehennemden, Bay Lusk, sana kızartıp yediğim ve çok beğendiğim kadının böbreğinin yarısını gönderiyorum. Bir süre daha bekleyebilirsen sana kanlı bıçağı da gönderebilirim. Sıkıysa beni yakala Bay Lusk."

Miroslav Filipović, 2. Dünya Savaşı'nda Nazilerle işbirliği yapmış bir Hırvat. Takma adı ise Jasenovac toplama kampında koğuş arkadaşlarına yaptığı zulümlerden ötürü 'Jasenovac'ın Şeytanı'. Bebekleri havaya fırlatıp hançeri üzerine düşmeleri için uğraşırmış. Savaştan önce Fransisken rahibi olarak yetiştirilmiş ve cinayet işlerken genelde cübbesini giyermiş.

9, 7 ve 4 yaşlarında bu üç çocuk 1966'da Adelaide sahillerinden birinde kayboldu. Vaka Avustralya'da şok etkisi yarattı, öyle ki çocukların gözetimsiz oynaması veya otobüse binmesi güvenli görülmemeye başladı. En son sarışın bir kadınla beraber görüldüler ve asla bulunamadılar. Esir tutulduğunu ve çocuklardan biri olduğunu söyleyen birinden mektup geldi, çocukları görenler oldu. Yine de bulunamadılar.

Bu tarz istasyonlar genellikle kimsenin açıklayamadığı gizli radyo yayını yaparlar. Askeri veya casus yayını olma potansiyelleri vardır. UVB-76, söylenene göre en ürkütücü olanı. 1982'den beri sürekli bir cızırtı yayınlıyor, birkaç yılda bir bittiğinde ise Rusça numaralar ve isimler sayıyor. İstasyon son yıllarda daha aktif hale geldi ve kimisi bunun Rusya tarafından yerleştirilmiş bir nükleer kasa olduğunu düşünüyor.

"Lithopedion" gerçek anlamıyla 'taş bebek' demek. Oldukça ürkütücü ve neyse ki nadir bir durum. Anne hamileliğinin farkına varmıyor ve fetüs gelişmiyor, sonuç olarak fetüs anne karnında kireçleniyor ve taşa dönüşüyor. Yıllarca farkına varılmadan orada kalabilirler ve bazen yalnızca ölümden sonra keşfedilirler.

Bu kar maskesi 'Mr. Cruel'ın gerçekte sahip olduğu maskenin bir çakması. Kendisi tecavüzcü, katil ve 80'ler-90'lar boyunca Melbourne'da yapılan çoğu saldırıdan sorumlu pedofil. Basit bir boyun bağıyla kurbanlarını yatağa bağladığı ve bazı saldırılarını videoya çektiği biliniyor. Hiçbir zaman yakalanamadı ve kasetlerin hala elinde olduğu, kısa ve ürkütücü versiyonlarını internete yüklediği düşünülüyor.

Gerçek anlamda iki yüze sahip bu adamın 19. yüzyılda İngiltere'de doğduğu ve kafasının arkasında bir yüzü daha olduğu söyleniyor. Efsaneye göre bu yüz, Mordrake mutluyken dudak büker, üzgünken gülümsermiş. Mordrake şeytani yüzü almaları için doktorlara yalvarmış ve yüzün geceleri 'birinin ancak cehennemde edeceği lafları fısıldadığını' iddia etmiş.

Kris Kremers ve Lisanne Froon, Panama'da dağ yürüyüşü yapan iki Hollandalı kadın. Telefonlarını ve kameralarını barındıran bir sırt çantası 10 hafta sonra bulundu. İlk birkaç fotoğraf sıradan tatil fotoğrafları. Son 90'ı ise bir hafta sonra alacakaranlık ormanda çekilmiş, tuhaf cisimlerden oluşuyor. Onlardan geriye kalanlar, (beyazlatılmış kemikleri dahil) kaybolduktan neredeyse bir yıl sonra bulundu.