CHP tarafından İstanbul’a aday gösterilen Ekrem İmamoğlu, CNN Türk’te Buket Aydın’ın sunduğu 40 programına konuk oldu.
İmamoğlu, ‘kazanırsanız İstanbul'da hangi projenizle Cumhurbaşkanı'nın oyuna talipsiniz?’ sorusuna, “Millet bahçeleri açıldı geçen yıl, bir atılım gibi İstanbul'da millet bahçeleri açıldı. Açılan millet bahçeleri kadar Beylikdüzü'nde yeşil alan yaptık. İlçe belediyesi olarak yaptık. Bu kent için ne istediğinize bağlı. Ben bu kent için yeşil alan istiyorum. O kadar bol alan yapacağım ki bana oyunu vereceğini düşünüyorum” yanıtını verdi.
“O dönemi çok sağlıklı geçirdiğimi düşünüyorum”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için çok mutlu olduğunu belirten İmamoğlu, “Tabii gurur duydum. Elbette konuştuk, paylaştık. Kendi içimizde mekanizmalarımız var. O dönemi çok sağlıklı geçirdiğimi düşünüyorum. Çünkü partinin uzun süredir görev yapan bir ferdiyim ben. Dört yıl ilçe başkanlığı yapmış birisiyim. Belediye başkanlığı yapmış birisiyim. 10 yılın verdiği tecrübeyle yola çıkıştaki aşamaları iyi biliyorum. İlişki yönetimini iyi biliyorum. Partinin tüm kurulları da benim için değerli hepsi ile konuştum, buluştum. Oradan da pozitif ilimler aldım. Bu böyle gelişti.
Sürpriz oldu mu? Açıkçası olmadı. Çünkü biliyorsunuz Kadir Topbaş istifası vardı. O dönemde partim yine beni büyükşehirde aday gösterdi. Meclis oylamasında partinin aday olarak kürsüye çıktım ve partimin benim büyükşehir yönetiminde olması gereken manifesto mu açıklamıştım. Dolayısıyla o tarihten itibaren aslında ben zihnimi bunu yazmıştım İstanbul'u çalışıyordum. İstanbul'la ilgili araştırmalar olan birisiydim. Neticede, yani bu o kadar zaman önce bir insana direk söylenmez zaten. Böyle metotlarla mesaj verilir. Ben mesajı almıştım o zaman” yanıtını verdi
“Meslek değil bu görev”
İmamoğlu ‘İstanbul'u alamazsanız sizin CHP Genel Başkanı olmak gibi bir isteğiniz olur mu?’ sorusuna şu yanıtı verdi:
“Başarılı bir süreç yaşamak istiyorum. Tek odaklandığım şey yerel seçimi kazanmak. Siyasi kariyer şöyle olmaz. Olmamalı da. ‘Ben şu makamı istiyorum’. Bu ne kadar kötü bir tavır biliyor musunuz? Siyasi kariyer, bireysel bir iş kariyeri gibi değildir. İş planınız da iş insanıysanız işte hedeflediğiniz satışta, bütçede bu hedefleri koyabilirsiniz. Ama siyasi kariyer sizin dışınızda tayin edilmeli. Yani ‘Ben istiyorum değil, siz olmalısınız’ çok değerli bir şey. Aynen şu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde aday gösterilmem gibi. Beylikdüzü Belediye Başkanlığı’na aday gösterilmem gibi. Bunun gibi ilçe başkanlığına davet edilmem gibi.
Yarınlarda da ben seçimi kazanacağıma inanıyorum. Bu kente çok güzel, çok yürekli bir süreç. Saygılı seviyeli, adil, yeşil, yaratıcı, bir kent oluşturma konusunda çok keyifli bir süreç ortaya koyacağımdan eminim. Ama bunun ötesinde siyasette her şey mümkün. Ama yarınlarda, ‘Ben şu makamı isterim’ cümlesini benden duymayacaksınız. Ama şu olacaktır; ‘Ekrem Bey olmalı, olduğu zaman değerlendiririz.’ Vatandaş isterse çok güzel bir şey. Ve siyasi arkadaşlarınızı isterse harika bir şey. Yani inanılmaz keyifli. Ballı kaymak derler yani öyle bir şey.
O bakımdan benim siyasi yol haritam böyle bir yol haritası. İdeallerim üzerinden yürüyorum. Şunu bilin ki herkese de bunu söylüyorum. Siyaset bir görev, meslek değil. Ve siyaset bir günde bırakılabilecekmiş gibi yapılmalı ki bu ülke bu işten keyif alsın. Aksi takdirde zaten şu an siyasiler yargılanıyor. Siyasilere kimsenin güveni kalmaz. Meslek değil bu görev. Yarın o gider öbürü gelir benim yol yöntemin bu şekilde yürüyor şu anda.”
Yorumlar